  | 
            
      
     
      | 
            
      
    |  
        
        DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ 
          OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN  İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR | 
            
      
    | 
 
        Hazırlayan 
        Mahmut Selim GÜRSEL yazışma adresi  corumlu2000@gmail.com  | 
            
      
              | 
                
          | 
            
      
    |  
               | 
            
      
              | 
         
          
    
               | 
            
      
              | 
              
              
              TAKDİM | 
            
      
              | 
              
              
              HAYAT HİKAYESİ | 
            
      
               | 
            
      
               | 
            
      
               | 
            
      
          | 
        
        
        
        
        
        
        
        
        
        
        
        
        
        
        
        
        
        
        
        
        
        
        
        
        
        
        
        
        
        
        
        
        
        
        
        
        
        
        
        
        
        
        
        
        
        
            | 
            
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
          01  | 
      
      
        | 
         
        
        KİTAP BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
              | 
                 
                TAKDİM  
                          
                 
                
                Bir kitabın doğması, o kitabı yazmaya kalkan kişinin amacına ve 
                bilgi birikimine göre değerlendirilmesi uygun olarak 
                görülmelidir. 
                
                            
                Elinizde bulunan bu çalışmanın sizlere ulaşması için günlerini 
                veren bu çabası için şükranlarımı sunarken, bu çalışmada da 
                benim ufacık bir katkımın da bulunması beni bahtiyar etmiştir. 
                
                            Bu 
                çalışma ile sizlerde bazı bilgileri edinmiş ve faydalanmış 
                olarak uzun yılların birikimlerinden aydınlanacağınızı 
                göreceksiniz. 
                
                            
                Bilgi; yazılmadıkça kaybolmaya açık birikimlerdir. Her insan bir 
                kitaptır; onu okumamız gereklidir. 
                
                            
                Tanımadığımız ve anlamadığımız kişiler hakkında nasıl kararlar 
                veremezsek; bir çalışmayı da incelemeden, okumadan karar 
                veremeyiz.  
                
                Mahmut Selim GÜRSEL 
                | 
            
      
              | 
               
              BU ÇALIŞMA TELİF 
              ESERİDİR İZİN ALMADAN  KULLANMAYINIZ  corumlu2000@gmail.com   | 
            
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
              | 
               | 
            
      
              | 
               | 
            
      
              | 
               | 
            
      
              | 
               | 
            
      
        | 
                 
                  | 
            
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
          02  | 
      
      
        | 
         
        
        KİTAP BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
              
                  | 
            
      
        | 
          
           
             
             
            
          
          
             
            
  
  GÜRSEL 
            YAYINEVİ ve ÇORUMLU 
  DERGİSİ SAHİBİ 
            
          
  
          
             
             
            
          
          
          
  
  1947 
  tarihinde babamın subay olarak bulunduğu Erzurum'da bir at arabasında doğum
  evine giderken doğmuşum. Babam  Eminsu Ali Rıza Gürsel,annem ise Fahriye
  hanımefendi idi.  
  
  
           
          
  
  İlkokula
  İskenderun'da başladım. Ankara' da bitirdim. Ankara Yenimahalle 
  Ortaokulunun birinci  sömestrsinde  babamın  emekli olmasından
  dolayı 1960 yılında Çorum'a gelince Atatürk Ortaokuluna devam ettim. Babamın
  "oku da oğlum ceketimi satar  seni  okuturum" diyerek
  bana yaptığı nasihatleri ters tepki  yaptı. İlkokul sıralarında okuyarak 
  pilot olmanın düşlerini kurardım. Bu hayalim gerçekleşmedi. Babamın baskısı 
  karşısında babama okumuyorum diyerek
  okulu birinci sınıfta bıraktım. Marangoz çırağı olarak Azmi Başar ustanın
  yanına girdim.  Askere gidene kadar ustanın yanında çalıştım. 1967
  tarihin de askerlik dönüşü, 28 Mart 1969 Ankara  Emniyet   Müdürlüğüne
  teknisyen  olarak göreve  başladım.  Ortaokulu dışarıdan 2
  yılda bitirdim 09 Ekim 1972  tarihinde polis memuru olarak Ankara'da 
  altıncı şube ve kara kollarda çalıştım. 16 Eylül  1973  tarihinde 
  Selma (Kurşuncu) Hanımefendi ile evlendim. 
  10 Temmuz 1978 yılında ayında naklen Çorum İl Halk Kütüphanesine Memur olarak
  geçtim.  Dışarıdan  Çorum Ticaret Lisesini iki yılda bitirdim.
  Kendi kendime Osmanlıcayı öğrenmeye uğraştım, Hat sanatı ile biraz
  ilgilendim 150 ye yakın Ser levham var, Çorum Güzel Sanatlar
  Galerisinde  ve Kütüphane salonlarında bu levhaları sergiledim. 
  03 Ağustos 1988 tarihinde İl Halk Kütüphanesi Müdür yardımcılığına
  atandım.    
          
                
           
          
                
          
  
  1990 
  tarihinde ilk kitabım olan Dewey Onlu Tasnif isimli kütüphanelerdeki kitapların tasnifi 
  yapılan kitabı 10 yıllık bir
  araştırma ve çalışma iye "Alfabetik Onlu Tasnif Fihristi (Dewey)" kitap 
  haline getirip Kültür Bakanlığına sundum.   Kitabımdan Türkiye'deki 
  bütün kütüphanelere  dağıtılmak  üzere 1000 adet satın aldılar. 
           
          
  
          
          
  
  
  
          Marangozluk,oymacılık, polis memurluğu,memurluk  ve  idarecilik
  yaptım. Her çalıştığım meslekte çeşitli önemli olaylar oldu ise de son
  çalıştığım kurumda  bence en önemli bir hatıramı anlatmak
  istiyorum: Kütüphanedeki çalışmalarım  ve " El  Yazması
          
  
          Kitapların Çorum'da kalması için verdiğim 
  çabalar neticesinde  Bitlis Tatvan’a tayin edilme olayım
  beni çok yıktı. Fakat bu  üzüntümün  boş olduğunu 
  zamanla  gördüm. Rabb’imin  izni  ile Hacca gitmek nasip
  oldu, iki kitap daha yayımladım ve elinizde bulunan bu derginin çıkmasına vesile
  oldum. Mesleklerin  insanlara sağladığı maddi avantaj olarak,evinizi
  geçindirecek,namerde muhtaç  etmeyecek  avantajından 
  başka,manevi olarak;sizin yaptığınız işlerle ilgili karşılaştığınız
  problemleri değerlendirirseniz avantajların neler olabileceğini hayat
  okulundan  öğrenmiş  oldum.
           
  
          1993 yılında Türkiye'deki bütün 
          kütüphanelerde bulunan " El Yazması " kitapların Ankara Milli 
          Kütüphanesine toplanma kararı veren Kültür Bakanlığına karşı Çorumlu 
          hemşerilerimi haber dar ettim, mahalli radyodan ve gazeteler ile parti 
          il Başkanlarını ile Millet Vekilimiz Adnan Türkoğlu ve Belediye 
          Başkanımız rahmetli Turan Kılıççıolu'nun destekleri ve diğer 
          kuruluşların da katkısı ile "El Yazma kitapları" Çorum'da kaldı. Açık 
          öğretim için üniversite sınavlarına girip kazandım. İkinci sınıfta 
          iken Çorum'a tam teşekküllü bilgisayar ortamında bir kütüphane 
          kazandırmaktır. Yazma kitapların korunması ve Çorum'da kalması için 
          yaptığım girişimim yüzünden 25 Nisan 1994 tarihinde Tatvan Bitlis'e 
          Müdür olarak tayinim çıktı, tayin edildiğim yere gitmeyerek 
          emekliliğimi istedim.  
 
          1994 Tarihinde nasip oldu eşimle 
          birlikte Hacı olduk. 
          
           
          27 Mayıs 1998 
          tarihinde Çorum'da ilk Kültür Bakanlığından tescilli "Gürsel Yayınevi" 
          tarafımdan açıldı.  
           
  
         
           
          
                
  
  Yazı yazmaya
  beni  kimse  teşvik  etmedi   Kütüphane için
  hazırladığım  kitap beni  yazmaya teşvik etti. Yazılarım mahalli
  basında yayımlandı. Yazılarımdan dolayı bir ödül almadım; fakat kitapları ve
  bu dergi benim için en büyük ödüldür.    
          
   
  
  Yayımlanmış çalışmalarım : 
   
          
  
  
          
  
  "
  Alfabetik Onlu Tasnif Fihristi (Dewey) Haziran 1991 ",    
          
  
  "Çorum
  97 1997"
          
  
  "Çorum'da Yatan Meşhur Yatırlar Haziran 1997- 2. 
  basım 1998",
          
  " Çorumlu 2000 Aylık Kültür Sanat Tarih Ve 
  Edebiyat Dergisi Temmuz 1998,
          
  " Sarı Çiğdem Şiir Defteri  Mart 2002" ,  
   
          
  
  “Çorum 2002” adlı basılmış çalışmalarım 
  bulunmaktadır.    
          
  "Menakıb-ı Koyun Baba 2004"
          
  
          "Çorum Yemekleri 2004 Eşimin 
  Çalışması" 
          
  "Hacım Ağustos 2007"
          
          "Çorumlular ve Çorum'a Hizmet Edenler 
          Temmuz 2008"
          
  
           
  
  Bakanlığa
  sunulmuş;"Alfabetik Türk ve Yabancı Yazarlar Fihristi" ve "Ne
  Nerede Başlıklı Arama Fihristi" basım için  hazır 
  beklemektedir.  Yazılarım  daha çok araştırma dalı ile makale
  türüdür. Tiyatro çalışmalarım, şiir ve  hikaye denemelerim
  bulunmaktadır.   Şu  anda  dergimde yazılarım çıkıyor.
  Benim okuyucularıma  diyeceklerim  şudur ki. Doğru bildiğiniz
  konuları savunun. Bu  savunmanız  size belki tepkiler getirecektir.
  Bu  tepkileri inceleyerek doğru olup olmadığını araştırın.   
   
          
  
           
          
                
  
  Saygılarımla.  
  
          
                
                  | 
            
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
              | 
               
              BU ÇALIŞMA TELİF 
              ESERİDİR İZİN ALMADAN  
              KULLANMAYINIZ  corumlu2000@gmail.com   | 
            
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
                 
          
        
        
        https://gurselyayin.com            | 
      
      
        | 
          03KİTAP 
        BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
      
      
        - 
        
        ÖNSÖZ
 
        - 
        
        Zaman olur ki anmak için bahane gerekmez. Anmanıza gerek kalmayan 
        yazılmış ve belgelendirilmiş zamanı yazmış, çekmiş 
        veya 
        çekmiş oluşunuzdur. Bazen anılarını biraz araştırarak unuttuğunuz bazı 
        bilgileri erişmeniz için de yazdıklarınıza, çektiklerinize veyahut 
        çizdiklerinize bakmanız gerekir. 
 
        - 
        
        İncelediğiniz bu sanal kitap da bu işlevlerden benim Çorumlu 2000 Aylık 
        Kültür Sanat Tarih ve edebiyat dergisinde düz yazı örneklerimin yeniden 
        burada yayınlanması ile meydana gelmiştir.
 
        - 
        
        Ben bu çalışma ile bazı bildiklerimi aktardığımı ve okuyanlara bilgi 
        verdiğimi umuyorum. Bir birikim yumağı ve Çorumlu 2000 Aylık Kültür 
        Sanat Tarih ve Edebiyat Dergisi içinde yaptıklarımın ve çabalarımın 
        göstergesi olarak da görülür düşüncesindeyim.
 
        - 
        
        1.Sayıdan 50. Sayıya kadar benim ve takma adla yazdığım yazılarımı 
        sizlerin görüşüne sunuyorum.
 
        - 
        
        Mahmut Selim GÜRSEL
 
        - 
        
        13/10/2012 Çorum 
 
        - 
        
        Çorumlu 2000 Aylık Kültür Sanat Tarih Ve Edebiyat Dergisi Sayı:1   25 - Temmuz 1998
 
       
       | 
      
      
      | 
       | 
      
      
              | 
               | 
            
      
        | 
         | 
      
      
              | 
               | 
            
      
              | 
               
              BU ÇALIŞMA TELİF 
              ESERİDİR İZİN ALMADAN  
              KULLANMAYINIZ  corumlu2000@gmail.com   | 
            
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
                 
          
        
        
        https://gurselyayin.com            | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
          04KİTAP 
        BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
      
      
        -  
 
        - 
        
        NİÇİN ÇORUMLU 2000?
 
        - 
        15 
        Nisan 1938 tarihinde Çorum’ da ilk defa, tek partili dönem  zamanında 
        Halkevleri komitesi tarafından bir dergi çıkartılma kararı   veren 
        hemşerilerimiz tarafından “ÇORUMLU” Dergisini yayımladılar.
 
        - 
        Bu 
        dergiye Çorumlu  adını  verdiler. Çorum Basın Tarihinde  ilk  defa bir  
        dergi doğmuş oldu. Bu dergiyi büyük çabalarla Ağustos  1946 tarihine 
        kadar 61. sayıya getirdiler.
 
        - 
        Bu 
        dergiyi tanıyanlar, görenler bilirler ki;  bu  evsafta  bir dergi 
        çıkartmak için, Çorumluların  birleşmeleri, bilgilerini ve 
        derlediklerini bir araya getirmeleri ve dergi veya kitap haline 
        getirmeleri ile birlikte özveri  ve  gayretlerini özleştirmeleri 
        gerekmekteydi. Bu gayret ve özveriyi Çorum’da gördüğüm için bu dergiyi 
        çıkartmayı ve adını Çorumlu 2 koymayı düşündüm.
 
        - 
        Bu 
        düşüncelerimi, dergime yazı verecek arkadaşlara açtım. Hepsinden olumlu 
        cevap almam üzerine, Çorum’da ilk defa olarak bir yayınevi açma 
        girişiminde bulundum. Yayınevim 27  Mayıs 1998 tarihinde resmen 
        faaliyete geçti. İlk yayımladığım eser; 1997 
        tarihinde bastırdığım çalışmam olan  “Çorum’ da Yatan Meşhur Yatırlar”ın 
        ikinci baskısını yaptım.
 
        - 
        
        Abdulkadir OZULU, Muzaffer GÜNDOĞAR ve ben bir Çorum turu yaptığımız 
        sırada derginin adı hakkında konuşurken ben; dergiye DİN VE İBADET“ 
        Çorumlu 2” adını vereceğimi söyleyince arkadaşlarda; Çorumlu 2000 olsun 
        diye teklif ettiler. Bu teklifi memnuniyetle kabul ettim ve dergimin 
        adını Çorumlu 2000 olarak belirlemiş olduk. (1)
 
        - 
        
        Derginin devamlılığı için çeşitli kuruluşlarla yüze yüz ve telefonla 
        irtibatlar kurma çalışmalarım devam etmektedir. İstanbul, Ankara, Samsun 
        ile adres temini ile mutabakata varmış bulunmaktayım. Ayrıca, ÇEKVA (2) 
         tarafından ve Samsun’da bulunan hemşerilerimizin ve kendi  adına  
        Samsun’da bulunan bir hemşerimiz Çorumluların adreslerini bulmayı 
        üstlendiğini ve  katkıda bulunabileceği sözünü  bizzat orada da yüz yüze 
        görüşerek almış bulunmaktayım. Çorum ve İlçelerinin  tamamıyla ve 
        tamamına ait Dernekler ile temasta bulunmak ve dergiyi  tanıtmak  
        amacındayım.
 
         Elinize geçen bu dergiyi sizin de bir Çorumlu olarak diğer 
        hemşerilerimize tanıtacağınız kanaatindeyim.  
        - 
        Bu 
        yola çıkarken en  büyük desteğin önce ALLAH C.C. Sonra  sizin olduğu 
        görüşümle bu işe soyundum. Belki benim bu  yaptığım bir “Donkişot”luktan 
        ileri gitmeyecektir. Yine de bu girişimimin bir hayal olarak kalmayıp, 
        güncelleşmesi bu işin denenmesinden  sonra  sonucunu  görmem 
        gerekmektedir.
 
          
        AMACIM 
        - 
        
         Bilindiği gibi kalkınma sadece sanayi alanında  olamaz. Sanayi  
        alanında kalkınmanın yanı sıra, kültürel kalkınmanın da at başı gitmesi 
        gereklidir. Yoksa kalkınma yalnız tek düze olur ki, topluma fayda yalnız 
        tek taraflı olur. Bu nedenlerin ışığı altın da, kendim bir vazife 
        çıkarttım.
 
        - 
        
        Yayınevini açma amacımdan birisi, bildiklerimi başkaları ile  
        paylaşmaktı. Benim gibi kendi çabaları ile eser veren arkadaşlara yardım 
        etmek, onların çalışmalarını gün ışığına çıkartarak sizlerin görüşüne  
        sunmaktı. Bazı  yazar  arkadaşlar için elimden gelen yardımlarda 
        bulundum. Yazıtları kitap haline  gelmeyecek durumda olan arkadaşların 
        yazı yazma devamlılığını sağlamak amacı ile Çorumlu 2000 dergisine yazı 
        yazmaları için baskılarda bulunuyorum .Bu  yazıları birikince  bir 
        kitap  haline getirerek sizlere sunmayı düşünüyorum. (3)
 
          
        BEKLENTİLERİM  
        - 
        
        Çıkartmaya çalıştığım derginin, abone sayısını artırmak, şimdilik 
        kapakla beraber 32 sayfa olan dergiyi 48 sayfaya çıkartmak, dergi arka 
        kapak ve içi ile dergi ön kapak arkası ile dergi içine 4 - 6 sayfayı 
        geçmemek şartı ile reklam alarak derginin devamını sağlamaktır. 
 
        - 
        
        Türkiye ve yurt dışında bulunan bütün Çorumluları dergi ile haşır neşir 
        etmek, kaynak sağlayabilirsem  dergiyi parasız olarak dağıtımını yapmayı 
        amaçlıyorum.
 
        - 
        
        Şimdilik derginin kaynağı olarak, abone ağırlıklı çalışmalar 
        yapmaktayım. İleride reklam gelirini çoğaltma imkanı bulursam,siyasi 
        ağırlıklı ve güncel ikinci bir dergi de çıkartmayı düşünüyorum. 
 
        - 
        
        Saygılarımla
 
          
        - 
        
        Çorumlu 2000 Aylık Kültür Sanat Tarih Ve Edebiyat Dergisi Sayı:1   25 - Temmuz 1998
 
        - 
        
        
 
         (1) Abdulkadir OZULU, Muzaffer GÜNDOĞAR ve ben bir Çorum turu 
        yaptığımız sırada derginin adı hakkında konuşurken ben; dergiye  
        “Çorumlu 2” adını vereceğimi söyleyince arkadaşlarda; Çorumlu 2000 olsun 
        diye teklif ettiler. Bu teklifi memnuniyetle kabul ettim ve dergimin 
        adını Çorumlu 2000 olarak belirlemiş olduk. Demiştim. Daha sonraki 
        sayılarda 1. Sayıyı Temmuz 1998 tarihi olduğunu düşündükçe Bu iki 
        arkadaş benimle kafa bulduklarını düşünüyorum çünki şimdi düşündükçe 
        2000 yılına daha 18 ay olduğu ve bu 18 ay içinde dergi çıkaramayacağıma 
        düşünmüş olabilirler. 
         (2)   ÇEKVA tarafından ve Samsun'da bulunan hemşerilerimizin kendi 
        adına Samsun'da bulunan Çorumluların adreslerini bulmayı üstlendiğini ve 
        katkıda bulunabileceği sözünü bizzat orada da yüz yüze görüşerek almış 
        bulunmaktayım. Çorum ve İlçelerinin tamamıyla ve tamamına ait Dernekler 
        ile temasta bulunmak ve dergiyi tanıtmak amacındayım. Diye yazmıştım.
         
