| 
             
              
             
             | 
           
          
            | 
             
            
            44. (Resûlüm!) Musa'ya emrimizi vahyettiğimiz sırada, sen batı 
            yönünde bulunmuyordun ve (o hadiseyi) görenlerden de değildin.
             
            
            
            45. Bilakis biz nice nesiller var ettik de, onların üzerinden uzun 
            zamanlar geçti. Sen, âyetlerimizi kendilerinden okuyarak öğrenmek 
            üzere Medyen halkı arasında oturmuş da değilsin; aksine (onları 
            sana) gönderen biziz.  
            
            
            46. (Musa'ya) seslendiğimiz zaman da, sen Tûr'un yanında değildin. 
            Bilakis, senden önce kendilerıne uyarıcı (peygamber) gelmeyen bir 
            kavmi uyarman için Rabbinden bir rahmet olarak (orada geçenleri sana 
            bildirdik); ola ki düşünüp öğüt alırlar.  
    | 
           
         
        
       
       | 
      
       Bismillâhirrahmânirrahîm 
      
      
      44. Ve ma künte bi canibil ğarbiyyi iz kadayna ila musel emra ve ma künte 
      mineş şahidın  
      
      
      45. Ve lakinna enşena kurunen fe tetavele aleyhimül umür ve ma künte 
      saviyen fı ehli medyene tetlu aleyhim ayatina ve lakinna künna mursilın
       
      
      
      46. Ve ma künte bi canibit turi iz nadeyna ve lakir rahmetem mir rabbike 
      li tünzira kavmem ma etahüm min nezırim min kablike leallehüm yetezekkerun
       
      
       
   |