         (3) Yazarlarımızın Çorumlu 2000 Dergimizde verdikleri yazıları ne yazık 
        kı bastıramadım. Fakat çalışmalarını Gürsel Yayınevinin sitesinde sanal 
        olarak hazırlayarak yayınladım. Bu çalışmalar halen yayınevimin 
        sitesinde bulunmaktadır. 
       
         | 
      
      
              | 
               | 
            
      
              | 
               
              BU ÇALIŞMA TELİF 
              ESERİDİR İZİN ALMADAN  
              KULLANMAYINIZ  corumlu2000@gmail.com   | 
            
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
                 
          
        
        
        https://gurselyayin.com            | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
          05KİTAP 
        BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
      
      
        - 
        TEZKMERE-İ MAKAMAT  ALİ İZZET  
        ÇORUM’DA  YATAN  MEŞHUR YATIRLAR  
 
        - 
        (TEZKERE-İ MAKAMAT)  
        
 
        - 
        ALİ İZZET  1997 Bu Kaynaktan 
        Alıntı İstatistiki bilgi  
 
        - 
        1255 tarihinde Çorum 
        hakkında   istatistik bilgiler  
 
        - 
        44      Mahalle  
 
        - 
        3554  Müslüman evi   Hane-i 
        müslüm  
 
        - 
        7455  Müslüman erkek  Zükur-u 
        müslüm  
 
        - 
        7753  Müslüman kadınlar  İnas-ı 
        müslüm  
 
        - 
        119    Müslüman olmayan ev  
        Hane-i gayrimüslüm  
 
        - 
        265    Müslüman olmayan erkek 
         Zükur-u gayri müslüm  
 
        - 
        178    Müslüman olmıyan 
        kadınlar  inas-ı gayrimüslüm 
        
 
        - 
        23      Minareli Camii  
        
 
        - 
        3        Minaresiz camii
        
 
        - 
        21      Mescid  
 
        - 
        10      Medrese  
 
        - 
        2        Nakşibendi dergahı  
        Dergah-ı nakşi  
 
        - 
        1        Mevlevi 
        dergahı Dergah-ı  mevlevi  
 
        - 
        1        Rifai dergahı  
        Dergah-ı Rüfai 
        
 
        - 
        1100  Dükkan  
 
        - 
        14      Müslüman mezarlığı  
        Makabir müslimin  
        kasaba civarında  
 
        - 
        1        Musalla  
 
        - 
        7        Şadırvan  
        
 
        - 
        10      İlkokul  Hayrat-ı 
        ahali  mekteb-i sıbyan  
 
        - 
        2        Su bölüştürülen 
        yar -Kümbet  su mukassemi  
 
        - 
        135    Çeşme  
 
        - 
        2       Kütüphane  
        
 
        - 
        6       Han  
 
        - 
        3       Çifte hamam  
        
 
        - 
        1       Orta Mektep  Mekteb-i 
        rüştiye  
 
        - 
        1       Namazğah  Musalla-ı hümayun 
        
 
        - 
        1       Cephane   Cebe hane 
        
 
        - 
        1       Askeri depo Deboy 
        askeri  
 
        - 
        1       Hükümet konağı  
        
 
        - 
        1       Belediye dairesi 
        
 
        - 
        1       Telgrafhane  
        
 
        - 
        1       Kale  Kale-i hakani 
        
 
        - 
        1       Kıraathane  
        
 
        - 
        119   Köy idaresi  Kari idari 
        
 
        - 
        15353  Köyde yaşayan 
        erkekler Zükur-u 
        kari  
 
        - 
        12271  Köyde yaşayan kadınlar İnas-ı  
        kari  
 
        - 
        7      Camii(Köylerde)  
        
 
        - 
        7      Minareli 
        Camii(Köylerde)  
 
        - 
        23    Mescid (Köylerde) 
        
 
        - 
        31    Minaresiz mescid(Köylerde) 
        
 
        - 
        1      Kilise  
 
        - 
        2      Gayrimüslüm mezarlığı  
        Makabir gayrimüslüm 
        
 
        - 
        
        Çorumlu 2000 Aylık Kültür Sanat Tarih Ve Edebiyat Dergisi Sayı:1   25 - Temmuz 1998
 
       
         | 
      
      
              | 
               | 
            
      
              | 
               
              
              BU ÇALIŞMA TELİF ESERİDİR İZİN ALMADAN  
              KULLANMAYINIZ  corumlu2000@gmail.com   | 
            
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
                 
          
        
        
        https://gurselyayin.com            | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
          06KİTAP 
        BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
      
      
        -  
 
        - 
      SİZE
 
        
        
          - 
                        Bu  günlerde  ya  
          ben çok alıngan oldum, ya da  bana söylenenlerden yanlış anlamlar ve 
          manalar  çıkartıyorum.
 
          - 
                        Bazı söylenenlere, 
          söylenmek istenen şeylere, kırılıyorum. Bilirsiniz Nasrettin 
          Hoca’nın kendi eşeğinin kuyruğunu kesme hikâyesi vardır. Kimi kısa, 
          kimi uzun olmuş der. Der, ya.
 
          - 
          
          Yine derler bilirsiniz; insanın ağzı çuval değil ki  büzesin. Diyenler 
          tecrübeleri ışığı altında ne kadar doğru söylemişler.
 
          - 
          
          Bizde bazı nazımızın geçtiği umduğumuz 
          arkadaşlarıma gerekeni söyleyerek geçiştirmeye çalışsam da, hiç 
          ummadığım arkadaşlarda bazı beklentiler içine 
          giriveriyorlar. Girivermeleri bir tarafa, hani  son günlerde TV’de 
          bir reklamda “Ağzı olan konuşuyor” diyor ya bir şoför rolündeki 
          oyuncu. Kimi ne gerek vardı bu kadar lüks kâğıt ve renkli resimlere 
          diyor, kimi arkadaş öküzün altında buzağı arayarak, renk ayrımına, 
          mizanpajına bahaneler buluyor ise de ben bildiğimden dönemiyorum. 
          “Ustamın adı Hıdır, elimden gelen budur.“ Bir derginin mizampajını 
          acaba bu sözü söyleyen arkadaşım bir grafiklere ne  kadar ücretle ve 
          ne kadar zamanda yaptırıldığını biliyor mu?  Diye soramıyorum.
 
          - 
          
          Birkaç arkadaş bir yayın  kurulu kurulmasını istiyor, ne  güzel bir 
          öneri tabii ben de istiyorum, fakat kendi yazısını okumak için 
          yayınevine bile gelmeye vakit bulamıyor olmasına karşın acaba, 
          yayın kuruluna katılınca dergiye yayımlanması için gelen  bütün 
          yazıların okunması için vakit bulabilecek mi?  Bilemiyorum!
 
          - 
          
          Her halde onlar da bu sorunun cevabını bilemeyecektir.
 
          - 
          
          Ben bu yola çıkarken birinci sayıda söylediğim gibi, önce Rabb’ime, 
          sonra Çorumlu hemşerilerime güvendiğimi söylemiştim. Rabb’imin izni 
          ile 1. Sayıyı bastırdım ve ikinci sayıyı görüşünüze sunuyorum.
 
          - 
          
          Bende bulunan hemşerilerimizin adres  sayıları oldukça çoğaldı. Fakat! 
          … Belimi büken posta ücreti!  Şehir içi ve Türkiye geneli 150.000 Tl. 
          hem de basılı evrak fiyatı bu. Ya Avrupa için ve Kıtalar arası 
          istenilen posta ücretini ne ben söyleyeyim ne de siz sorun. 
          (Tabii ki merak eden okurlarım elinde bulunan dergimizi postaneden 
          tart tırak ülke.) Bu ay ki dergi gönderme kontenjanım 75   dergiyi 
          posta göndermek gücünü gösterebildim. Elime pul parası geçtikçe 
          göndermeye devam edeceğim. İnşallah 3'üncü sayıyı çıkartabilirsem 
          kesin gönderdiğim dergi rakamını sizlere bildiririm.
 
          - 
          
          Sızlanmakla başınızı ağrıttım. Dert yanmanın acizliğin bir eseri 
          olduğunu biliyorum, biliyorum amma derdimi sizlere dökmekle biraz 
          rahatladığımı hissediyorum. Benim bu durumumu kitap ve dergi 
          hazırlayıp dağıtımını yapan okurlarım anlayabilir. Hani ne derler, 
          "Bekâra karı boşamak kolaydır" denilen bir deyimimiz var. Diyen  ne 
          güzel demiş.
 
          - 
          
          Yakınmalarıma karşın, beni onura eden  hemşerilerim de oldukça fazla. 
          Bu sayıda yazar kadromuza girmesi için istirham ettiğim bir büyüğüm ve 
          ilimiz basınını takip eden hemşerilerimin  bildiği yazılı basından 
          davetimize katılan Hakimiyet  ile Merhaba Gazeteleri  ve  Hilal Tv’ 
          ye buradan teşekkür etmeyi  bir  borç  biliyorum.(Bütün kuruluşlar 
          davet  edilmişti) Davetimize icabet  etme nezaketini gösteren tüm  
          yazar ve dostlarıma da hürmetlerimi bildiririm.
 
          - 
          
          İsviçre'de yeni kuruluş aşamasında 
          bulunan ve çalışmalarımı görerek destek sözü veren dergimizden 50 adet 
          satın alarak  İsviçre'de bulunan  Çorumlulara dağıtmak 
          üzere kendi arabasıyla götüren Sayın Hemşerimiz Haşim BOZOK'A dergimde 
          başarılar  dilemek  istiyorum. O  da  zor bir işin 
          başlangıcında. Bakalım hemşerilerimiz onun ne ve niçin bu zorluğa 
          katlandığını anlamaya çalışacaklar mı?  Siz okurlarımın da 
          ilgilenenleri olursa diyerek adresini ve IN-TERNET  adresini  
          veriyorum  :   Çorumlular Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği İsviçre 
          Yönetim Kurulu  Başkanı    Haşim  BOZOK  Rigistr. 165 6340 Baar 
          İSVİÇRE Tel Ev:041-760 26 35    Tel (GSM) 079-  204 93 47 Fax: 041-740 
          29 35  INTERNET adresi: mailman @ zugernet.ch. Bence;hepimiz bir   
          Çorumlu olarak bu  derneği desteklememiz gereklidir diyorum. Ufacık 
          yardımlar bu derneğin çatısı altında toplanarak tekrar ÇORUM için 
          döneceğine adım gibi inanıyorum. İleride ki sayımızda  nasip  olursa  
          bu  derneğin tüzüğünün  önemli  kısımlarını  sizlere   aktarmaya 
          çalışacağım. 
 
          - 
                              
 
         
        - 
        
        Çorumlu 2000 Aylık Kültür Sanat Tarih Ve Edebiyat Dergisi Sayı:1   25 - Temmuz 1998
 
       
         | 
      
      
      | 
       | 
      
      
              | 
               
              
              BU ÇALIŞMA TELİF ESERİDİR İZİN ALMADAN  
              KULLANMAYINIZ  corumlu2000@gmail.com   | 
            
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
                 
          
        
        
        https://gurselyayin.com            | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
          07
        
        KİTAP BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ  | 
      
      
        | 
         
        
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        
        Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
      
      
        -  
 
        - 
      TEŞEKKÜRLER ÇORUMLU 2000 TANIYANLARA VE TANITANLARA
 
        
          - Yorucu 
          bir çalışmanın ardından elinize geçen bu ikinci  sayıda  yayınevi 
          sahibi ve Mesul Müdürü olarak, her türlü katkıda bulunanlara ve bu 
          dergiyi okuyarak bize katkıda bulunanlara teşekkür ederim.
 
          - Birinci 
          sayıda belirtilen yayım ayından sonra derginin çıkması, elde olmayan 
          bir çok sebeplerin bir araya gelmesinden dolayıdır.  Bunları 
          sıralarsak: yazı veren arkadaşlarımın bazılarının yazılarını  oldukça 
          geciktirmeleri, dergiye biraz finans sağlamak amacı ile  reklam almak 
          için yanlız dolaşmam, dizgide bilgisayarın arızası ve en son olarak da 
          çalıştığım matbaanın basımı bir kaç gün geciktirmesi olarak 
          sayabilirim.
 
          - Ayrıca; 
          5680  Sayılı Basın Kanununun 9-10- ve 12.Maddesi gereğini yerine 
          getirme çalış malarının  tarafımdan yapılarak derginin dağıtımı için 
          müsaade alınması ve 5681 Sayılı Matbaalar Kanununu 4. Maddesinde 
          belirtilen işlemlerin yapılması ile dergi malesef elinize ancak 
          Ağustos ayının içinde elinize geçmiştir.
 
          - 
          Dergimizin tanıtımını sade bir törenle Protokol, Basın ve eş dostla 
          yapmaya çalıştık. Zannedersem oldukça da başarılı olduk. Bu  tanıtımı 
          bütün okurlarımla paylaşmak istedim. Tanıtımda çektiğimiz  resimleri 
          orta sayfada yayınlıyorum. Sizlerinde bu tanıtım da olduğunuzu 
          hissetmenizi ve bu toplantıda bulunduğunuzu his ettiğimi bildirmekten 
          gurur duyuyorum.
 
          - Rabbim 
          erdirirse bir yıl sonra da böyle mütevazı bir toplantı ile  Çorumlu 
          2000’i 1. yaş gününü okurlarımızla kutlarız.
 
          - 
          Saygılarımla.
 
         
        - 
        
        Çorumlu 2000 Aylık Kültür Sanat Tarih Ve Edebiyat Dergisi Sayı:1   25 - Temmuz 1998
 
       
         | 
      
      
              | 
               | 
            
      
              | 
               
              
              BU ÇALIŞMA TELİF ESERİDİR İZİN ALMADAN  
              KULLANMAYINIZ  corumlu2000@gmail.com   | 
            
      
        | 
         
        
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        
        Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
                 
          
        
        
        https://gurselyayin.com            | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
          08KİTAP 
        BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
      
      
        
          -  
 
          - ÇORUMLU 2000’İ BASIN VE ÇORUMLU 
          HEMŞERİLERİMİZE TANITIM TOPLANTISI;
 
          - 7 
          Ağustos 1998 tarihinde saat 18.30’da yapıldı. TANITIM toplantısına 
          gelerek dergimizi onurlandıran ve mazeretlerini belirten 
          hemşerilerimize bu sayfadan teşekkür etmeyi bir görev biliyorum.
 
          - Davet 
          edemediğim diğer bütün Çorumlulardan da özür diliyorum.
 
          - 
          Toplantıya katılan yazarlarımız, misafirlerimize dergi hakkında 
          söyleşiler de bulunarak, dergi hakkında düşündüklerini belirttiler.
 
          - Sizlere 
          bu toplantının fotoğraflarını yayımlayarak,dergimizle 
          ölümsüzleşmesini, ileriki kuşak hemşehrilerimize resimli bir kaynak 
          olması açısından da sevinç duyuyorum.
 
           Mahmut Selim GÜRSEL 
          - 
          
   
         
          
          
        -  
 
          
        -  
 
        - 
      
        
  
          
        -  
 
          
        -  
 
          
        -  
 
        -  
 
        - 
        
        Çorumlu 2000 Aylık Kültür Sanat Tarih Ve Edebiyat Dergisi Sayı:1   25 - Temmuz 1998
 
       
         | 
      
      
      | 
       | 
      
      
              | 
               | 
            
      
              | 
               | 
            
      
              | 
               
              
              BU ÇALIŞMA TELİF ESERİDİR İZİN ALMADAN  
              KULLANMAYINIZ  corumlu2000@gmail.com   | 
            
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
                 
          
        
        
        https://gurselyayin.com            | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
          09KİTAP 
        BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
      
      
        -  
 
        - 1997 DUYURU 
        SAYIN HEMŞERİLERİM !
 
        - Sizlerden 
        dergi adına bir kaç  isteğim bulunmaktadır. Bunlar: Çorumlu  2000’in  
        yaşaması sizlerin ilgisi ve desteği ile olduğunu tekrar tekrar antmamama 
        gerek yok; derginin devamının
 
        - geleşmesi ve devamını sağlamak için, 
        ABONE sayımızın artması ile   reklam gelerimizin yani finansmanımın 
        artması gerekmektedir. Bu nedenle, lütfen dergiyi edinen  
        hemşehrilerimizin,önce yakınlarına, sonra da irtibatta oldukları 
        hemşehrilerine bilgi vermelerini  arzu etmekteyim. İlimizin dışında 
        ikamet etmekte olan hemşehrilerimize ait  belirli kuruluş, şahıslar ve 
        diğer beni kırmayan hemşehrilerimizden topladığım 1200’e yakın adres 
        bulunmaktadırsa da bu adreslerin güncelliğini yitirmiş olabileceği 
        korkusu ile yazışma yapamamaktayım.
 
        - Ayrıca: 
        ÇORUM 1997 adlı çalışmamda ÇORUMLULAR bölümünü geliştirmeyi 
        düşünmekteyim. Yeni çalışmamı Çorum’un yetiştirdiği  bütün  
        hemşehrilerime açmayı,onlarında hayat hikayelerini yayımlamayı 
        amaçlamaktayım. (1)
 
        - Bu 
        çalışmamın amacı bilindiği gibi, hepimiz bir gün tarihin tozlu 
        sayfalarına katılarak yok olacağız. Bu yok oluşun, bizlerden sonra 
        gelecek kuşaklar için bir bilgi, bir kaynakça olması, en azından bu 
        çalışmamda hayat hikayeleri  ile yaşamalarını arzu etmekteyim.
 
        - Bilindiği 
        üzere bu gibi çalışmalar Avrupa’da  oldukça  yaygın olmakla beraber, 
        Türkiyede ise bir elin parmağı kadar az  bulunmakla  beraber, bu 
        çalışmaların da ticari bir faaliyet olarak sürmesi, bu eserlerin 
        maliyetinin çok yüksek olması nedeniyle, pek sık olarak 
        yapılamamaktadır.
 
        - 
        Dergimizden eline ulaşan bütün hemşehrilerimizi bu çalışmaya 
        katılmamlarını arzu etmekteyim. (1)
 
        - 
        Saygılarımla.
 
        - Mahmut 
        Selim GÜRSEL
 
        -  
 
        - 
        (1)Dergimi alan, abore olan, okuyan hiçbir ÇORUMLU bu talebime halen 
        cevap vermemiştir. Benim hazırladığıl alfabetik dizine ne yazıkki 
        katılmamışlardır. Ben tayep ettim. Talep karşılım bulmamıştır. Önce 
        ÇORUMLULAR VE ÇORUMA HİZMET EDENLER çalışmamı yayımladım. 2. Baskıdan 
        sonra Aynı isimle sanal olarak alfabetik dizinde yayımladım halen 
        sitemde bulunmaktadır. 
 
        - Kitabın 
        tamamı
        
        https://gurselyayin.com/ant/index.htm 
 
        - Alfabetik 
        dizin
        
        https://gurselyayin.com/corumlu2000/corumlu00.htm 
 
        - 
        21/08/2023  Mahmut Selim GÜRSEL
 
        -  
 
        - 
        
        Çorumlu 2000 Aylık Kültür Sanat Tarih Ve Edebiyat Dergisi Sayı:1   25 - Temmuz 1998
 
       
         | 
      
      
              | 
               | 
            
      
              | 
               
              
              BU ÇALIŞMA TELİF ESERİDİR İZİN ALMADAN  
              KULLANMAYINIZ  corumlu2000@gmail.com   | 
            
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
                 
          
        
        
        https://gurselyayin.com            | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
          10KİTAP 
        BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
      
      
        -  
 
        - MU NE?
 
        - Yeni 
        konuşmaya başlayan küçük çocuklar  öğrenmek için her şeyi merak ederek 
        ,biraz peltekçe, biraz da  konuşmayı öğrenmeye başlamalarının verdiği 
        tatlılıkla öğrenmek istedikleri nesleyi veya canlıyı göstererek “Mu 
        ne?”diye sorarlar. 
 
        -          Bildikleri,gördükleri 
        ellerine aldıkları halde  dergiye  bakıp bazıları “Bu ne?” Diye gözümün 
        içerisine baka baka soruyorlar. 
 
        -          Tanıtım için ellerine 
        verdiğim dergi, tarafı olmayan, Çorum’u  tanıtan bir dergidir. Ne dir 
        Derseniz; Çorum’da  yaşayan ve Çorum dışında da yaşayanlara hitap etmaya 
        çalışan, A,B, C,...... Partilerinden olup, 1,2,3,....görüşlerini 
        tanıyan, $,&,X.... inançlarına saygılı bir dergi  olarak görevi 
        başındadır. Dergi “izimleri”n hepsi ile bağdaşan, hepsinin görüş ve 
        düşüncelerini bir araya getirmeye çalışan, ayrılıkçılıktan, bağnaz 
        görüşten, sabit fikirlilikten uzak, A,1,$ ve B,2,&  veya C,3,X  
        parti,görüş ve inanışlarının bir arada bulunduğu ilimizde ¬,,®,¯ 
         yönlerini bir araya toplamaya çaba gösteren bir dergi olmaya yani; 
        ÇORUMLU olmaya çalışmaktayız.
 
        - İnsanlar, 
        A,B,C.... 1,2,3 ,$,&,X.... ¬,,®,¯ Parti,  görüş, inanç ve yönleri ile 
        bölünebilirler. Fakat Sanat ve ilimde birleşmeleri kalıcıdır. 
        
 
        - Çalışma  
        ve çabamız az da olsa bizi yadırgıyan, tereddüt eden ve hatta hayretle 
        izleyen hemşehrilerimizle karşı karşıya getiriyor. Çok  zaman övgü 
        alıyoruz, bazı kendini fanatik zanedenlerden de tepki alıyoruz. 
        Biliyoruz ki, her zaman bu gibi oyun bozan, birlik beraberlikten hoşnut 
        olmayan, ayrılıkçı ve hatta sapıklığa varan ve tek  görüşün kendi görüşü 
        olduğu vehimine kapılmış kişilerde ne yazıkki bulunmaktadır.
 
        - 3. 
        Sayımızı sizlere sunmaktan kıvanç duyuyorum. 
 
        - 
        Saygılarımla! 
 
        - 
        Çorumlu 2000 Aylık Kültür Sanat Tarih Ve 
      Edebiyat Dergisi Sayı:3 25 Eylül 1998
 
       
         | 
      
      
      | 
       | 
      
      
              | 
               
              
              BU ÇALIŞMA TELİF ESERİDİR İZİN ALMADAN  
              KULLANMAYINIZ  corumlu2000@gmail.com   | 
            
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
                 
          
        
        
        https://gurselyayin.com            | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         11KİTAP 
        BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        
        Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
      
      
        -  
 
        - TEŞEKKÜR NEDİR?
 
        - TEŞEKKÜR: 
        Bir iyiliğe karşı,şükür  ve hayır dua edip, minnettarlık gösterme, 
        şükretme. Diye belirtir sözlüklerimiz.
 
        - Omuzlaya, 
        sırtlaya 4. Sayımı da yayımlamaya muvaffak oldum. Bu güne kadar ÇORUMLU 
        2000 dergisine yazı vererek, reklam vererek ve abo ne olarak katkıda 
        bulunan hemşehrilerime teşekkür etmeyi bir borç bilirim.
 
        - 
      Çorumlu 2000 Aylık Kültür Sanat Tarih Ve 
      Edebiyat Dergisi Sayı:4   25 Ekim1998
 
       
       | 
      
      
      | 
       | 
      
      
              | 
               | 
            
      
              | 
               | 
            
      
              | 
               
              
              BU ÇALIŞMA TELİF ESERİDİR İZİN ALMADAN  
              KULLANMAYINIZ  corumlu2000@gmail.com   | 
            
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        
        Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
                 
          
        
        
        https://gurselyayin.com            | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
          12KİTAP 
        BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        
        Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
      
      
        -  
 
        - CUMHURİYETİN 75. 
        YILI   
 
        - Çorumlu 
        2000; Ekim sayısına Cumhuriyetimizin 75. Yılı kutlama etkinliği içinde 
        bizimde ufak bir çabamız olsun diyerek, yazarlarımızdan Cumhuriyet 
        hakkında yazı vermelerini istedim.
 
        - Bu 
        isteğim makul karşılandı. Bu isteğimi ayrı bir ek vermek  istedim. Bu  
        eki hazırladığımız sırada baktım ki güzel bir çalışma meydana çıkıyor. 
        Bu çalışmayı beraber üstlenecek bir sponsor bulmak istedim. Bağlı 
        olduğum Bakkallar ve bayiiler odası Başkanı Sayın Osman SOYOCAK’A 
        teklifimi götürdüm. Bu teklifimi samimiyetle kabul etti.
 
        - 
        Yazarlarımızın özverileri, Odamızın katkıları ve yayınevimizin çabaları 
        ile 4. Sayımızda ek olarak verdiğimiz çalışmamızı inşallah  
        beğenirsiniz.
 
        - Yayınevim 
        yine bu 75. Yıl etkinliği için Çorum Liseleri arasında “Cumhuriyetimizin 
        75. Yılı ile Cumhuriyetimizin 100. Yılına kadar  Çorum ilinde ne gibi 
        gelişmelerin olmasını ve sizin neler yapacağınızı  ve yapmanız 
        gerektiğini anlatınız” başlığı altında bir şartname hazırladım ve Sayın 
        Vali Yardımcımıza taktim ettim. Vali Yardımcımız şartnameyi Milli Eğitim 
        Müdürlüğüne havale etti.
 
        - 
        Şartnamenin bir kısmını ilavemizde yayımladım, ilgi duyan  
        hemşehrilerimizinde ödüle iştirak edeceğini umarım.
 
        -  
 
        - 
      Çorumlu 2000 Aylık Kültür Sanat Tarih Ve 
      Edebiyat Dergisi Sayı:4   25 Ekim1998
 
       
       | 
      
      
      | 
       | 
      
      
              | 
               | 
            
      
              | 
               | 
            
      
              | 
               
              
              BU ÇALIŞMA TELİF ESERİDİR İZİN ALMADAN  
              KULLANMAYINIZ  corumlu2000@gmail.com   | 
            
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        
        Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
                 
          
        
        
        https://gurselyayin.com            | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
            | 
      
      
        | 
         13KİTAP 
        BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ  | 
      
      
        | 
         
        
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        
        Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
      
      
        -  
 
        - ÇORUM'DA  CUMHURİYETİN 10.YIL 
        KUTLAMALARI  
 
        - Çorum İl 
        Halk Kütüphanemizin en büyük eksiklerinden birisi olarak gördüğüm gazete 
        arşivinin tamamlanma imkanı olduğu halde halen tamamlama girişiminde 
        bulunulmaması beni üzmektedir. Gazete arşivimiz oldukça zengin olmakla 
        beraber, Çorum'da çıkan Çorum Gazetesinin 1933 yılının nüshaları 
        bazıları maalesef eksikti.
 
        - 28 Ekim 
        günü İskilip emekli Kütüphane Müdürü Sayın ağabeyim Metin Kalyoncu ile 
        telefon konuşmasında, İskilip   kütüphanesinde bulunan eski Çorum 
        Gazetesi arşivinden 10. Yıl kutlamaları ile ilgili bölümlerin 
        fotokopilerini istedim oda beni kırmayarak isteğimi yerine getirdi. 
        
 
        - Aşağıda 
        bulunan bilgiler bu fotokopilerin yardımı ile hazırlanmıştır!
 
        - 
        Görüyeceği gibi o günün dil ile bu günün dili arasında  anlaşılamayacak 
        fazla olarak bir iki kelime bulunmamaktadır.
 
        - ÇORUM 
        GAZETESİ
 
        - Birinci 
        Teşrin (Ekim) 1933 1.sayfa
 
        - BÜYÜK 
        BAYRAMA HAZIRLANDIK
 
        - Çorum 
        Gazetesi manşetten bu başlıkla başlıyor ve " Çorum Vilayeti her safhada 
        Cumhuriyetin Onuncu yıl dönümünü emsalsiz bir surette kutlamak için 
        bütün halk ve resmi makamlar 29 Teşrinevvel'i (Ekim) bekliyor" diye 
        büyük punto ile devam ediyor.
 
        - Yazı şu 
        şekilde devam etmekte:
 
        - "Bu büyük 
        ve değerli bayramın en canlı tezahürat ve şenliklerle  kutlamak için 
        vilayetimizde komitalar ve bütün halk hazırlığını yapmıştır. Bayram; 
        fikir, reklam, ışık, resim, heyecan, ses,  yazı hareket içinde ve 
        emsalsiz üç gün üç gece bu hareket zinciri uzayacaktır" denilmektedir.
 
        - Kutlama 
        komisyonunu ise:
 
        - "Vali 
        Arif Beyefendi Reisliğinde, Maarif Müdürü, Alay Kumandanı, Cumhuriyet 
        Halk Fırkası ve Belediye Reislerinden müteşekkil kutlama komitesi" 
        olarak tanıtıldıktan sonra, yeni bir talimat gelmesine karşı da tedbir 
        olarak ek bir program hazırlandığını bildiriyor.
 
        - Yeni 
        yapılan Şehitler abidesi için de şu bilgiyi vermekte:
 
        - "Çorumlu  
        İstiklâl Şehitleri için yaptırılan büyük abidenin inşası hitama (bitme) 
        ermiştir" denerek, müsamereler için provalar yapılmış  ve bütün halkın 
        hep bir ağızdan söyleyeceği Onuncu Yıl Marşını saat kulesi meydanında 
        halk ve okulların katılımı ile icra edildiğini, resmi hazırlıklardan 
        başka halkında hazırlıklarında bahsederek her evin en az bir fener 
        bulunduracağını ve evlerin hususi olarak süslendiğini bildirerek, 
        vilayet içerisinde temel atma ve açılışı yapılacak 41 yatırım olduğundan 
        bahsederek, "Muhtelif yerlerde tak iskeletlerinin kurul masına 
        başlanmış, Cumhuriyet bayram gününü bekler vaziyete gelmiştir." 
        Denilmektedir.
 
        - Aynı 
        sayfada ise yayınlanan 10. Yıl Marşını aynen alıyorum.
 
        -  
 
        - CUMHURİYETİN ONUNCU YIL MARŞI
 
        - Çıktık açık alınla on yılda her 
        savaştan
 
        - On yılda on beş milyon genç yarattık 
        her yaştan
 
        - Başta bütün dünyanın saydığı Baş 
        Kumandan
 
        - Demir ağlarla ördük ana yurdu dört 
        baştan
 
        -  
 
        - Türk’üz Cumhuriyetin göğsümüz tunç 
        siperi
 
        - Türk’e durmak yaraşmaz Türk önde Türk 
        ileri
 
        -  
 
        - Bir hızda kötülüğü geriliği boğarız,
 
        - Karanlığın üstüne güneş gibi doğarız
 
        - Türk'üz bütün başlardan üstün olan 
        başlarız
 
        - Tarihten önce vardık, tarihten sonra 
        varız.
 
        -  
 
        - Türk’üz Cumhuriyetin göğsümüz tunç 
        siperi
 
        - Türk’e durmak yaraşmaz Türk önde Türk 
        ileri
 
        -  
 
        - Çizerek kanımızla öz yurdumun 
        haritasını
 
        - Dindirdik memleketin yıllar süren 
        yasını
 
        - Bütünlendik her yönden istiklâl 
        kavgasını
 
        - Bütün dünya öğrendi Türklüğü 
        saymasını
 
        -  
 
        - Türk’üz Cumhuriyetin göğsümüz tunç 
        siperi
 
        - Türk’e durmak yaraşmaz Türk önde Türk 
        ileri
 
        -  
 
        - Örnektir milletlere açtığımız yeni 
        iz:
 
        - İmtiyazsız, sınıfsız kaynaşmış bir 
        kütleyiz
 
        - Uyduk görüşte bilgi, girişte ülküye 
        biz
 
        - Tersine dönse dünya yolumuzdan 
        dönmeyiz
 
        -  
 
        - Türk’üz Cumhuriyetin göğsümüz tunç 
        siperi
 
        - Türk’e durmak yaraşmaz Türk önde Türk 
        ileri
 
        -  
 
        - ÇORUM GAZETESİ 
        29 Teşrinevvel (Ekim) 1933 4,5 ve 6.sayfaları 
 
        - ÇORUM VİLAYETİNDE ON CUMHURİYET YILI 
        İÇİNDE YAPILAN İŞLERİ GÖZ ÖNÜNE ALALIM Bu  başlık  altında ise;
 
        - 
        “Vatandarlar, hesap başına geldiğimiz zaman göksünüz iftiharla kabaracak 
        ve Cumhuriyetin faydalarını elle tutulur gibi açık ve ortada 
        bulacaksınız" hitabı ile devam eden yazıda:
 
        - "Aziz 
        Cumhuriyetimizin Onuncu yıl dönümünü bütün aşk ve heyecanımızla 
        kutlarken bu on sene zarfında Çorumda yapılan işleri de büyük ve asil 
        milletimizin önüne sermeği vazife lerimizden biri olarak kabul ediyoruz.
 
        - 
        Çalışıyoruz: Türk Milleti ve Türkiye Cumhuriyeti seneler içinde asırları 
        sığdıran bir hız ve imanla çalışıyoruz.
 
        - Asırlarca 
        hüküm sürmüş olan ihmal, tembellik, cehalet, zulüm  ve  fezahat  
        (rezalet, maskaralık, ayıp)  idaresinin Türk Milletine kaybettirdiği 
        zaman  ve  menafili telafi eylemek için böyle bir çalışmaya muhtaç da 
        bulunuyoruz." Denilmekte ve yapılan işleri şöyle sıralamaktadır.
 
        - "İşte 
        hesabı:” 
 
        - Bu  
        bölümde: Geniş bir sinemanın yapıldığı, okumakta olan gençlere yardım, 
        çocuk par kı ,Atatürk heykeli, postaların otomobille  sevki, 2500 
        metrelik kaldırım, Çomar Çayı üzerine kargır köprü, taş depo yapımı, 
        ahşap bir hal yapımı, Cumhuriyetten evvel 79 ilk mektebin 10. Yılda 122  
        ye çıkarılması, Millet Mekteplerinde 7000 erkek ve 1091 hanıma okuma 
        yazma öğretildiği, il merkezi ve Osmancıkta okuma odası açıldığı, Çorum 
        - Sungurlu arasına 2 adet köprü temelinin atıldığı ve diğer yapılan 
        işler sıralanmaktadır.
 
        - ÇORUM 
        GAZETESİ 1 İkinciteşrin 
        (Kasım) 1933  1.sayfa 
 
        - ÇORUM, KAZA VE KÖYLERLE BERABER BÜYÜK 
        BAYRAMI EŞİ GÖRÜLMAMİŞ BİR HEYECAN VE İMANLA KUTLADI
 
        - Başlığını atan Çorum Gazetesinin 
        Cumhuriyet Bayramın kutlanmasını anlatan bölümünü aşağıya alıyorum:
 
        - "Şafakla 
        beraber yataktan fırlayıp çarşılara, meydanlara, sokaklara dökülen Çorum 
        halkı yer yer Cumhuriyetin Onuncu Yıldönümü tezahüratına başlamışlardı. 
        Bu öyle bir coşuş ve öyle asil bir heyecandı ki tarifine imkân 
        bulunamaz. Bu  taşkın halk, her hal de o gece uykusu içinde de  
        rüyalarıyla bu büyük bayramı selamlamış, kutlamıştı. Daha güneş doğmadan 
        şehrin bütün meydanları dolduruldu. O gece, göze çarpan her yeri 
        kaplamış olan afişler, dövizler okunmağa başladı. Herkes birbirini 
        tebrik ediyor, küsler barışıyordu.
 
        - Şehir 
        şimdiye kadar bir eşi görülmemiş halde süslenmişti. Kurulan taklar, 
        görülen grafikler, resimler, bayraklar, elektrik tezyinatı bu müstesna 
        sevince ayrı bir duyuş ekliyordu.
 
        - Maarif 
        Dairesi önüne kurulan tak, Nafıa Dairesi, Hükümet Konağı, Belediye, 
        Orman Dairesi, Halk Fırkası, Matbaa, Ziraat Bankası, Osmanlı Bankası, 
        Polis Dairesi, Kışla, Ticaret Odası ve daha  bir çok müessese ve evler 
        önlerindeki ince ve zarif taklar cidden beğeniliyordu.“
 
        - Genel 
        görünümü bu şekilde anlatan Çorum Gazetesi merasimin başlamasını şöyle 
        anlatıyor:
 
        - "Saat  
        dokuza doğru yeni akın başladı, halk Cumhuriyet Meydanına giden yollarda 
        sel olup aktı, taştı... kutlama komitesi tarafından yapılmış olan 
        programa göre Çorum'daki merasim Gazi  Hazretleri tarafından Ankara'da 
        irat buyurulacak olan nutuktan sonra  başlayacaktı. Saat ona kadar 
        meydanı yirmi bine yakın halk doldurdu. Cumhuriyet Meydanı çok güzel 
        hazırlanmış, tribünler tesis edilmiş, muhtelif radyolar kurularak 
        Ankara, İstanbul şenliklerine iştirak temin  edilmişti. Saat onda Vali 
        Arif Beyefendi ve refikaları Seniha  Hanımefendi de meydana gelerek 
        localarına geçtiler.“
 
        - Yazını 
        diğer kısımlarından anlaşıldığına göre Cumhuriyet  Bayramı radyo 
        aracılığı ile tüm ülkede aynı anda başlamış ve  Atatürk'ün bilinen 
        Onuncu Yıl Nutku bütün ülkeden dinlenmiştir.
 
        - Çorum'da 
        Cumhuriyetin 15. Yıl kutlamaları ve 50. Yıl kutlamaları ile ilgili 
        araştırmamı ileride yayınlamayı düşünmekteyim.  28 .10. 1999  tarihinde 
        bitecek olan Cumhuriyetin 75. Yıl kutlama ve faaliyetlerini de benim ve 
        dergimin* kurbağanın ömrü olursa o günlerde yayımlarım.
 
        - 
       
 
        - 
      Çorumlu 2000 Aylık Kültür Sanat Tarih Ve 
      Edebiyat Dergisi Sayı:4   25 Ekim1998
 
        -  
 
        - * Kurbağa; Gökten yağmur  yağmasını 
        beklerse gözü pörtler. Hemşehrilerime reklama gittiğimde yılbaşında 
        reklam verelim. Diyorlar. Kaç yılbaşı reklam vereceğini söyleyen 
        hemşerilerimizin ancak yüzde ikisi reklam vermiştir. Dergi paramın pek 
        çoğunu alamadığım gibi, dergi parası veren birkaç abınemizin de 
        verdikleri birkaç sayı parasını da iyade ettim.
 
        - *Kaynak İskilip Halk Kütüphanesi
 
       
       | 
      
      
      
      
        -  
 
       
       | 
      
      
              | 
               | 
            
      
              | 
               | 
            
      
              | 
               
              BU ÇALIŞMA TELİF 
              ESERİDİR İZİN ALMADAN  
              KULLANMAYINIZ  corumlu2000@gmail.com   | 
            
      
        | 
         
        
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        
        Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
                 
          
        
        
        https://gurselyayin.com            | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
          14KİTAP 
        BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
      
      
        -  
 
        - 10 KASIM’LAR, ÖĞRETMENLER VE 
        BİZLER
 
        - Bizler 10 
        Kasım’ların neler olduğunu bilen bir kuşak içinde yetiştik. 
 
        - 1985’ten 
        sora yetişen kuşaklar maalesef bu anma günlerini  yüzeysel olarak 
        yaşamaya çalışmaları,Ulusumuzun yetiştirdiği dâhi  büyüğünü maalesef her 
        yönü ile tanıtmamız gerekliliğini bilelim. Hepimiz ATATÜRK ve 
        atalarımızı tanımamız ve bu tanımalarla  ülkemizin çağdaşlaşması ve 
        ilerlemesi için büyüklerimizin yaptığı, önerdiği ilkelerini, görüşlerini 
        ve yaşamlarını incelememiz gerektiği görüşündeyim.
 
        - Dergimiz; 
        bu görüşü benimsemiş olup, bütün büyüklerimizi mümkün mertebe tanıtmayı 
        arzulamaktadır. Bu sayımızda zannederinki okuyucularımızın pek azının 
        tanıdığı, hemşehrimiz (Milletvekilimiz) Dr. Mustafa (CANTEKİN) 
        tanıtılmaktadır.
 
        - 
        Yazarlarımız; Atatürk ve Öğretmen hakkında yazdıkları çalışmaları 
        sizlere sunmaktan onur duyuyorum.
 
        - 
        Yazarlarıma çalışmalarını ÇORUM için yapmalarını, araştırmalarını ÇORUM  
        için devam etmelerini arzulamaktayım. Bu arzumu umarım ki, yanlış 
        anlamazlar ve siz okuyucularımıza genel  olarak ülkemizi ilgilendiren 
        olaylarla beraber  ÇORUM’U  bu  ilgi  içinde bulundurmalarını, 
        dergimizin adı ve çizgisi içerisinde  çalışmalar üreteceklerini, ÇORUM 
        kültürünü, sanatını,tarihini ve edebiyatını işlemelerini okuyucularımız 
        adına istemekteyim. Bu çalışmalarda çıkan ÇORUMLU 2000 dergisinin 
        kutlanan haftaların etkinliklerini, yapılan kültürel faaliyetleri, 
        ÇORUM’U ilgilendiren  her türlü çalışmaları işleyelim. Bu  yazılarımızın 
        genel olmaması için  ÇORUM’U  tanıtmaya çalışan bizler, çalışmalarda 
        kendi  ustalığımızla beraber ilimizi de bu ustalığa katmamız 
        gerektiğini  söylemem her halde yanlış bir kelime olmaz görüşündeyim.
 
        - 4. 
        sayımızın kapağında bulunan gece Saat Kulemizin resmi ağabeyimiz, 
        hemşerimiz Bekir Baki AKSU’NUN bir çalışmasıdır. Yayınladığımız da 
        ismini belirtmeyi unuttuğum için kendisinden özür, çalışmalarında 
        başarılar dilerim.
 
        - 
        Okurlarımıza yazarlarımın adı altında bu dergiye gösterdikleri ilgiye 
        teşekkür ederek 5. Sayımızı takdim ederim.
 
        - Mahmut 
        Selelim GÜRSEL
 
        - 
      Çorumlu 2000 Aylık 
        Kültür Sanat Tarih Ve Edebiyat Dergisi Sayı:5   25 Kasım 1998
 
       
         | 
      
      
      | 
       | 
      
      
              | 
               | 
            
      
              | 
               | 
            
      
              | 
               
              BU ÇALIŞMA TELİF 
              ESERİDİR İZİN ALMADAN  
              KULLANMAYINIZ  corumlu2000@gmail.com   | 
            
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
                 
          
        
        
        https://gurselyayin.com            | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         15KİTAP 
        BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
      
      
        -  
 
        - ÇORUM’DA OTOPARK SORUNU
 
        - ÇORUMLU 
        2000 olarak biz son dileği biraz açmak zorunluluğunda olduğumuzu 
        düşünüyorum.
 
        - Nedir 
        yolların altı otopark olması? Bana göre merkez anacaddemiz, Ankara 
        istikametinde bulunan yeniden yapılan havuz  ile Saat Kulesi arası ve 
        Saat Kulesi ile Çorum  Lisesi arası sizce ne  kadar metredir? Bence 
        birinci bölüm 800, ikinci bölüm ise 1200 metre toplam 2000 metre eder. 
        Normal bir arabanın park etmesi için  gereken uzunluk ortalama 5 metre 
        olarak düşünürsek, yukarı metreleri bölersek acaba kaç araba park etme 
        imkanı bulur dersiniz?
 
        - Gelelim 
        ana caddenin alt kısmının nasıl bir sistemle açılacağı  konusuna 
        gelirse, bunun örneği, Ankara Metrosu ile İstanbul metrosunun bir 
        kısmının tam yer altından geçilmeden yarım kazılmış  ve üzeri 
        betonlanmış olarak görmekteyiz. Bu teknolojinin transferi ile bu iş 
        kolaylıkla halledilebilir.
 
        - Bir başka 
        problem için şu soru sorulabilir. Aşırı yağışlarda bu  galerileri yağmur 
        sularından nasıl korumak lazım derseniz; onun da çözümü, kazılacak 
        mekânın üzeri kapatılırken gelebilecek en  yüksek  su debisi ayarında 
        bir su kanal alt yapısı düşünülerek projelendirilebilinir.
 
        - Şimdi 
        maliyet hesabına gelince; bu kazı ve harfiyat işini, eski tansa 
        binasının bulunduğu alanını yapan kimselerin ne  kadar kısa bir zamanda 
        tertemiz ve düzgün bir biçimde yaptığı görülmüştür. Harfiyat yapılacak 
        bu güzerğanın da aynı toprak türü ile kaplı olduğu malümdur.
 
        - 
        Belediyemizin beton tesisleri ve kum ocaklarının bulunması bu maliyeti 
        oldukça indirimli olarak yapacağı gibi, belediye teknik personelinin ve 
        işçilerinin bu çalışmada katkılarıda göz önüne getirebilecek bir 
        belediye başkanının bu işin ne  kadar kolay yapılabileceğini anlaması 
        gerekir.
 
        - Yolumuzun 
        genişliğince bu harfiyat tek yönlü olarak yapılırsa, karşı tarafı ise  
        boydan boya bir kapalı çarşı olarak değerlendirilmesini düşünürseniz, 
        hem  dükkan, hem otopark problemi halledilmiş olarak   oldukça modern 
        bir oto park ve güzel bir çarşı Çorum’a kazandırılır. Bu eser için arsa 
        aramaya, arsa için para ödeme ye de gerek kalmaz. Bu projeyi 
        gerçekleştiren başkan da, bir Varinli gibi uzun süre anılır 
        görüşündeyim.
 
        - 
      Çorumlu 2000 Aylık Kültür Sanat Tarih Ve 
      Edebiyat Dergisi Sayı:5   25 Kasım 1998
 
        
       
         | 
      
      
      | 
       | 
      
      
              | 
               
              BU ÇALIŞMA TELİF 
              ESERİDİR İZİN ALMADAN  
              KULLANMAYINIZ  corumlu2000@gmail.com   | 
            
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
                 
          
        
        
        https://gurselyayin.com            | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
            | 
      
      
        | 
         16KİTAP 
        BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         | 
      
      
               | 
            
      
      
      
        -  
 
        -  
 
        - MUSTAFA KEMAL ATATÜRK 1881-1938 
 
        - 
        
  
        - Babası 
        Ali  Rıza  Efendi, annesi Zübeyde Hanımdır.1881 tarihinde Selanik'te 
        doğdu. İlköğrenimini Fatma Hatun mahalle mektebinde, sonra Şemsi Efendi 
        Okulunda devam eden Mustafa, babası ölünce annesi ile dayısının yanına 
        yerleşti. 
 
        - Bir ara 
        öğrenimine ara verdi.
 
        - Mustafa, 
        sonradan Mülkiye İdadisine devam etti. 1893 tarihinde  Askeri 
        Rüştiyesine girdi. Bu okulda hocasının isminin de Mustafa olması 
        sebebiyle hocası tarafından Mustafa Kemal olarak çağırılmaya   başladı.
        
 
        - 13 Mart 
        1899 tarihinde Mekteb-i Harbiye ye bir subay adayı  olarak katıldı.1902 
        tarihinde Harbiye'yi bitirdi. Kurmay sınıfına ayrılan Mustafa Kemal 
        okurken Harp okulunda gizli bir gazete  çıkartan grubun yönetim kuruluna 
        seçildi. Müfettişlerce bu hareketi takip edilen Mustafa Kemal ve 
        arkadaşları bir  gün  gazeteyi hazırlarken suç üstü yakalandılar. Okul 
        Müdürü bu hareketlerini saraya jürnallememiş, ders dışı hareketi sayarak 
        olayı kapatmıştı.
 
        - Erkanı 
        Harbi bitirdikten sonra siyasi hareketlerine devam etmiş, okuldaki 
        hareketleri bilinen Mustafa Kemal saray hafiyelerince sıkı bir takibe 
        alınmıştı. 
 
        - Mustafa 
        Kemal 29 Aralık 1904  tarihinde göz altında alınan   Mustafa Kemal, 
        Harbiye Müdürü Rıza Paşanın yardımı ile serbest  bırakıldı ise de, 
        sonradan Şam'da bulunan bir süvari kıtasına tayin oldu..
 
        -  
 
        - 
      Çorumlu 2000 Aylık Kültür Sanat Tarih Ve 
      Edebiyat Dergisi Sayı:5   25 Kasım 1998
 
        
       
         | 
      
      
      | 
       | 
      
      
              | 
               
              BU ÇALIŞMA TELİF 
              ESERİDİR İZİN ALMADAN  
              KULLANMAYINIZ  corumlu2000@gmail.com   | 
            
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
                 
          
        
        
        https://gurselyayin.com            | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
          17KİTAP 
        BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
      
      
        -  
 
        - ÇORUM MEBUSU DOKTOR MUSTAFA CANTEKİN 
        
 
        - 
        
  
        - 1878 
        tarihinde Çorum'da doğdu. Babası İstanbullu oğullarından Terzi Bekir 
        ile, annesi Boyabatlı oğullarından Asiye Hanımdır. 
 
        - İlk 
        öğretimini Çorum'da yaptı.     
 
        - 1888  
        tarihinde Beyrut Askeri Rüştiyesinde ve Şam Askeri  Rüştiyesinde okudu. 
        İstanbul  Tıbbiyesinde son sınıfta iken siyasetle uğraşıyor denerek üç 
        yıl hapis cezası verilmiş ve okuldan  çıkartılmıştır. 
 
        - Hapis 
        cezasını tamamladıktan sonra, Şam'a sürgün edildi.  Şam'da İstanbul 
        Pazarı adında bir tuhafiye dükkanı açtı ve siyasetle uğraşmaya devam 
        etti.
 
        - 1906  
        tarihinde Mustafa Kemal Atatürk'le tanışan Cantekin, bütün hareketleri 
        ve kalbiyle Atatürk'e bağlanmıştır.  
 
        - Bu 
        tanışma; "Atatürk Ansiklopedisi 1. Cildinde tafsilatlı olarak 
        anlatılmıştır.”
 
        - 1920  
        tarihinde İstanbul'a dönmüş, İngilizler tarafından aranması  sebebiyle, 
        Anadolu' ya geçmiştir. 1. Dönem  Kozan, II,III,IV,V,VI, ve  VII. Dönem 
        Çorum Milletvekilliği yapmıştır.
 
        - 1925 
        tarihinde Doktorluk imtihanını vererek Askeri yüzbaşı rütbesiyle 
        yardımcı doktor olmuş ve 21 Ekim  1955  tarihinde  Ankara'da vefat 
        etmiştir.
 
        - Çorum 
        1997 Çorumlular Bölümü
 
        - 
      Çorumlu 2000 Aylık Kültür Sanat Tarih Ve 
      Edebiyat Dergisi Sayı:5   25 Kasım 1998
 
       
         | 
      
      
      | 
       | 
      
      
        | 
         
          | 
      
      
               | 
            
      
              | 
               
              
              BU ÇALIŞMA TELİF ESERİDİR İZİN ALMADAN  
              KULLANMAYINIZ  corumlu2000@gmail.com   | 
            
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
                 
          
        
        
        https://gurselyayin.com            | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
             | 
      
      
        | 
           18KİTAP 
        BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          - 
          ÇORUMLU 2000. OLARAK BİR SON DİLEĞİ
 
          - 
          ÇORUMLU 2000. olarak biz son dileği 
          biraz açmak zorunluluğunda olduğumuzu düşünü yorum.
 
          - 
          Nedir yolların altı otopark olması?
 
          - 
          Bana göre merkez ana caddemiz, Ankara 
          istikametinde bulunan yeniden yapılan havuz ile Saat Kulesi arası ve 
          Saat Kulesi ile Çorum Lisesi arası sizce ne kadar metredir? Bence 
          birinci bölüm 800, ikinci bölüm ise 1200 metre toplam 2000 metre eder. 
          Normal bir arabanın park etmesi için gereken uzunluk ortalama 5 metre 
          olarak düşünürsek, yukarı metreleri bölersek acaba kaç araba park etme 
          imkânı bulur dersiniz?
 
          - 
          Gelelim ana caddenin alt kısmının nasıl 
          bir sistemle açılacağı konusuna gelirse, bunun örneği, Ankara Metrosu 
          ile İstanbul metrosunun bir kısmının tam yer altından geçilmeden yarım 
          kazılmış ve üzeri betonlanmış olarak görmekteyiz. Bu teknolojinin 
          transferi ile bu iş kolaylıkla halledilebilir.
 
          - 
          Bir başka problem için şu soru 
          sorulabilir. Aşırı yağışlarda bu galerileri yağmur sularından nasıl 
          korumak lazım derseniz; onun da çözümü, kazılacak mekânın üzeri 
          kapatılırken gelebilecek en yüksek su debisi ayarında bir su kanal alt 
          yapısı düşünülerek projelendirile bilinir.
 
          - 
          Şimdi maliyet hesabına gelince; bu kazı 
          ve hafriyat işini, eski tansa binasının bulunduğu alanını yapan 
          kimselerin ne kadar kısa bir zamanda tertemiz ve düzgün bir biçimde 
          yaptığı görülmüştür. Harfiyat yapılacak bu güzergâhın da aynı toprak 
          türü ile kaplı olduğu malumdur.
 
          - 
          Belediyemizin beton tesisleri ve kum 
          ocaklarının bulunması bu maliyeti oldukça indirimli olarak yapacağı 
          gibi, belediye teknik personelinin ve işçilerinin bu çalışmada 
          katkıları da göz önüne getirebilecek bir belediye başkanının bu işin 
          ne kadar kolay yapılabileceğini anlaması gerekir.
 
          - 
          Yolumuzun genişliğince bu harfiyat tek 
          yönlü olarak yapılırsa, karşı tarafı ise boydan boya bir kapalı çarşı 
          olarak değerlendirilmesini düşünürseniz, hem dükkân, hem otopark 
          problemi halledilmiş olarak oldukça modern bir oto park ve güzel bir 
          çarşı Çorum’a kazandırılır.
 
          - 
          Bu eser için arsa aramaya, arsa için 
          para ödeme ye de gerek kalmaz. Bu projeyi gerçekleştiren başkan da, 
          bir Varinli gibi uzun süre anılır görüşündeyim.
 
        - 
      Çorumlu 2000 Aylık Kültür Sanat Tarih Ve 
      Edebiyat Dergisi Sayı:5   25 Kasım 1998
 
         
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
              | 
               
              
              BU ÇALIŞMA TELİF ESERİDİR İZİN ALMADAN  
              KULLANMAYINIZ  corumlu2000@gmail.com   | 
            
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
                 
          
        
        
        https://gurselyayin.com            | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
           19KİTAP 
        BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
      
      
        -  
 
        - GÖREV  VE  GÖREVLİLER
 
        - Görev; 
        bir emrin, yada bir işin bir amir veya bir yetkili tarafından veyahut 
        kişinin kendisinde yapılacak olan işte kamunun yararına astlarına 
        tebliğinden sonra yada kendini bu işleri yapmakla görevli sayarak 
        kişilerce anında yada devamlılığı olan zaman diliminde yerine 
        getirilmesi, tarafsız bir şekilde uygulanması, savsaklanmamsı, olduğunu 
        düşünüyordum.
 
        - 
        Yayınevimin 5 Kasım 1998 tarihinde İl Makamının onayı ve  Milli Eğitim 
        Müdürlüğü oluru ile Liseler arası açtığım: 
 
        - “ 
        CUMHURİYETİMİZİN 75. YILI  İLE  CUMHURİYETİMİZİN  100. YILINA KADAR 
        ÇORUM  İLİNDE NE GİBİ GELİŞMELERİN  OLMASINI VE SİZİN NELER YAPACAĞINIZI 
        VE YAPMANIZ GEREKTİĞİNİ ANLATINIZ.” Kompozisyon yarışması, şartname 
        gereği katılan liselerimizin  yarışma kağıtlarını tarafıma vermeleri ile 
        birirci etabı sonuçlanmış bulunuyor. Tarafıma teslim edilen 5 lise ve 19 
        yarışmacının katıldığı  kağıtlar ise şu anda yazarlarımız tarafından 
        değerlendirilmektedir.
 
        - Sayın 
        Milli Eğitim Müdürümüz, bütün okullara bu yarışmayı duyurduğunu 
        bilmekteyim. Benim anlamadığım ise (bildiğim kadar  Çorum’da 52 adet 
        lise olduğudur) katılımın liseler arasında %5 tekabül etmesi ve bütün 
        Çorum liselerinin acaba niçin bu yarışmaya ilgi duymadıklarıdır. Acaba 
        diyorum, çoban  armağanı çam sakızı armağanlarımız az mı bulundu, yada; 
        ilgili okul müdürlerimiz bu yarışmayı dikkate almadılar yada adam sende 
        kim uğraşacak mı dediler? 
 
        - Belkide 
        haklılar; sınıflara bildir, okul kotu ver, komisyon kur, kağıtları 
        topla, vb. zorluklar...
 
        - Ben 
        isterdim ki; bu yarışmaya bütün liselerimizin katılması ve 
        komposizyonlarda gençlerimiz sadece 5 okul talebelerinin istekleri ile  
        değilde bütün Çorum lise talebelerinin istedikleri bilinmeli, yarışmaya  
        katılan dereceye giremeyen yarışmacıların da yazılarının  yayımlayacağım 
        kitapta bulunmaları ve  biz yetişkinlere verecekleri  mesajları bilmemiz 
        ne güzel olurdu.
 
        - 
        Okurlarımıza yazarlarımın adı altında bu dergiye gösterdikleri     
        ilgiye teşekkür ederek 6. Sayımızı da görüşünüze sunuyoruz.
 
        -  
 
        - 
        Çorumlu 2000 Aylık Kültür Sanat Tarih Ve 
      Edebiyat Dergisi Sayı:6   25 Ocak 1999
 
       
         | 
      
      
      | 
       | 
      
      
        | 
         
          | 
      
      
               | 
            
      
              | 
               
              
              BU ÇALIŞMA TELİF ESERİDİR İZİN ALMADAN  
              KULLANMAYINIZ  corumlu2000@gmail.com   | 
            
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
                 
          
        
        
        https://gurselyayin.com            | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
           20KİTAP 
        BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
      
      
        -  
 
        - GÜRSEL YAYINEVİ ÇORUMLU 2000 
        DERGİSİ
 
        - 
        Cumhuriyetimizin 75. Yıl Etkinlikleri içerisinde Odamız
 
        - ile Çorumlu 2000 dergisi ortaklaşa 
        elinizde bulunan bu eki vermiş bulunmaktadır.
 
        - Çorumlu 
        2000 Dergisi eki olarak ve Bakkallar ve Bayiiler odasına dergi ve bu eki 
        dergi ile ayrıca vererek Odamıza  üye olanlara ücretsiz dağıtılması 
        kararında birleştik.
 
        - 75. Yıl 
        etkinlikleri içinde tekrar başka sayıda buluşmak temennisiyle, kayıtlı 
        bulunduğum odamız üyelerine çalışmalarında başarılar dilerken, oda ve 
        dergi hakkında görüşlerinizi yazılı olarak degi içinde bulunan adresime, 
        Oda Başkanlığına veya P.K.32 Çorum Posta Kutusuna veriniz.
 
        - Sizlerin 
        önerisi dahilinde dergiyi ve eki yayımlarız. 
 
        - Ayrıca; 
        yazı ve fikirlerinizi bekliyoruz.
 
        - 
        
        Elinizde bulunan bu çalışma Çorumlu yazarlarımız, GÜRSEL YAYINEVİ ve 
        Bakkallar ve bayiiler Odası Başkanı Sayın Osman SOYOCAK' IN  Oda  adına 
        tüm ÇORUMLULARA armağanımızdır.
 
        -  
 
        - 
        Çorumlu 2000 Aylık Kültür Sanat Tarih Ve 
      Edebiyat Dergisi Sayı:6   25 Ocak 1999
 
       
         | 
      
      
      | 
       | 
      
      
        | 
         
          | 
      
      
               | 
            
      
              | 
               
              
              BU ÇALIŞMA TELİF ESERİDİR İZİN ALMADAN  
              KULLANMAYINIZ  corumlu2000@gmail.com   | 
            
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
                 
          
        
        
        https://gurselyayin.com            | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
          21KİTAP 
        BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          - 
          SAYIN ÇORUMLU 2000 ABONELERİ
 
          - 
          1997 yılının Haziran ayında yayımlamaya 
          başladığım ÇORUMLU 2000 dergisine birinci ilk altı aylık abone 
          olanların bu sayı ile abonelikleri bitmektedir.
 
          - 
          İkinci bölüm abonelerin kayıtlarına 
          başlanmış bulunmaktadır. POSTA ÇEKİ 1260013 numaralı hesabına yada, 
          T.C. ZİRAAT BANKASI ÇORUM 0070 0003 003 5347 686 hesabıma veya Türkiye 
          İş Bankası 5150 30000 888600 Türkiye geneli posta veya dağıtım ücreti 
          dahil;
 
          - 
          6 sayı, 3.000.000 12 sayı 6.000.000 
          Türk lirası. Türkiye Dışı Avrupa abonelik için posta parası dâhil altı 
          sayı,48 DM. On iki sayı için 96 DM. Yatırarak, dekontun fotokopisi ile 
          beraber yollayınız. Eski sayılarımızdan elimizde oldukça az kalmış 
          bulunmaktadır. İlk altı sayı ciltli olarak almak isteyenlerin 
          adresimize yazılı müracaatları gerekmektedir.
 
          - 
          DERGİMİZDEN MEMNUN OLAN ve DERGİMİZE 
          YENİ ABONE olmak isteyen sayın okurlarımıza kolaylık olması için, bu 
          bölümün arka kısmında bulunan yeni abonelik kaydını doldurarak P.K. 32 
          ÇORUM veya Osmancık Caddesi Ölçek İş Merkezi 27/ 34 ÇORUM adresine 
          yollamanızı rica ederim.
 
          - 
          İlginizden dolayı teşekkür ederim.
 
          - 
          Mahmut Selim GÜRSEL. GÜRSEL YAYINEVİ.
 
          - 
          BİLGİ: Bu talebim dergimizin basılan 
          bütün sayılarında yayımlandı. Fakat hiçbir zaman bu bilgi karşılığında 
          hiçbir katılım olmadı. Hiçbir zaman abone olmak için dergide bulunan 
          talep formunu doldurmadı!
 
          - 
          Çorumlu 2000 Aylık Kültür Sanat Tarih 
          Ve Edebiyat Dergisi Ocak 1999 6.sayı
 
          - 
          Çorumlu 2000 Aylık Kültür Sanat Tarih Ve 
      Edebiyat Dergisi Sayı:6   25 Ocak 1999
 
         
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         
          | 
      
      
               | 
            
      
              | 
               
              
              BU ÇALIŞMA TELİF ESERİDİR İZİN ALMADAN  
              KULLANMAYINIZ  corumlu2000@gmail.com   | 
            
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
                 
          
        
        
        https://gurselyayin.com            | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
          22KİTAP 
        BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
      
      
        -  
 
        - HEMŞERİDEN BİR KART
 
        - 12.1.99 
        Göztepe İstanbul Türkiye Cumhuriyeti Posta idaresi mühürlü bir zarf 
        15.1.1999 tarihinde elime geçti.
 
        - Açtım; 
        bir kart ve bir bildiri tarafıma gönderilmişti. Kartın  özelliği genel 
        olarak, ilimiz folklor ekibinin bir elemanı olan, bir davulcu fotoğrafı 
        baskı ile çoğaltılarak kart haline getirilmiş olan bir vakıf adına 
        üstlenilmiş orta düzeyde baskısı olan bir kartçık. Ne yazık ki, kart 
        üzerinde bulunan şahsın en azından hemşehrimiz falan,  fotoğrafı çeken 
        filan gibi ufak birkaç not daha bulunsa daha iyi olmaz mıydı?
 
        - İçinde 
        bulunan yazıları aynen alıyorum: 
 
        - "Sevinç 
        ve üzüntünüzle ilgili duygularınızı aktarırken çiçek ya da çelenk 
        göndermeyiniz. Bunlara ayırdığınız parayı aşağıdaki hesaba yatırıp 
        bizimle ilişki kurunuz. Karşınızdakilerin ve Tüm Eğitim dostlarının daha 
        mutlu olduğunu göreceksiniz." Ve banka hesap numarası.
 
        - Allah 
        Allah! Demek ki; ben sevindiğim zaman sevincimi  paylaşmak için, 
        sevdiklerime çiçek göndermeyeceğim, bu hesaba para yatıracağım da 
        Karşınızdakilerin ve Tüm Eğitim dostlarının daha mutlu olduğunu 
        göreceğim. Karşımdaki her  halde benim bu derneğe, mutluluğunu 
        paylaşacağım şahsın sevincini paylaşmak için çiçek parasını 
        bağışladığımın DÜŞÜNE yatacak, ya da GAİPTEN bilecek ve mutlu olduğunu 
        göreceğim!
 
        - Ya  üzgün 
        olan ahbabım veya aile dostum olan kişi. Zavallı zaten uykuları kaçacak 
        üzüntüsünden, bir de benim yaptığım bağışı rüyasında görecek. Hiç olacak 
        şey mi bu be hemşehrim? Evet ancak mutlu olacak olanların kim olacağı 
        belli.
 
        - Şimdi ben 
        bu vakfa YARDIM ETMEYİN demiyorum. Sakın  yanlış anlaşılmasın!
 
        - 
        Hatırladığım kadar zamanın behrinde, benim Ankara'da   bulunduğum 
        yıllarda; bir vakfın güzelce yaptırdığı bozulmayan ve tekrar, tekrar 
        kullanılan metal çelengi vardı. Bağış yapan adı celenge  yazılı kart ve 
        cenazeye ve yahut bir açılışa gönderilir, işi bitince de görevlendirilen 
        kişi tarafından çelenk alınarak vakfa getirilir tekrar tekrar 
        kullanılırdı.
 
        - Şimdi bu 
        derneğimiz, paraları toparlayacak. Açılış yapan veya cenaze sahiplerine 
        acaba nasıl bilgi verecektir dersiniz?
 
        - 
        Zannedersem; yeni yılın girmesinden 12 gün sonra yeni yıl kutlama kartı 
        gibi KISA bir zaman da mı bildirecek? Ha sahi! Ölüm  çelengi bildirmesi 
        hiç olmazsa o vefat eden hemşehrimizin veya yakınlarının eline (Çorum'un 
        bilirsiniz 40'ı  çıktıktan sonra  geleneğimiz var ya) geçmesi 
        yadırganmaz da, açılış yapan bir hemşeh- rimizin 55 gün sonra (Aferin 
        yahu, şu adama bak. Açılışımıza eli boş gelmişti diye biz de günahını 
        almıştık.) Diye düşünür. Günahı alınan; bağış yapanın acaba günahı ne? 
        Siz bu günahın altına bir vakıf olarak girebildiniz?
 
        - Bence 
        şöyle yazılsa daha iyi olurdu:
 
        - 
        Vakfımızın bir şubesine giderek, çelenk veya çiçek için yapacağınız 
        masrafkarşılığı kadar bağışınızı makbuz karşılığında  yatırınız. 
        Yatıracağınız bu ücret okuttuğumuz hemşehrilerimizin çocuklarına bir 
        katkı olacaktır. Sizin adınıza karşı tarafa anında bir kart ile veya 
        telefonla bilgi verilecektir.
 
        - Şimdi  
        gelelim kartın öbür yüzünde, imzalı kısma: İmza sahibi olan Prof. Vakıf 
        başkanlığına imzasını gayet uygun buldum. Belki birisiniz biraz hat 
        çalışması ile uğraşmış, bir kere güzel sanatlar galerisinde, birkaç kere 
        de kütüphane haftalarında çalışmalarımı  sergilemiştim. İmza bir padişah 
        TUĞRASI biçimine çok yakın, üç oval ve beş dik ve başlangıcı da cim 
        harfi. Yalınız; dikkatimi çeken, Prof. Hemşehrim de benim gibi imzasını 
        hep aynı atamıyor. Sonuç bildirgesinde cim harfi belirgin, kart ta ise 
        da ha başka cim harfi biraz daha içeride.
 
        - Gelelim 
        yazının içeriğine: Aynen alıyorum:
 
        - "Ulusça 
        çağdaş uygarlık düzeyine erişip onu aşabilmemiz, kültürel 
        kaynaklarımızın bilinçli eller altında sürekli beslenmesine olduğu 
        kadar, eğitimsiz ve bilinçsiz ellerce kurutulmamasına da bağlıdır.  Bunu 
        sağlamanın en güvenilir yolu ise eğitimdir. İşte böylesi bir inançla, 
        her günü insan sevgisi, bilim, eğitim ve kültüre katkı dolu nice yıllar 
        diliyorum. Nice Cumhuriyet yıllarına saygılarımla. imza "
 
        - Kusura 
        bakmayın  ben sonradan dışarıdan orta ve liseyi  bitiren  birisi olduğum 
        için anlayışım oldukça kıttır. Ben şöyle anladım bu satırları :
 
        - Demek ki 
        biz; ULUSCA ÇAĞDAŞ UYGARLIK DÜZEYİNE DAHA ERİŞEMEMİŞİZ.
 
        - Öyle mi 
        acaba!   
 
        - Bu  
        hemşehrim muhakkak eski çağda yaşıyor, yada çağdaşlık ve uygarlığı da ha 
        tanıyamamış, ya da tanımak istemiyor veya çağdaşlığın ne demek 
        olduğundan haberi yok, kart bilgisayarda yazılmış, olmasına rağmen, 
        HALÂ; bilgisayar, bilgisayar programcıları, Internet üyesi on binler, 
        uluslar arası iletişim, özel ve Devlet  televizyonları kanal kanal, her 
        türlü ulaşım, açık kalp ameliyatı ve her türlü  ameliyatlar, özel 
        hastaneler ve devlet hastaneleri her türlü ilaç üretebilen fabrikalar, 
        birkaç dili ana dili gibi  konuşan değeri bilinmeyenler, pırıl pırıl her 
        alan da dünyaya  kendisini tanıtan  ULUSUMUN  fertleri, yetiştirip biz 
        faydalanamıyoruz alın siz meyvelerini yiyin diye dış  ülkelere giden 
        yetiştirdiğimiz dehalar, dünya  piyasalarına kafa tutan girişimciler, 
        bankalar, finans kurumları, tekstilcilerimiz, ithalat ve 
        ihracatçılarımız, toplum  bilinciyle İtalya'yı dize getiren bir toplum 
        bilinci olan Ulusum, daha neler, neler. Sayfalar  dolusu  yazılsa 
        bitmeyecek  çağdaş işler görenlerimiz varken, SEN TUT DAHA, ULUSCA  
        ÇAĞDAŞ UYGARLIK DÜZEYİNE ULAŞAMADIĞIMIZDAN DEM VUR.
 
        - 
         Çağdaşlığı aşmamıza gelince; buna bütün kalbimle katılıyorum. 
        Çağdaşlığı aşmak için üniversitelerimizi çoğaltalım fakat, 
        yetiştirdiğimiz değerlere de sahip çıkalım. Onları beyin göçü dediğimiz 
        göçten kurtaralım ki bizleri çağdaşlık ötesine götürsünler. En azından 
        götürmeye çalışsınlar.
 
        - Gelelim 
        kültür bölümüne: Bir ansiklopedide kültürü şöyle tanımlıyor: "Bir  
        toplumu niteleyen unsurların toplumun duyuş ve düşünüş ve sanat 
        ürünlerinin tümü" olarak nitelemiş. Yani; halkın bir kısmının 
        duyuş,düşünüş ve sanat ürünlerinin tümü. Hem halkın yaptığı hem de 
        akademik çalışmaları içeriyor. Benim kıt anlayışıma göre; Kültürü 
        yaratan, o yerde yaşayan, çalışan, üreten, ölen toplumlarca üretilir.
 
        - Şu bizim, 
        hani XVIII. Yüzyılda yaşamış Rousseau: "Belli bir  alanda birçok 
        kavramlara sahip olan, OKUMUŞ bir adam, yani UZMAN, toplumun yararlı bir 
        üyesi olmakla beraber, kültür terimi insanın kişiliğinin gelişmesi, 
        biçimlenmesi anlamınca, KÜLTÜRLÜ ADAM SAYILMAZ. Kültürlü insan önemli 
        olan kavramla ilgili ve  teknik bilgi değil, ZİHNİ VE AHLAKİ 
        KABİLİYETLERİN HEPSİDİR."  Diye tarif ettiğini fi tarihinde bir yerlerde 
        okuduğumu hatırlıyorum. Kültürün bir üniversitesi bence yoktur. Mesela: 
        Folklor üniversitesi, sadece amacı araştırmacı yetiştiren üniversite, 
        halk aşığı ve halk ozanı ile doğaçlama söyleyenleri yetiştiren 
        üniversite, mani söyleme bilmece sorma, ata sözü  üretme, giyim kuşam 
        üniversitesi, edep ve saygı ve büyüklere saygı küçüklere  sevgi  
        gösterilmesini  öğreten  üniversite, halk ilaçları, halk  inançları 
        ,bayramların  kutlaması  için gençleri yetiştiren üniversite ile 
        kültürün bir parçası olan gelenek,göreneklerle ve adapla  ilğili, el 
        öpme, selamlaşma, özlenene sarılma,imece, çorap örme, halı dokuma, kilim 
        dokuma, oya örme, baş örtme, davet, ağırlama, misafire saygı, kahve 
        içme, yemek yeme, içki içme, söz  kesme, beşik kertmesi, başlık parası, 
        nişan, düğün, lohusalık, çocuk görme, hasta ziyareti, cenaze defin 
        adetleri, mezarlıkları zi yaret, eş dost ziyareti,yürüme, davranış, hal 
        ve hareket, esnaflık adabı, ticaret adabı, konuşma adabı, susma adabı, 
        dinleme adabı, askere yolcu etme, askerden dönüşte  karşılama, vb. 
        konuları içeren kültür ile ilgili hal ve hareketlerimizle ile örf  ve  
        adetlerimizi yaşama davranışlarımızı öğreten üniversitelerimiz var da 
        ben bilmiyorum herhalde.
 
        - Fakat  
        akademik eğitim görerek yapılacak kültürel eserler ve ürünler verecek 
        şahısların yetiştirilebileceği alanların bulunması gerekebilmektedir 
        Bunlar bence, kültürü inceleyecek bilim dallarını irdeleyecek elemanlar 
        yetiştirmek için kurulma ihtiyacı vardır.
 
        - Bunlar; 
        etnoloji, sosyal antropoloji, sosyoloji vb. Dallar olabilir.    
        Eksikliklerim için okuyucularım cahilliğime veriversin.
 
        - Bu  
        bilimler ise, kültür üretmek için değil; kültürel ürünleri  incelemek 
        için olduğunu zannediyordum, ben öyle biliyorum. Bu bilim dalları da; 
        alışkanlıkların, yaşama biçimlerinin, ekonomik, politik, yasal, 
        pedagojik, dini,sanatlar vb. kuruluşların incelenmesi  içindir. Kültür 
        bence yaşanılan yer ve zamanlarda, atalarımızın yaşadıklarını bu günlere 
        getirerek yaşatılması demek gibi geliyor. Ne dersiniz? 
 
        - Her 
        halde, sadece bir folklor ekibi kültür budur diyerek savunmak ve 
        dayatmak bence doğru değildir. Hele üst bir öğrenimi bitirince sen 
        kültürlüyüm demek ise sizce nedir? Kültürlü değil fakat, bilgiliyim, 
        liyakatlıyım demesi gerekmez mi? Kültür yaşanılan yere  mahsustur. 
        
 
        - Çorum'da 
        yaşadıklarını da Çorum dışında yaşamak, yaşatmaktır. Bu nedenle Siz 
        belki farkında değilsiniz Çorum'da   KÜLTÜREL KAYNAKLARIMIZ BİLİNÇLİ 
        ELLER ALTINDA SÜREKLİ BESLENMEKTEDİR. Bence Kültür. Sadece bir lokal 
        görünümünde olan,aranıldığı zaman çaycısı tarafından cevap verilen, 
        sözüm ona bir dernek olan yer yaşatamaz. Oraya sadece bir  kahvehane, 
        bir  sohbet  yeri  olarak  gelinen mekan sahip çıkamaz. Kültüre ancak 
        yaşayarak, görerek sahip çıkılır ve öğrenilir.  Eğitimsiz eller ise 
        sizin gibi kültür hizmeti gördüğünü iddia edenler olabilir mi acaba? Ne 
        adap bilinir, ne büyük sayılır, ne küçük sevilir, ne cenazeye saygı 
        vardır, ne bir sevince ortaklık vardır.  Hep benim dediğim olsun. Benden 
        başka iyisini bilen yok zihniyeti ile hasbel  kader bir grup kuran 
        birkaç kişi kültürü yaşatamaz.  Yaşatmaya da gücü yetmediği gibi 
        kültürümüzü  yozlaştırır. Bu gibi eller lütfen kültürümüzden elinizi 
        çekiniz. Siz bilimsel konuların peşine düşünüz. Kültürü yaşayanlardan 
        öğreniniz ve bilimsel olarak sadece inceleyiniz.
 
        - Kültürü  
        yönlendirmeye hiç birimizin gücü ve kuvveti yetmez. Bu görüş yine hangi 
        zaman not aldığımı ve kaynağını hatırlayamadığım bir notu ha tırlattı 
        bana.  Şöyle not almışım: "Ortaçağda ve Rönesans'ta bile  KÜLTÜR hemen 
        hemen, yalnız SARAY adamının, SOYLUNUN, OKUMUŞUN tekelinde kalmıştır." 
        diyordu.
 
        - Gelelim 
        şu son cümlelere: "...bilim, eğitim ve kültüre katkı dolu nice yıllar 
        diliyorum. Nice Cumhuriyet yıllarına saygılarımla."
 
        - Ben 
        şüpheye düştüm. İki kere ve  ikincisinde de “Cumhuriyet Yıllarına” sizce 
        ne demek. Ben Cumhuriyet karşıtı birisi miyim? Diye beni bile kendimden 
        şüphelendirdi. İki kere yeni yıl kutlaması acaba neyin nesi?  Birinci 
        bölüm kutlamada: " ...bilim, eğitim ve kültüre katkı dolu nice 
        'Cumhuriyet'  yıllar 'ı' diliyorum." Denilemez miydi? Şimdi  gelelim  
        tarafımıza  gönderilen kart üzerinde bulunan  davulun analizine: 
        bilindiği gibi davul Türk Ulusun Milli çalgısıdır. Bilindiği üzere 
        askeri coşturan, yürüyüş düzenin sağlayan bir müzik aleti olmasıyla 
        beraber, geleneksel düğünlerimizin baş müzik aletidir. Davul coşturur, 
        çok ses verir fakat içi maalesef  boştur. Tamam kabul ediyorum. Benim 
        yaptıklarım ses getiriyor fakat ne yazık ki, yazılanlar ve çizilenler 
        boş, manasını veresim  gelmiyor. Ya da sen  çalıyor, sen  oynuyorsun 
        imajını da çağrıştırıyor. Bilindiği   gibi, psikolojik dış vurumlar 
        şekillerle, hareketlerle ve  sembollerle bilinçli ya da bilinçaltı dış 
        vurumdur. Seçilen kart bu bilinç altı seçimi olabilir, bilinçli olarak 
        ta  gönderilmiş olunabilir.
 
        - Kartın 
        arka kısmında ise bir not bulunmakta: "Bu kartın geliri Vakfımızın 
        Çorumlu öğrencilere verdiği burslara kaynak oluşturacaktır" denilmekte. 
        Acaba  bana bu kartı yollayan başkan, acaba yeni yıl kutlamasına kaç 
        adet kart attı? Bu kartların parasını acaba derneğe ödedi mi? Posta 
        parası derneğin bütçesinden mi yoksa bu başkandan mı çıktı? Bu  
        kartların satılması için kaç kuruluşa bilgi verildi? Kaç kuruluş bu 
        kartları gönüllü olarak aldı? Merak bu ya, merak ediyorum?
 
        - Tarafıma  
        gelen yeni yıl kartı ile tarafıma yollanan bildirgeyi mahalli bir 
        gazetemizde okumuştum.
 
        - Geç gelen 
        kartla beraber,"Sonuç Bildirgesi" de tarafıma gönderilmiş ve Katılanlar 
        adına Sayın Hemşehrim Vakıf adına imzalamış.
 
        - Bu 
        bildirgede öngörülen girişimler, 24 Kasım 1998'de bu güne 11 Nisan 
        1999'a kadar nasıl  bir  işlerlik kazandırıldığı hakkında kamu oyuna 
        bilgi verebilmemiz için tarafımıza bilgi lendirilmemizi ÇORUM 2000 
        Dergisi adına cevaplandırılmasını istiyorum.
 
        - 
        Bildirgenin:
 
        - 1. 
        Maddesi ile ilgili hangi girişimlerde bulunuldu?
 
        - 2. 
        Maddesinde belirtilen 170 aşkın Çorumlu Bilim Adamı'nın "Hakimiyet 
        Gazetesi 23 Kasım 1998 İşte Çorum'un Gücü" yazısında isimleri bulunan 54 
        dışında kaç hemşehrimizi daha kazandınız?
 
        - 3- Örnek 
        Üniversite hakkında nasıl bir çalışma yapıldığı?
 
        - 
        4.Maddenin 
 
        - 
        1.Bendinde belirtilen seçeneklerin hangisinin seçildiği? 
 
        - 
        2.Bendinde belirtilen Derneğiniz bu işe talip olması sizce hangi  
        sebeplerden dolayı uygun görüldüğü ve derneğinizin birleştirici 
        girişimlerinin halen  hangi seviyede olduğu, bu birleştirmeye 
        girişiminizin hangi aşamada olduğu, Derneğinizin Çorum'u tam olarak 
        (ilçe ve Köylerimiz Dernekleri dahil) ne kadar temsil ettiğini ve hangi 
        dernekleri bünyenize aldınız?  
 
        - Aynı 
        bendinin ikinci paragrafında  bulunan ikinci önerinizin hangi aşamada  
        yine. Derneğinizle ilişkilendirme istediğinizin gerekçesi?
 
        - 
        3.Bendinde Çorum veya İstanbul, Ankara,İzmir gibi  geçici  Kitaplıklar 
        niçin; Üniversitemizi kurduktan  sonra bünyesinde yer alacak olan Çorum 
        İlahiyat  Fakültesinin  1997  İstatistiklerine göre 12.100 Kitabı 
        bulunan Fakültemizde hangi sebeple toplanılması teklif edilmemektedir? 
        Yada, Meslek Yüksek okulu niçin teklifte bulunmamaktadır. Geleceğini 
        umduğunuz kitapların bir binada hapsedilerek Üniversite açılana kadar ne 
        işe yarayacağını?...
 
        - Bu 
        konuları merak bu ya merak ediyorum.
 
        - 
      Çorumlu 2000 Aylık Kültür Sanat Tarih Ve 
      Edebiyat Dergisi Sayı:7   25 Nisan 1999
 
       
         | 
      
      
      | 
       | 
      
      
              | 
               
              
              BU ÇALIŞMA TELİF ESERİDİR İZİN ALMADAN  
              KULLANMAYINIZ  corumlu2000@gmail.com   | 
            
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
                 
          
        
        
        https://gurselyayin.com            | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
          23KİTAP 
        BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
      
      
        -  
 
        - BİR YAZARIMIZA CEVAP*                     
        
 
        - Bizim 
        dergimize yazılar yazma lütufunda bulunan   arkadaşımızın yazısını 
        muhakkak okuyunuz!
 
        - Kendisi 
        oldukça yetenekli, kılı kırk yaran bir mizaca sahip ve  araştırmalarını 
        tecrübeleri ile birleştirmeyi başaran bir yazarımızdır.      Bilirim, 
        bende bir şeyler karalamaya çalışıyorum. Araştırma yapmak, yazı yazmak 
        oldukça zor ve zahmetlidir. Fakat yazılan bir yazı yayımlanınca bütün 
        yorgunluklar unutulur. Bir sevinç ve gurur kaplar insanı.
 
        - Hele bir 
        de yazısı birkaç kişi tarafından okunup yazara bir iki güzel şey 
        söylenirse tadından yenmez, yanında yatılmaz.
 
        - 7. sayıda 
        yayımladığım yazısını almaya yanına gittiğim zaman, yazısının ses 
        getireceğini söyleyerek tarafıma verdi. Evet! Yazı oldukça açık ve netti 
        ve benden bu sesi getirdi.
 
        - Yazı; hem 
        nalına, hem mıhına vuran bir tarzda yazılmıştı. Birinci taş "Çorum 
        Hakimiyet" Gazetesi ile "Çorumlu 2000" Dergisine  nazikâne umduğunu 
        yazmış. Sonrada bir anısında köşe yazarlarının birisinin nasıl köşelik 
        olduğunu ima etmiş.
 
        - Herhalde; 
        Çorum'da yayım yapan gazetelerin ve derginin, hangi şartlar altında 
        yaşamaya çalıştığını bilerek, şaka ile umduğunu yazmış. Verdiği 
        yazısının yayımlanacağını bile zannedersem ummuyordu ve  bilirsiniz 
        derler ki: "Her şakanın yüzde yetmişi essahtır" biz de bu şakayı 
        İnşallah ileri ki yıllarda “essahlatırız”.
 
        - Dergi 
        olarak birinci sayfada devamlı olarak “Bu sayıya yazı ve reklam vererek 
        katkıda bulunanlara Gürsel Yayınevi teşekkür eder.” Notum her halde 5 
        sayıdır yazarımızın gözünüze çarpmadı.
 
        - Bu 
        yazının mutlaka okunması gerektiğin ve bilhassa "Çorumlu 2000" Dergisine 
        yazı veren arkadaşlarımızca da tekrar tekrar okunmasını ve tenkitlerinin 
        neler olduğunu, neler umduklarını açıkça beyan etmelerini, benim ve 
        okuyucularımın da o tenkidi bilmem gerektiğini düşünüyorum.
 
        - Şimdi 
        gelelim yazarlarımıza telif ücreti verme işine! Abone olan 
        okuyucularımız görmüşlerdir. 1.sayıda: benim dışında 14, 2. sayıda 14, 
        3.sayıda: benim dışında 17, 4.sayıda: benim dışında 21, 5.sayıda: 
        
 
        - Benim dışında 22, 6. sayıda: benim  
        dışında  22 hemşerimiz yazı verme zahmetine girmişti.
 
        - Telif 
        ücreti olarak istenilen birkaçbin dolar fiyata biz en azamisi  olan 
        1000  doları esas alalım. Küçük bir hesapla 1000 dolardan 1. Sayıda 
        14.000 dolar, 2. Sayıda 14,000 dolar, 3.sayıda 18,000 dolar, 4.sayıda da 
        21,000 dolar, 5.sayıda 22,000 dolar, 6,sayı da 22,000  dolar 
        toplam111,000 dolar, derginin çıkmasından bu  güne ortalama dolar kurunu 
        360,000 olarak düşünürsek: 34.200.000.000 Tl. etmekte. 6 sayı toplam 
        dergi'nin tamamını sattığımızı düşünelim 3,000,000,000 Tl. ediyor. ( 
        Dergimizin toplam satışı pek çoğu maliyetine, bazıları yazar ve 
        çizerlerimize 3-5 adet,  reklam alma umuduyla her sayıdan 60 - 100 
        birazda artan ile tamamına yakını dağıtılıyor fakat acaba kaç tanesinin 
        parası alınabiliyor acaba?
 
        - Neyse...
 
        - Telif 
        ücreti olarak 33 milyar ver, gelir olarak ise 3 milyar al. Ne güzel 
        ticaret değil mi? 6 dergi basımı ise, nasıl olsa dolandırılacak birkaç 
        matbaa ile birkaç kağıt satıcısı ile birkaç renk ayrımcısı nasıl olsa 
        Türkiye'de bulunur.
 
        - Evet...
 
        - 7 . 
        sayımızda yazarımızın kurumunun reklamına her  halde   200,000 dolar 
        reklam parası verir de yaklaşık 72.000.000.000 kazanır, hem dergiyi 
        bastırır, hem telif  ücretlerini  verir hem de dergimizin önünü 
        rahatlıkla açarız.
 
        - Fakat 
        Çorumlu 2000 olarak benim daha akla yakın gelen iki teklifim var.  
        Bunlardan birisini seçmekte özgürsünüz.
 
        - Ne 
        derseniz?
 
        - Dikkate 
        alır mısınız?
 
        - 1- 
        Yazarlarımızın  ve çizerlerimizin pek çoğu bilirler. Önceleri bizim 
        gibi  mahalli basınlarda boy gösterirler, sonra da  yazıları ile 
        yükselerek büyük tirajlı dergi veya bir gazetede köşe yazarı olur  45-
 
        - 50.000 dolar alırlar ve yükselirler, 
        bizlerde gurur du yarak; ”Bak!” şu yazar var ya, zamanın behrinde fi 
        tarihinde bizim dergimiz gazetemizde yazıları çıkardı diyerek 
        kulaklarını çınlatırız.
 
        - 2- Ya da. 
        Her yazınız yayınlandıkça yayınlayan o yere birkaç on bin dolar 
        yazılarımız yayınlansın diye üste verirsiniz.
 
        - Bu 
        önerilerin hangisini seçersiniz?
 
        - 
        Hangisini,dikkate alırsınız?
 
        - 
        Saygılarımla.
 
        -    * Atilla demem samimiyetimdendir. 
        Sevgilerimle.
 
        - 
      Çorumlu 2000 Aylık Kültür Sanat Tarih Ve 
      Edebiyat Dergisi Sayı:7   25 Nisan 1999
 
       
         | 
      
      
      | 
       | 
      
      
        | 
         
          | 
      
      
               | 
            
      
              | 
               
              
              BU ÇALIŞMA TELİF ESERİDİR İZİN ALMADAN  
              KULLANMAYINIZ  corumlu2000@gmail.com   | 
            
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
                 
          
        
        
        https://gurselyayin.com            | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
          24KİTAP 
        BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          -  
 
          - 
          GÖREVİMİZE DEVAM!
 
          - 
          Çorumlu 2000 Derginiz. Yani; Çorumluyum 
          diyenlerin bu dergisi;  Büyük güçlükleri de aşarak şu anda elinize 
          geçmiş bulunmaktadır.
 
          - 
          Yazarlarımızın büyük özverilerle 
          ulaştırdıkları yazıları, elimden geldiği kadar bu güne kadar titiz 
          davranarak bilgisayarımda hazırladım.
 
          - 
          Derginin basım ve renk ayrımı 
          işlemlerini Ankara’da yaptırdım.
 
          - 
          Bir Çorumlu olarak, Çorumlu 2000’in 
          ailesi görevlerini, kendine düşen çalışmalarına devam ediyor. 
          
 
          - 
          Bizler bu dergi için emek ve 
          mesailerimizi bir araya getirerek siz okurlarımıza ufakta olsa bir 
          şeyleri ulaştırdığımızın bilinci içindeyiz.
 
          - 
          Siz; okurlar olarak da, elinizden 
          geldiği kadar derginin bu çabasına öyle veya böyle katkılarınız oldu. 
          Bu katkılarınız ÇORUMLU 2000’i bu günlere getirdi.  
 
          - 
          Dergimizi bin bir emekle sizlere sunan 
          bizler, Çorum’u tanıyor, tanıtıyor ve tanıtmaya davam edecek.
 
          - 
          Bizleri; kendilerini bilmeyenler 
          tarafından ayırmaya çalışıyorlar.  
 
          - Ben bu 
          kişileri gayet iyi biliyorum.
 
          - 
          Yazarlarımızda kendilerini gayet iyi 
          bilirler.
 
          - 
          Belki ileride bu kişileri, sizlere yeri 
          geldikçe, dilim döndükçe, bilgisayarım yazdıkça siz okuyucularımıza da 
          tanıtacağız.
 
          - 
          Bütün sıkıntılara rağmen! Yine bir sayı 
          daha çıkartarak sizlere ulaştık. Hepsi ÇORUM için.
 
          - 
          Okurlarımıza; yazarlarımın adı adına da 
          bu dergiye gösterdikleri ilgiye teşekkür ederek 8. Sayımızı da 
          görüşünüze sunuyoruz.
 
           
          Çorumlu 2000 Aylık Kültür Sanat Tarih Ve 
      Edebiyat Dergisi Sayı:8   25 Mayıs 1999
        
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
              | 
               
              
              BU ÇALIŞMA TELİF ESERİDİR İZİN ALMADAN  
              KULLANMAYINIZ  corumlu2000@gmail.com   | 
            
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
                 
          
        
        
        https://gurselyayin.com            | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
          25KİTAP 
        BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
      
      
        -  
 
        - NEVRUZ
 
        - Türk  
        Dünyası ile tarihte Türklerle komşuluk eden milletlerin birçoklarında 
        başka adlarla da anılan veya kutlanan baharın ilk günü kabul edilen 
        Nevruz, baharın ilk günü sayılan 21 Mart günü kutlanır.
 
        - 
        Geleneksel olarak kutlanılırken bazı ke simlerce ideolojik olarak 
        kutlanmaya çalışılma çabaları içerisine alınmak istenen Nevruz için bazı 
        kaynaklardan alıntıları size aktarıyorum:
 
        - Nevruzun  
        tanımları ise: Ferit Develioğlu'nun hazırladığı Osmanlıca Türkçe  
        Sözlükte: "Yeni gün güneşin koç burcuna  girdiği gün olup, Rumi Martının 
        dokuzuna rastlar. İlkbaharın başlangıç günü",
 
        - Okyanus 
        Ansiklopedik Sözlükte: " Eski bir İran takvimine göre yeni yılın ve 
        ilkbaharın başlangıç günü (22 Mart) Nevruz günü kırlara çıkılarak 
        yapılan bayramı Celaleddin Melikşah 'ın düzenlediği  takvime göre 
        yılbaşı sayılan gün. Türk musikisinin en eski  makamlarından biri.",
 
        - A.Yetkin 
        ve diğerleri Osmanlıca Türkçe Sözlükte: " Baharın ilk günü sayılan ve 
        güneşin Hamel (kuzu) burcuna girdigi 22 Marta rastlayan gün. Bu tarihte 
        gece ve gündüz müsavi olur. İranlıların yılbaşısıdır",
 
        - Meydan 
        Larousse de : Eski İran Takvimine göre yeni yılın ve  ilkbaharın 
        başlangıç günü..”
 
        - 
        Yukarıdaki ifadeleri birleştirirsek: Nevruz kısaca baharın ilk günü ve 
        gece ile gündüzün müsavi olduğu anlaşılmaktadır.
 
        - Mustafa 
        Aksoy Yeni Türkiye 97/15 447. S. ise: Nevruzun ağız farklılıkları ile; 
        Azerbaycan'da "Novruz" veya "Noruz", Başkurt Türkçesinde "Nawruz", Kazak 
        Türkçesinde "Navruz", Çuvaşistan'da  "Naraz", yine Çavuşça hazırlanan 
        bir sözlükte de aynı kelimenin  Tatarca "Nanras" (Martı ifade eder 
        anlamında) ....Diğer taraftan etimolojik anlamı "Yılbaşı" kavramı değil 
        de " Yeni gün"ü ifade etmektedir. Demektedir.       
 
        - Nevruzu; 
        bayram olarak incelersek:
 
        - A. İnan 
        Türk Dini Tarihinde: "Eski Türkler ve bilhassa Hunlardan beri ilkbahar 
        ve  güz aylarında bayramlar kutlarlardı. İlkbahar bayramına 'Örü Sara' 
        sürülerin otlamaya çıkartma ayı denilir ve 9 Mayısta yapılırdı. Güz 
        bayramı ise 'Soğansara' ak ay bayramı denilir ve 28 Ağustosta 
        kutlanırdı.
 
        - " D. 
        Zapçıoğlu Cumhuriyet Gazetesi 23 Haziran 1993 : "Almanlar da Gündönümü 
        Bayramı (Sonnen wendefer) diye bilinen, Cermenlerin Hıristiyanlık öncesi 
        kültürlerine dayanan bahardan yaza  geçişte kutlanan bayramları vardır"
 
        - 
        Kazakların meşhur halkbilimcisi Karmışeva ya göre: "Nevruz tüm Orta Asla 
        ve Doğu Milletleri tarafından kullanılan bahar bayramıdır, yeni yıl 
        demektir.
 
        - "Kırgız 
        tarihçisi Anvar Baytur "Kırgız Kültürü" adlı  gazetede: "Kırgızların 
        adetlerine göre Nevruz Bayramı Kuzu yıldızının görünmesinden bir gün 
        sonra 21 Mart günü kutlanmakta"
 
        - Fuat 
        Köprülü Hayat Mecmuası 18.sayı: "Nevruz Milli Bayram addedilerek tes'idi 
        şüphe siz eski İran ananelerindendir. Mu'ahharan İslâmiyetin İran'da 
        intişar ve tekarüründen sonra bu ananenini devamı ise, galiba 'Şiilik' 
        sayesinde olmuştur. Bugün yalnız İranlılar değil Şii mezhebindeki 
        Türkler de Nevruzu bayram addetmektedirler.”
 
        - Yeni 
        bağımsızlıklarını  kazanan Türk Cumhuriyetlerinde "Bahar Bayramı" olarak 
        kutlanmaktadır. 991 tarihinde Kırgızistan ile Türk menistan 
        Cumhuriyetlerinde  "21 Mart Nevruz Bayramı"  resmi  bayram olarak 
        kutlanmaya başlanmıştır.
 
        - Bu 
        tanımlara göre de; Nevruzu  bahar bayramı olarak kutlanması ve  tabiatın 
        uyanması ile ilgili olarak bir şenlik olarak kutlanılmakta olduğu 
        görülmektedir.
 
        - Son 
        olarak Firdevsinin Şahnamesinde (Mustafa Aksoy Yeni  Türkiye  97/15 
        461.S. ) Nevruz: ".....Güneş koç burcuna  girince, dünya bir güzellik ve 
        tazelik kazandı..... cihan padişahı, akıllı ve adaletli Huşeng saltanat 
        tacını başına koydu, büyük babasının yerine geçti.... Araplar taşı 
        kendilerine nasıl mihrap ettilerse, onlarda güzel renkli ateşe karşı 
        tapınırlardı. Taşın içindeki ateş onun sayesinde meydana çıkarak, bütün 
        yer yüzünün aydınlattı. Bundan sonra Huşeng, ateşi kıble yaptı. Kendi 
        kendine; bu tanrının nurudur. Aklın varsa buna tapınmalısın! Dedi.
        
 
        - 
        Saltanatın büyüklüğüne uygun bir taht yaptırdı. Onu bir çok mücevherle 
        süsledi...  (Huşeng'in  oğlu Cemşit ) Buyruk sahibi padişah o tahtın 
        üzerinde havanın ortasında parlayan bir güneş gibi oturdu.... Cemşid'in 
        üzerine mücevherler saçtılar ve bu  güne Nevruz adı verdiler. Yeni yılın 
        ilk günü olan Fervadin ayın birinci gününde  insanın vücudu zahmet ve 
        kinden kurtulup ileri gelenler, bu günü sevinçle kutlamak için şarap ve 
        çalgı getirttiler, çalgıcılar toplandılar.   İşte Nevruz denilen bu 
        mesut gün o zamandan, o padişahtan yadigar kalmıştır.”
 
            
            - 
            Çorumlu 2000 Aylık Kültür Sanat Tarih Ve 
      Edebiyat Dergisi Sayı:8   25 Mayıs 1999
 
           
        
      
         | 
      
      
      | 
       | 
      
      
              | 
               
              
              BU ÇALIŞMA TELİF ESERİDİR İZİN ALMADAN  
              KULLANMAYINIZ  corumlu2000@gmail.com   | 
            
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
                 
          
        
        
        https://gurselyayin.com            | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
            | 
      
      
        | 
          26KİTAP 
        BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
      
      
        -  
 
        - YIL 1998 MAYISIN 27 Sİ
 
        - Bir iş 
        yeri açıldı. Ne yapacaktı burada bu adam? Ne işe hizmet verecekti? Ne 
        idi bu Yayınevi ? Nereden çıkmıştı, ne idi bu? Bir sürü sualler soruldu 
        meraklılarınca.
 
        - Aradan 
        birkaç ay geçince bir dergi doğdu bu Yayınevinin bünyesinde. Biraz 
        farklı bir üslup ve yazar topluluğu ile Çorum okuyucusunun karşısına 
        çıktı. Bir tanıtım toplantısı ile dergi Çorum’a tanıtıldı. Birçok 
        tanıdık sima toplantıda bulundu.
 
        - İşte bu 
        gün,bu dergi 9. Sayısı ile yine okurunun karşısında. 
 
        - Ne güzel 
        tenkitler geldi bu güne gelene kadar bu dergi ve benim için.
 
        - Neler 
        söylenmek istendi de yazıya dökülemedi. Ne yazık ki; bir medeni cesaret 
        sahibi çıkıp ta yazılı olarak tenkit yönetemedi.
 
        - Dergi 
        için neler dediler, neler söylediler, neler istediler? Siyasi yazılar 
        vermek isteyen, bizi siyasi dergi yerine koyanlar çıktı. Bizlerin 
        arasına nifak sokmak istediler, olmadı. Yazarlarımı koparmak istediler, 
        olmadı. Derginin önüne takozlar konuldu kimse gark etmedi. Frenlemek 
        istediler yine de olmadı.
 
        - Ne 
        vaatler verildi bilseniz? Neler, neler yaparız dediler de iş ciddiyete 
        binince söz verenler ortalıkta görünmediler.
 
        - Ne reklam 
        vereceğiz diyerek ayaklarına, beş, on kere çağıranlar, benimle bir güzel 
        dalgalarını geçtiler. Ne kadar dergi dağıttım,ne kadarının parasını 
        aldım, acaba kaçı borcumuz ne kadar dediler? Bu cevaplar bende saklı.
 
        - Olsun 
        kırılmadım. Çünkü ben bu dergiyi birkaç kuruş para için çıkartmıyorum!
 
        - 
        Klişeleşmiş bir söz ile satırlarıma son veriyorum. “Çorumlu 2000 olarak 
        yıkılmadık ayaktayız”
 
        - 
        Saygılarımla. 
 
        - Çorumlu 2000 Aylık Kültür Sanat Tarih Ve 
      Edebiyat Dergisi Sayı:9   25 Haziran 
      1999
 
       
         | 
      
      
      | 
       | 
      
      
              | 
               
              
              BU ÇALIŞMA TELİF ESERİDİR İZİN ALMADAN  
              KULLANMAYINIZ  corumlu2000@gmail.com   | 
            
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
                 
          
        
        
        https://gurselyayin.com            | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
          27KİTAP 
        BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
      
      
        -  
 
        - ÇORUM’UN İKİ YÜZÜ
 
        - Çorum her 
        bakımdan oldukça iyi ve güzel gözükse de, pek çok eksikliklerimiz ile 
        yoksulluklarımız bulunmaktadır.
 
        - Sizlerle 
        Çorum’un iki resmini iyice incelemenizi düşmenizi istirham edeceğim.
 
        - Görüldüğü 
        gibi resmimizin bir tanesi oldukça yeşil ve ferah bir Çorum’u 
        görüntülemektedir. Ya diğer resim ise; bir betonlaşmanın neresinde 
        olduğumuzun bir resmidir.
 
        - Bizler 
        için, gençler için, çocuklar için acaba hangi resmin daha iyi ve güzel 
        bir miras kalacağının söyleyebilirsiniz? Her halde rengarenk, yemyeşil 
        görünen gözüken, Çorum’u tercih edeceğinizden adım gibi eminim.
 
        - Bu ay 
        içinde, ÇEVRE GÜNU kutladık. Çevre diyince acaba, sadece yerlerin 
        temizliği aklımıza gelmekte? Bence sadece dış görüşün temizliği ile 
        ilgileniyoruz gibi geliyor. Ne dersiniz?
 
        - İlk 
        olarak bu normal gibi gelse de, çevrenin tamamı yaşanılan ve yaşamaya 
        çalıştığımız her şey bunun içine girmesi gerekmez mi? Tabii ki bunların 
        en önemlilerinden birisi olan, yeşillik, yeşil alan kuşağının önemini 
        hatırlatmama gerek var mı? Eğer biraz düşünür ve araştırırsak bir ağacın 
        ne kadar oksijen üreterek havamızı rahatlattığını kolaylıkla 
        bulabiliriz. Bir ağacın kıymetini o zaman anlarız.
 
        - 
        Sanayileşmiş, sosyal refah açsından çok güzel fakat, bizden önce bu 
        sınavlardan geçmiş ülkeleri alıcı gözle incelememiz lazım gelir 
        kanaatindeyim.
 
        - İlimiz 
        sadece, kış kirliliği yaşamamaktadır. Yaz kirliliği ise gündüz fazla 
        gözükmemekle beraber, çevrelerin sabah ezanında bir gün Samsun yoluna, 
        bir gün de Ankara yoluna doğru ve bir gün de İskilip yoluna doğru 
        yürümelerini sağlık veririm. Bu yolların güzergâhlarını fazla uzak 
        değil, bin beş yüz metre kadar tutmaları yeterlidir. Eğer bu dediğim 
        yollarda biraz etrafa ve havaya dikkat edecek olunursa nelerden 
        bahsettiğim, neleri anlatmaya çalıştığım ortaya çıkacaktır.
 
        - Gelelim 
        yerleşim yerlerimizle beton yığınlarına. Gördüğüm kadar, (Tv. ve 
        sinemalar ile dergilerden ) Avrupa da beton yığınları içerisine gömülmüş 
        olmasına rağmen, yeşillikler içerisinde bu yığınları aralamışlar ve 
        yeşillikler içerisinde birer biblo gibi görünmesini sağlamışlar.
 
        - Bizde ise 
        tersi yapılarak, apartmanlar adeta, birbirlerini kucaklamış, 
        birbirlerinin içerisine girmiş durumdadır. İyi bir atlayıcı balkondan 
        balkona kolayca atlayabilir.
 
        - Bu güne 
        kadar yapılanlardan kurtulmamız imkansızdır. İlimizin değil ülkemizin 
        maddi gücü buna yetmez. Fakat; bundan sonra yapılacak binalar için, bir 
        kısıtlama getirilmesi imkansız değildir. Bu Çorum ve üIke hepimizin. Bir 
        yaşamlık ömür için, rantiyecilerin tuzaklarına düşmemiz, geleceğimizin 
        yok olması ile eş değer taşıyor görüşündeyim. Biraz daha az paraya önem 
        verilir, biraz daha yeşilliğe yönelirsek her şeyin yoluna gireceğini 
        görmemek için hiçbir sebep bulunmaz.
 
        - Çevremiz 
        için havanın önemi kadar, suyun da pek çok önemi bulunmaktadır. Yine 
        araştırırsak, bir insanın bir günde tükettiği su miktarını bütün kaynak 
        eserler yazmaktadır. Bu yazılanların anlaşılmayacak bir tarafları da 
        bulunmamaktadır. Su ile hayat olmayacağı gibi, kirletilen yer üstü ve 
        yer altı sularımız azalmaktadır. Bir çok kimyevi madde kullanan sanayi 
        dalımız mevcut olup bunlardan hiç bininin arıtma tesisi tam manasıyla 
        var olduğunu zannetmiyorum. Belki de hiç yok, lüzum da görülmemiş 
        düşüncesindeyim.
 
        - Diğer bir 
        kirlenme ise;ses ile yapılan kirlenmedir Hiç çocuklarınızın duymakta 
        zorluk çektiklerinin farkına vardınız mı? Hiç dikkat etmediniz değil mi? 
        Araçların, satıcıların, Tv. lerin, radyoların, bilgisayarların, ses 
        yüksekliği hiç dikkatinizi çekti mi? Toptan duyma yeteneğimizi kaybetmek 
        üzereyiz.
 
        - Bir de 
        hiç farkına varmadığımız, haberdar olmadığımız en büyük kirlenmelerden 
        birisi var ki burada bahsetmeden edemeyeceğim. Bu kirlenmeyi maalesef 
        beş duyumuzla hissedemediğimiz, fakat altıncı duyumuzla bizleri 
        etkileyen bir frekans kirlenmesinin etkisindeyiz. Bunların başında Tv. 
        Yayınları, radyo yayınları, telsiz yayınları ile bu günlerde hemen hemen 
        hepimizin kullandığımız cep telefonların yaydığı frekans yayımı ile 
        etkilenen hepimiz.
 
        - Bu 
        kirliliklerle mücadele ederken bazıları bu kirliklerden menfaatler 
        sağlıyor.
 
        - Bizler 
        bunları emanet olarak gelecek kuşaklardan aldık. Bu emanete hıyanet 
        etmeyelim. İleride bizleri anarken çevreyi kullanan atalarımız, bizlere 
        bu yeşilliği, bu suları,bu havayı bırakmışlar dedirtelim. Gaz maskeleri 
        ile dolasan, kimyevi arındırma ile kullanma suyu elde eden, ağaçları 
        sadece resimlerinden tanıyan bir kuşak olmasın İlimiz ve ülkemiz.
 
        -  
 
          
          
        - Çorumlu 2000 Aylık Kültür Sanat Tarih 
        Ve Edebiyat Dergisi Sayı:9   25 Haziran 1999
 
       
         | 
      
      
      | 
       | 
      
      
        | 
         | 
      
      
               | 
            
      
              | 
               
              
              BU ÇALIŞMA TELİF ESERİDİR İZİN ALMADAN  
              KULLANMAYINIZ  corumlu2000@gmail.com   | 
            
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
                 
          
        
        
        https://gurselyayin.com            | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
            | 
      
      
        | 
          28KİTAP 
        BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
      
      
        -  
 
        - ZAKKUM ÇİÇEKLERİ 
        Mazlum Kenan KÖSTEKÇİ
 
        - Bu 
        sayımızda iki yazarımızın rahmetli Mazlum Kenan Köstekçi’yi anlatmaları 
        ile rahmetlinin ölüm yıldönümünün 63 yılında sizlere tekrar bu 
        ızdırapların çocuğu olan hemşehrimizin kitabanı tanıtmak istiyorum.
 
        - Gerekli 
        yazılar Sayın Ümit Uzel ile Muzaffer Gündoğar’ın yazılarında anlatılmaya 
        çalışılmaktadır.
 
        - Zakkum 
        çiçekleri şiir kitabı maalesef zamanı da basılmış, fakat bu günlerde ise 
        Çorum’da sadece birkaç meraklısının elinde kalan bir yapıttır.
 
        - Şayet 
        ilgi duyarlarsa rahmetli hemşerimizin bu gün yaşamakta olan 
        akrabalarının onayları ile ZAKKUM ÇİÇEKLERİNİ bu yıl içerisinde tıpkı 
        basım olarak yeniden GÜRSEL YAYINEVİ çıkararak yayımlamak 
        düşüncesindeyim.*  Sayın hemşerilerimizin de akrabaları ile ilişki 
        kurarak benim bu dileğimi gündeme getirirlerse onlar da kendileri adına 
        bana yardımda bulunmuş olurlar.
 
        - Sizlere 
        bu şiir kitabından birkaç şiirini yayımlamakla sizlere onu anlatmak 
        istiyorum.
 
        - BAŞLIKSIZ ŞİİRİ:
 
        - Sönüp giden gençliğin içimdeki 
        yanında,
 
        - Bugün bir rüya olan maziyi 
        hatırladım...
 
        - Neşeli ve aydınlık çehreler arasında,
 
        - Ta kalbim sızlayarak dolaştım,adım 
        adım...
 
        - Runuhumdan sarholuşuğu fışkırdı 
        hayatın,
 
        - Çılgınlık içkisinin bazan gümüş 
        tasıydım;
 
        - Kavrardım yelesini şahlanan genç bir 
        atın,
 
        - Bir neş‘e zincirinin ben de bir 
        halkasıydım...
 
        - En acı hakikati yaşarken bile bile,
 
        - Dumanlı gözlerimden perdeler 
        sıyrılıyor;
 
        - Dostlarım;ruhunuzdan boşlan neş’e 
        ile,
 
        - Hafızamda ansızın bir vazo kırılıyor.
 
        - En küçük ümitlere bağlanıp 
        gözlüyorum,
 
        - Ömrümde tomurcukken yanıp salan 
        günleri.
 
        - Bir sila hasretiyle tutuşup 
        özlüyorum;
 
        - Tekrar nasıl yaşarız;rüya olan 
        günleri ?..
 
        - Bayazit; 26/3 /936
 
        -  
 
        - BİR BAHAR GÜNÜ BEN DE
 
        - Baharın tazeliği süslerken yamaçları,
 
        - Bir şifa ümidini ruhuma sunacağım.
 
        - şafağın pembeliği öperken ağaçları,
 
        - Bu fışkıran bahardan teselli 
        umacağım.
 
        - En ışıklı günlerde artık bitmiş 
        olarak,
 
        - Asabi ellerimle saçlarımı yolarak,
 
        - Bir öksüz çiğdem gibi boynu 
        büküksolarak,
 
        - Gözlerimi bir bahar gününde 
        yumacağım.
 
        - Haydarpaşa; 12/3/936
 
        -  
 
        - DUMANDAN MISRALAR
 
        - Tatlı sıcak bir duman yayılıyor 
        içime, 
 
        - Gözlerim yaşayışı başka türlü 
        görüyor, 
 
        - Bu dumanlı düşünceme ince ağlar 
        örüyor.. 
 
        - Bu dumanı, hayatımı soktu başka 
        biçime.
 
        - Dağınık saçlarımı, öpüp kucaklıyor,
 
        - O kadar kanındaki sıcaklığı 
        taşıyor...
 
        - Ben de kalbine kadar girip 
        sokulabilsem
 
        - Bir duman kadar olsun içine 
        dolabilsem.
 
        - Ne çıkar savursaydın beni de hatka 
        hatka;
 
        - Belki ancak o zaman dudağımdan öper 
        de,
 
        - Ve sonra gözlerinde toplanır perde 
        perde,
 
        - Sır (Silüet) çizerdim ruhunda dalga 
        dalga.
 
        - Haydarpaşa; 29/2 /936
 
        -  
 
        - * Benim dergimde  ZAKKUM ÇİÇEKLERİNİ yeni 
        basımını yaptırma teklifim için bana hiç bir bilgi ve müracaat olmadı. 
        Daha sonra yazıda ismi geçen ve dergimin yazarı ZAKKUM ÇİÇEKLERİNİ yeni 
        basımını yaptırdığını. bana da bu kitabı vermeyi düşünmediğini buradan 
        beyan ederim.  
 
        - Çorumlu 2000 Aylık Kültür Sanat Tarih Ve 
      Edebiyat Dergisi Sayı:9   25 Haziran 
      1999
 
       
         | 
      
      
      | 
       | 
      
      
              | 
               
              
              BU ÇALIŞMA TELİF ESERİDİR İZİN ALMADAN  
              KULLANMAYINIZ  corumlu2000@gmail.com   | 
            
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
                 
          
        
        
        https://gurselyayin.com            | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
          29KİTAP 
        BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        
        
          -  
 
          - BİR 
          YIL ARKADA KALIRKEN BU DA GEÇER DİYE, DİYE!
 
          - 
          Bu ay; yani Temmuz 1998 tarihinde, 
          Çorumlu 2000’in “ilk sayısını” Çorum’da bazılarımız merak bazılarımız 
          da heyecan içinde basıldığı matbaadan gelmesini bekliyorduk.
 
          - 
          Bu sefer de; bu ayda, içimizde bazı 
          eziklikler bulunmaktadır. Biz bir ay sonra, bir önceki ayda Çorum’da 
          olacak KÜLTÜREL etkinlikleri ÖLÜMSÜZLEŞTİRMEK gibi bir amaç için 
          gerçek bir heves içindeydik. Fakat!
 
          - 
          Bu istekliliğimiz ilk sayımızda davet 
          edildiğimiz “Osmancık Zeytin Deresi” Şenliklerini tanıtmakla 
          gerçekleşti. İkinci ayımızda ise Dergimizin tanıtım toplantısını 
          ebedileştirdik. Üçüncü sayımızda davet edilmememize rağmen, 
          yazarlarımızdan Ağabeyim Metin Kalyoncu “Panayırdan Festivale 6. 
          İskilip Kültür ve Tanıtım Şölenini (Şölenle ilgili gelen 8 resmin 
          Sponsor bulamadığımızdan siyah beyaz bir fotoğrafı ile) tarihin 
          arşivindeki bölümüne tozlu rafındaki yerine gönderdik. Dördüncü sayıda 
          ise davet edildiğimiz “Alaca Höyük Kültür Şenliklerini”n tanıtımını 
          Ağabeyim Dr. Ali Emiroğlu’ndan istedim ve böylece dergimize de bu güne 
          kadar yazılı fikirleriyle katılan bir yazar kazanmış olduk.
 
          - 
          Yine bu sayıda Ağabeyim Oğuz 
          Leblebicioğlu’nun girişimleri ile; dergimizin bu günlere gelmesine 
          katkısı olan ve bu dergi yaşadıkça da minnettarlığımın azalmayacağı 
          “AYGAZ”ın sponsorluk sayılabilecek reklam katkılarını almış olduk ve 
          aynı sayıda Cumhuriyetin “75. Yılı” Logosu ile beraber Çorum Bakkallar 
          ve Bayiler Odası Başkanı Osman Nuri Soyacak ile görüşmemizde Odaya 
          Dergi maliyeti karşılığı Oda adına ilave vermek ve Odaya kayıtlı 
          Bakkal ve Bayilere ücretsiz dağıtılmak üzere görüşüldü. (Üç sayı süren 
          bu anlaşma Odanın tamam demesi üzerine ertelendi)
 
          - 
          Altıncı sayısında Sayın Valimizin 
          Valilik ve Kaymakamlıklarda bulunan Dokümantasyon Merkezlerine 
          Dergimizi abone etti.  
 
          - 
          Yine aynı sayıda sayımızda Gürsel 
          Yayınevi olarak açtığımız 1.Çorum Liseler Arası Kompozisyon 
          yarışmasını sonuçlandırdık.
 
          - 
          Ödüllere katkıda bulunan Çorum 
          Saatçiliğe, Sayın yazarımız Türkiye Gazetesi Çorum Temsilcisi Ahmet 
          Aşık'a, yazarımız Ahmet  Serin hocama, yazarımız ve Diyanet Vakfı 
          Yayınevi Müdürü Ali Osman Geylan'a (burada çok geç olsa da bir  özür  
          dilemek  zorundayım  Sayın Ali Osman' dan dergimizde ödül  alanlar 
           ve  ödüllere katkıda bulunanların içinde büyük bir hata ile kendisi 
          ve kurumu için bilgi vermemiş olmanın ezikliğini  bu güne kadar 
          içimde  hissettim. Bu bir gerçektir.) Çalışmalarını indirimli olarak 
          Yayınevimize veren Muzaffer Gündoğar'a ve o dönemin Milli Eğitim 
          Müdürü Metin Topkaraoğlu'na teşekkür ederim.
 
          - 
          Yedinci sayıyı maalesef yayımlanması 
          Türkiye'yi etkileyen ekonomik kriz yüzünden ben de etkilendim. Dergimi 
          bir sayı geciktirmek zorunda kaldım. 7-8 sayı numarasını aynı dergide 
          vermeyi düşündüysem de (dergimize abone olup parasını veren 
          okuyucularımıza durumu izahta zorluk çekerim gerekçesiyle)  uygulamaya 
          koyamadım. Kompozisyon etkinliğini de yedinci sayımızda yayımladık.
 
          - 
          Aynı sıkıntıyı da sekizinci sayıda 
          yaşadım ve 20 gün geç kalmasına sebep oldu.
 
          - 
          Çorum festivali bünyesinde Gürsel 
          Yayınevinin de ufak bir katkısı olmasını istedim. Kültür Müdürü Sayın 
          M. İdil'e Çocuk Tiyatrosu etkinliğinin olup olmadığını sorduğumda:  
          Bir çocuk oyunu olduğunu söyledi. Bende bir çocuk tiyatrosu önerisinde 
          bulununca yüzüme hayretle baktı. Müdür Bey, festival komitesi ile 
          gerekli girişimlerde bulunursanız bende Samsun AYGAZ Çocuk 
          Tiyatrosu'nu isterim dedim. O gün Samsun'u aradım ve olumlu cevap 
          aldım ve ertesi gün tekrar Sayın İdil'in yanına gittim. Çocuk 
          Tiyatrosu istekte bulunmanız takdirde ÜCRETSİZ olarak gelmeyi kabul 
          ettiğini söyledim ve Samsun'un telefonunu verdim.
 
          - 
          Yanımda verdiğim telefondan Samsun’u 
          aradı, konuştular; yatacak ve yiyeceğini karşı lamayı ve hatta karşı 
          taraftan istenmediği halde Samsun'dan grubun otobüs ve dekorların 
          getirilmesi için söz verdi ise de Samsun ağırlanma ve konaklama bizim 
          için yeter dedi.
 
          - 
          Ben; Dergi için çalışmalar yaptığımdan 
          konu ile ilgilenemedim. Festivale iki hafta kala Belediyeden bir 
          arkadaş ile ayaküstü konuşurken AYGAZ Samsun Çocuk Tiyatrosunun davet 
          edilip edilmediğini sorduğumda, yer yokluğundan Sayın Başkanımız gerek 
          yok demiş olduğunu öğrendim. Ertesi gün Kültür Müdürü Sayın İdil'i 
          telefonla aradım, Ankara'da olduğunu söylediler. Birkaç gün sonra 
          makamında görüştüm ve AYGAZ Samsun Çocuk Tiyatrosu'nun davet 
          edilmediğini söylediğim zaman. "Hayır! öyle bir şey yok. Tiyatro 
          gelecek, gerekirse ben Özel İdare karalı ile gelenleri ağırlarım“ 
          diyerek bizi teselli ederek yolladı. Festival günü geldi geçti.  Tabi 
          ki AYGAZ Çocuk tiyatrosu gelmedi. Çorum çocukları, bir tiyatro 
          oyunundan mahrum oldular.
 
          - 
          Çizerimiz Sayın Uğur Pamuk'un Karikatür 
          sergisinin açılışında Kültür Müdürü Sayın İdil'le görüştüm. Tiyatronun 
          gelmediğini sebebini sordum. Bana: Hayır AYGAZ Çocuk Tiyatrosu geldi 
          ve oyununu sergiledi dedi.
 
          - 
          8 Temmuz günü Samsun AYGAZ'a 
          gittiğimde, Tiyatro için teşekkür ettiğim zaman şaşırdılar. ÇORUM'DAN 
          TİYATRO İÇİN ÖN GÖRÜŞME YAPILDIĞINI FAKAT YAZILI TALEPTE 
          BULUNULMADIĞINI SÖYLEDİLER. Samsun'dan dönünce Kültür Müdürlüğüne 
          gittim, Sayın İdil izine ayrılmıştı. Belediye ye giderek festival 
          çalışmalarında bulunan arkadaşa sordum, talepte bulunulmadığını 
          öğrendim.
 
          - 
          Acaba; Sayın İdil nasıl yanıldı veyahut 
          yanıltıldı? 
 
          - 
          Niçin Başkanımız BEDAVA Çocuk 
          Tiyatrosunun gelmesini istemediler?  
 
          - 
          Bu güne kadar böyle bir sponsorluk 
          acaba Çorum’a yapılmış mıydı?  Bu olay için:
 
          - 
          Ben; ÇORUMLULAR ADINA AYGAZ' DAN DERGİM 
          ARACILIĞIYLA ÖZÜR DİLİYORUM .  
 
          - 
          Hem de binlerce defa. Benim bir 
          telefonumla Çocuk Tiyatrosunu hiçbir karşılık beklemeden göndeririz 
          diyenden, hem de AYGAZ ailesinden ilimiz adına binlerce kere tekrar 
          tekrar özür diliyorum.
 
          - 
          Dokuzuncu sayımızda zamanında gelmesine 
          rağmen, maalesef iki sayımız gecikti. Birinci yıl dönümümüzü elinizde 
          bulunan bu sayının yayımlanmasında kutlamak istedimse de, yazarlarımın 
          bir çoğunun tatile gitmeleri sebebi ile İnşallah 12. Sayımızın 
          yayımlanması ile kutlarız.
 
          - 
          Bir yılımız, işte kısaca böyle geçti. 
          BİR YIL ARKADA KALIRKEN; BU DA GEÇER DİYE DİYE (!)
 
          - 
          Dergimizin yaşaması için yazı vererek 
          katkıda bulunanlara, reklamları ile dergimizi destekleyen 
          hemşerilerimize, dergimiz çıktığı an hemen yer vererek Çorumlulara 
          bildiren Çorum HAKİMİYET Gazetesine ve dergimizi okuyanlara teşekkür 
          ederim.
 
           
          Çorumlu 2000 Aylık Kültür Sanat Tarih Ve 
      Edebiyat Dergisi Sayı:10   25- Temmuz 
      1999
        
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
               | 
            
      
              | 
               
              
              BU ÇALIŞMA TELİF ESERİDİR İZİN ALMADAN  
              KULLANMAYINIZ  corumlu2000@gmail.com   | 
            
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
                 
          
        
        
        https://gurselyayin.com            | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
          30KİTAP 
        BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          - YAZARIMIZIN YENİ YAZISINA 
          CEVAP  
 
          - Yazım 
          hataları ve hesaplama sonuçlarının analizi Evet.  İşte bir yazı ile 
          sizlerle buluşma imkanı bulabildik ve ilk defa DERGİMİZ hakkında sözlü 
          değil de yazılı bir tenkit alabilmenin mutluluğunu buldum.
 
          - Birçok 
          kişiden birçok tenkit almıştım. Bu tenkitlerin yayımlanması mümkün 
          değildi. Gerekçesi ise; sözle yapılmış olmasından dolayıdır. Tenkidi 
          yapanın ileride bunu ben söylemedim demesi alışılmış inkarlardan 
          olmasından dolayı, yazıya dökmek; büyük bir gemiyi bir kişinin 
          akıntıya karşı kürek çekmesinden farkı yoktur. (Sakin suda en büyük 
          bir gemiyi bile bir kürekle biraz da olsa ilerletmek mümkündür. Geçen 
          yıl bir sporcumuz; Kıbrıs'ta yüzerek büyükçe bir gemiyi çekmişti. 
          Bizde bir şeyleri çekiyoruz.)
 
          - 7. 
          paragrafta  kıymetli yazarımız: "Sayın Gürsel, 
 
          - 6. 
          paragrafta 'nazikane umduğunu derken,... Yazarımıza  lütfen bahsi 
          geçen sayımızda yayımlanan yazısını dikkatlice okuması nazikane 
          öneririm. Nazikane dememin gerekçesi ise sorduğunuz soruya yine 
          nazikane bir cevap vermişiz.
 
          - Yine; 
          7. paragrafta kıymetli yazarımız: benim yazımdan:  
 
          - "... 7.paragrafta 'Şaka ile 
          umduğun' tabirini kullanmaktadır.....
 
          - Yazarımız yazısında bulunan "Basın 
          Konseyi'nin tatlı..."  Diye  bahsettiğiniz zat-ı muhtereme her halde 
          geçen zaman dilimi içinde iletmişsinizdir. İşte burada nazikane bir 
          istek şakaya kaçmaktadır ki; Çorum'da "Şakanın murtunu kaçırma" diye 
          bir söz bulunmaktadır. Yazınızda siz nazikane isteğinizi şakayla 
          karışık olarak birazda şikayette bulanacağınızdan bahsederek biraz 
          "murt"unu kaçırmışsınız. Aynı  paragrafta ise: "...'nazikane 
          latifedir.'  Bu latifedeki ..."  Demişsiniz. Benim bu sözlerden 
          anladığım ise; nezaket,şaka ve latifeden anlamadığım gibi geldi ne 
          dersiniz?
 
          - 8. 
          paragrafta ise bahsettiğiniz manen olduğu kadarda (hem kendi 
          kesenizden verdiğiniz 1  ve 5. sayıların parası ve kurumunuzun 
          reklamı) madden de desteklediniz. Yazılarınızdan sonra da dergi 
          ücretini ödemek istedinizse de ben kabul etmedim. Elimden geldiği 
          kadar yazarlarıma dergi vermeye çalışıyorum. İlk sayılarda yazıları 
          çıkan arkadaşlara 10'lara varan dergi veriyordum. Neden kesildi 
          derseniz, benden önce Çorumlu hemşehrilerimize derginin benim 
          götürmemden  önce ulaşması ve " Bize bu dergi geldi" demelerindendir. 
          
 
          - Keşke  
          benim  çalışmalarım için gösterdiğiniz ilgi ikimiz arasında kalsaydı. 
          Pir Sultan Abdal'ın müridine dediği gibi;
 
          -  "...dostun attığı gül  yaralar 
          beni." 
 
          - 
          Zannedersem; size gelen derginin tamamını okuyor olmalısınız  
          yada,sadece size hitaben yazılanlarımı okuyorsunuz bilemeyeceğim? Yine 
          de tamamını okuduğunuzu zan ederek, bir yazımda ilk okul mezunu 
          olduğumdan bahsetmiştim. "asgari ile azamiyi" ayırt  edemememi normal 
          karşılamanız gerekirdi.
 
          - Olmayan 
          bir  hesapta aramış olduğunuz birkaç bin doların ne önemi olacaktır?
          
 
          - 
          Bilirsiniz; Silifke'nin "...aslı yok yaylasında birkaç bin koyunum var 
          benim..." Diyen ve devam eden  oyun havasını...   
 
          - Gerçek 
          olmayan bir hesaptaki yanlışlıklarda ha birkaç bin dolar fazla, ha 
          birkaç bin dolar da eksik olur. Bu  hesapta  birkaç  bin doların 
          hesabını sormanız, " mesleğinizin icabından olsa" gerek. Yine de bu 
          dikkatiniz "Dikkate"değer. Biz ise para ve pul ile ilgilenmemizin 
          sebebi, şu çıkartmaya çalıştığımız derginin yaşaması için 500.000 
          liraları dergiyi alırken pişkin pişkin teşekkür ederek (borcunu 
          soranlar müstesna) nasıl dergi verdiklerimizden istesek de, yeni 
          sayılar için birazcık olsun dergimizin belini doğrultarak daha 
          iyilerinin hesabı içindeyim. LAFIMI OLUR BİRKAÇ BİN DOLARIN. Birde  
          hesabın vahametinden bahsediyorsunuz. 
 
          - Ben 
          zaten  esas hesapta dergilerin parası  ile sizin  vahamet dediğiniz 
          meblağın tamamından fazlasının üzerine soğuk su içtiğimi biliyor 
          usunuz?
 
          - Evet; 
          Hesap makinem maalesef MEKKE PAZARINDAN   ALDIĞIM 8 haneli 9 riyallik 
          bir makinedir. (kaç liralık olduğunu kolaylıkla hesap edebilirsiniz) 
          Fırsatını bulursam önerinizi yerine getireceğim.  (Acaba sizde 
          fazladan 18 haneli bir masa üstü hesap  makinesi var mı?)
 
          - 18. 
          paragrafta müsaadenizle ben şaka yapmamıştım. Sizin  bu  yazınızın 
          17.paragrafında ikrar ettiğiniz gibi "......reklam parası  verilmesini 
          talep ediyor....."   diyorsunuz.  
 
          - Hesabın 
          doğruluğunu onaylayarak "Burada  takdire şayan bir  husus var ki o da 
          şu: Sayın Gürsel'in yazısındaki matematik sel hesaplar..."
 
          - Evet. 
          Hatalı  olarak yapılan hesap hayali olduğu için yanlışlıkların olması 
          tabidir, talep edilen  para hesabının da  müsaadenizle gerçek bir 
          hesap olması gerekli değil midir? Lütfen benim bahsettiğiniz paragrafı 
          dergiden yeniden okuyunuz ya da  ikrar ettiğinizi değiştirip deforme  
          etmeyiniz. Belki dergiyi kaybetmiş olabilirsiniz diyerek aynen 
          alıyorum: 
 
          - " 7. 
          sayımızda yazarımızın kurumunun reklamına her halde 200.000 dolar 
          reklam parası verirde yaklaşık 72.000.000.000 kazanır, hem dergiyi 
          bastırır, hem de telif ücretlerini verir hem de dergimizin önünü 
          rahatlıkla açarız" demekteyim.
 
          - Bu 
          satırlarda bir umut,veya şaka değil gerçekçilik var değil mi? Fakat bu 
          zannın gerçekleşmesi için sizin bahsi geçen 7.sayıdaki yazınızda 
          istediğiniz, köşe dönülecek bir telif isteği ile aynı doğrultuda 
          olmasından dolayı da, aynı köşe dönme doğrultusunda benimde küçücük 
          bir isteğim her halde zorunuza gitmesin diye "benim köşe dönmek için" 
          iki öneri sunmuşsam bunda ne gibi yanlışlık görüyorsunuz?  Bu teklifi 
          muhteşem olarak sunmanızda ayrıca bir muhteşem fikir. Sonra "Bu akla 
          yakın gelen teklifimde" ne gibi sakıncalar olabileceğini nasıl 
          bilebiliyorsunuz? 
 
          - Her 
          halde sizin bu konuda oldukça deneyimleriniz yada gözlemleriniz var. 
          "...ruh sağlığını bozulacağı..." demekle benim ruh sağlığımın 
          bozulacağının teşhisini yapabilmeniz beni oldukça şaşırttı.
 
          - Bunu 
          anlamanın bir yolu var. Denemek için bir sakınca görmüyorum. Sonra 
          niçin son sayımızdaki örneği veriyorsunuz. 
 
          - 7. 
          Sayıdan  sonra   köprülerin altından çok sular geçti. Benim 
          teklifimden sonraki sekiz, dokuzuncu sayılardaki ile şu andaki dolar 
          bazının ortalamasını niçin almadınız. Maddi açıdan bana yazık değil mi 
          lütfen 8. Sayının 8. Sayfasına ve  9. Sayının 11. Sayfasında 
          yayınladığım aylık döviz bültenimiz ile yazıyı verdiğiniz günkü dolar 
          kuru arasında bir ortalama bulmanız gerekliydi. Değil mi? 
 
          - Köşe 
          yazarlarının, yazarların  öyle veya böyle "kulaklarının 
          çınlatıldığını" bilmemeniz beni oldukça şaşırttı. Yazı yayılıyorsa  ve 
          bu yazıda okunabiliyorsa,muhakkak kulaklarınızın çınlaması  gerekli, 
          yanınızdakine hangi kulağım çınlıyor? Diyerek sorarsanız size sağ 
          kulağınız veya sol kulağınız diyerek cevap verir. Soruyu sorduğunuz 
          kişi; "çınlayan kulağınızı" bilirse, sizin  iyiliğinize,bilemezse 
          kötülüğünüze KONUŞULUYOR  diye yorarsınız. Bu kulak çınlaması  ise 
          "kulak sağlığınıza zarar vermez" diye düşünüyorum. Büyük tirajlı 
          gazetelerde yazı yazmak istememeniz sizi alakadar eden bir karar saygı 
          duyarım.
 
          - FAKAT.
 
          - 
          Dergimde bulunan  dizgi hataları için söyledikleriniz doğrudur, buna 
          katılıyorum da, sizin son yazınızda bulunan hatalardan dolayı kendimi 
          temize çıkartmak için değil yazınızdaki hataları numaraladım  bu 
          numaralamam için beni af edin. Sizin yayımladığım yazınız 4 sayfa 
          olarak bana verdinizse de dergimizde kaç sayfaya düştüğünü 
          görüyorsunuz. 
 
          - Birde 
          bütün dergiye gelen yazıların tamamı için acaba siz kaç hata 
          yapardınız?  
 
          - Bu 
          soruyu acaba kendinize sordunuz mu?
 
          - Birde  
          benim  yazımdan almış olduğunuz yerlerde  benim  yazımda kendi 
          şakalarınıza göre (!) İşareti  koymuşsunuz. Bu işaret acaba her zaman 
          ve her yerde kullanılır mı?
 
          - 
          Kullanırsanız şayet "alıntıların içinde kullanılması yerine o   
          kısımları yeniden tekrarlamanız zor geliyorsa bilgisayarınızda kopyala 
          komutu ile tekrar yazdırma imkanınız var.   
 
          - Sonra 
          "O akla!"  önce sizin öneriniz için verilen bir cevaptı.
 
          - 24. 
          paragrafta, konu ile ilgisi olmadığını belirtmişsiniz.  
 
          - Bence 
          bu konu ile gayet uyum içinde bir hikaye. (bence fıkra)
 
          - Bu 
          fıkradaki araştırmacı, sizin yukarıdaki hesap kontrollerinizle tıpkı 
          bana   benzemektedir.
 
          - Bende 
          bir fıkra anlatayım. Konumuzla alakası yok demeye dilim varmıyor:
          
 
          - Adamın 
          biri, komşusu olan bağcıyı dövmeyi kafasına koyar. (herhangi bir  
          sebepten) Kendi bağı varken komşusunun  bağına girer,gürültü  yaparak 
          bağdan salkım kopartarak yer. Gürültüyü duyan komşu bağ sahibi hışımla 
          üzüm yiyenin üzerine yürüyünce komşu bağ sahibini bir güzel döverler. 
          Bundan güzel bir deyim yapmıştır atalarımız. "Maksat üzüm yemek 
          değil,bağcıyı dövmek!” 
 
          - Size de 
           anlattığım bir anımı burada tekrarlamak istiyorum:
 
          - 
          Yıllardan 1956. Babam İskenderun'da görevli. Benim doğum  tarihim ise 
          1947. Kaç yaşımda olduğumu siz hesaplayıverin. O tarihlerde; 
          İskenderun-Dörtyol arasında çok güzel bir sahil şeridi, yollar sahil 
          arasında da muhteşem zeytinlik vardı. Ailece oraya gider, babamla 
          denize girerdik. (Bu sahil şeridi şimdi İskenderun Demir Çelik 
          Fabrikasının bulun duğu yerdir) O sahilde bir de bizim Çorum 
          Kalesinden yüksek surlu  bir kale vardı. Bir gün yine o sahile 
          gitmiştik. 
 
          - Babam 
          bana dönerek:
 
          - -Oğlum! 
          Şu kaleye dön ve kötü bir sözü karşıya bağır dedi. Döndüm;
 
          - -Eşek 
          oğlu eşek diye bağırdım. Bir saniye sonra kaleden bana aynı söz geri 
          yan kılandı. Babam:
 
          - -Oğlum 
          Şimdide güzel bir sözü karşıya bağır dedi. Bende.
 
          - 
          -Nasılsınız? Diye bağırdım ve aynı soru yankılandı. Babam:
 
          - -Bak 
          oğlum! Duyduğun gibi. Şayet kötü  söz söylersen kötü söz, iyi söz 
          söylersen iyi söz duyarsın. Demişti.
 
          - Babamın 
          bu öğüdünü bu güne kadar unutmadım ve unutmamaya çalışıyorum. Bütün bu 
          yazdıklarımdan sonrada çok üzüldüğümü  beyan ederim  ve  Yunus Emrenin:
 
          - "Gönül 
          çalab'ın tahtı çalab* gönüle bahtı
 
          - İki 
          cihan behbahtı kim gönül yıkar ise”
 
          - Bu 
          duruma mecburen düştüğüm için, Rabb’imden  af dilemekten başka çarem 
          kalmadı.
 
          - 
          Saygılarımla.
 
          -  
 
          - ( * Çalab= Rab,Allah,Tanrı  
          ...İman  sahibinin bir  an  bile hatırından çıkarmadığı Allah sevgisi, 
          onun  gönlünü taht edinmiş  demektir. Böyle  kutsal bir  sevginin 
          bulunduğu yeri; yani insan gönlünü yıkmaya, kırmaya teşebbüs edenler 
          hem dünyada, hem de ahrette behbat olmaya müstahak kişilerdir.) 
          
 
          -  
 
          - 
      Çorumlu 2000 Aylık Kültür Sanat Tarih Ve 
      Edebiyat Dergisi Sayı:10   25- Temmuz 
      1999
 
         
         | 
      
      
               | 
            
      
              | 
               
              
              BU ÇALIŞMA TELİF ESERİDİR İZİN ALMADAN  
              KULLANMAYINIZ  corumlu2000@gmail.com   | 
            
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
                 
          
        
        
        https://gurselyayin.com            | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
          31KİTAP 
        BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          -  
 
          - BİR SERGİNİN ARDINDAN
 
          - Sevgili 
          UĞUR’larım!
 
          - Evet; 
          geçen günler içinde,dergimize “ÇİZGİLERİ”YLE çeşni katan, sevgili Uğur 
          Pamuk, yine mütevazı bir çizgi ve zarif eşinin desteği ile Çorum 
          İlimizde çok zor ve azim isteyen bir işi görev bilerek, özveriyle 
          çalışan; Uğur ve Meltem Çınar’a teşekkürler ederim.
 
          - Uğur 
          Pamuk; her an, her zaman ve her şekilde çalışmalarını  sergileme 
          imkanını bulur ve bulacağını biliyorum.
 
          - Bu 
          çalışmalarını sergilerken de SPONSOR’A ihtiyaç duymayacağını 
          biliyorum.
 
          - Sevgili 
          Çınar ailesini de, yaptıkları öz veriden, sevecenlikten dolayı da bura 
          dan kutlamak istiyorum.
 
          - Sponsor 
          demek; KENDİ REKLAMINI ufak bir meblağ karşılığı, birçok paralar 
          vermeden BEDAVACA kendi reklamını yaptıran kişi veya kurum olarak 
          görüyorum. Burada bana göre Çınar ailesi sponsorluk yapmak için değil; 
          sponsorluğun ne  demek olduğunu sayın ÇORUMLU sanayici ve iş 
          adamlarına anlatmak istemeleridir.
 
          - Ne 
          yazık ki; Çorum’da bu etkinliğin kıymet ve katkısını bilebilen kaç 
          kişi vardır acaba?
 
          - İşte 
          size örnek olmak isteyen bu gençleri kutlarım ve seze verilen mesajı 
          aldığınızı umarım.
 
          - 
          Biliyorum ki; bu güzel katkılar, sanatçıyı,basını yaşattığı kadar, siz 
          sanayici ve iş adamlarını da maddi açıdan olduğu kadar manevi açıdan 
          da tatmin edeceğine akıl erdiriniz.
 
          - Sevgili 
          Uğur Pamuk’a daha nice güzel sergiler ve eserler meydana getirmesini 
          Rabb’imden diliyorum.
 
          - 
      Çorumlu 2000 Aylık Kültür Sanat Tarih Ve 
      Edebiyat Dergisi Sayı:10   25- Temmuz 
      1999
 
         
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
               | 
            
      
              | 
               
              
              BU ÇALIŞMA TELİF ESERİDİR İZİN ALMADAN  
              KULLANMAYINIZ  corumlu2000@gmail.com   | 
            
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
                 
          
        
        
        https://gurselyayin.com            | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
            | 
      
      
        | 
          32KİTAP 
        BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          - 
            
 
          - 
          SONDAN BİRE DOĞRU  
 
          - ( 
          Lütfen dikkatli okuyunuz )
 
          - 
          Bir yıl hayhuylar ve umutlarla geldi 
          geçti. Geçen sayımızda sizlere kısacık bir çalışmanın oldukça uzun 
          bilançosunu vermeye çalışmıştım.
 
          - 
          Bir yıl boyu; PEK ÇOKLARINA (bu bende 
          mahfuzdur) 500.000Tl. oldukça pahalı gelen dergimiz, ilk 6 Aylık ile; 
          ikinci dilim altı aylık 12. sayıya kadar abone olan hemşerilerimizin 
          bu erimemi biraz yavaşlatmasına rağmen, son asgari ücretin de artması 
          ile,baskı ücretlerine yansımasından dolayı ÇORUMLU 2000 Dergimizin 
          fiyatında elde olmayan sebeplerden dolayı fiyat artırımında 
          bulunmadım.
 
          - 
          Bazı hemşerilerimiz, halen fiyat 
          artırımına gitmememin sebeplerini sordular.
 
          - 
          Birinci sayıdan bu sayıya kadar, abone 
          sayımızda belirgin bir artma olmamış, reklamlar ise umduğumun altında 
          kalmıştır. Bazı reklamlar için, zararına bazı reklamlar için de 
          tanışmaya neden olduğu için dergimizde yayınladık. Bazı reklamların 
          ise, dergimize oldukça katkısı oldu.
 
          - 
          Bu reklamların tamamının, tarafıma 
          kaldığını söyleyen hemşerilerimizde çıktı. Bu fiyata nasıl bu 
          reklamları mal ettiğimizi soranlar da oldu. Dergimiz 11. Sayıya kadar 
          reklam tarifesinde de hiçbir artırıma gitmeyerek, inatla derginin 
          çıkması için çabalamam, özveride bulunmam ve dergi için kullandığım 
          bilgisayar, tarayıcı ve yazıcımın finansmanını geri alamamam da işin 
          cabasıdır. Bildiğiniz gibi  "alet çalışır, el öğünür "demiş 
          atalarımız. Edevatımız baba zoruyla iş görmekte, 9. Sayımızın 
          çıkışlarını almak için, matbaa, Çorumda bir reklam ajansı ile bir 
          reklam tabela işi ile uğraşan hemşerimizin lütufları ile yapıldı. 
          Onlara buradan teşekkür etmeyi borç biliyorum.
 
          - 
          Bu sayı için ise;1998 Nisanında aldığım 
          emektar bilgisayarımızı (kullananlar bilir, bir yıl sonra bilgisayar 
          performansını oldukça kaybeder) borç harç biraz yenilemeye 
          ayaklandırmaya çalıştım, yazıcımız da keza öyle. Yenisi için araştırma 
          yapınca 4000 $ gibi bir fiyat karşıma çıktı.
 
          - 
          Dergimi candan desteklediğini bu sayıma 
          kadar maddi ve manevi olarak gösteren Sayın Mustafa Duduoğlu; Sanayi 
          kesiminin tek destekçisidir.
 
          - 
          Aldığımız reklamların pek çoğu Çorum' 
          un tanınmış firmaları olmasına rağmen, dergiye katkı payları kendi 
          sayfaları kadar olmadı. (üç reklam müstesna) Pek çoğundan konuşulan 
          miktarları dahi alamadım. Bir kısmından ise maalesef hiç! Yaptığım iş 
          karşılığını dahi alamadım. Hele; bazı firmalarımız ise, kendi 
          taraflarının bayraklarını sallamamı düşündüler. Biz de bu düşüncelerin 
          esiri olmadık. Bu yüzden o (bizce malum) firmalardan reklam alamadık. 
          Birkaç kez istedik, sonra reklam istemekten de vazgeçtik. Taraflı 
          olmadık. ÇORUMLU olduk. Dergimiz bu güne kadar Sayın hocam Oğuz 
          Leblebicioğlu'nun abone araması ve reklam bulması ile ayakta 
          kalabildi. 
 
          - 
          Yine yazarlarımızdan Sayın Hocam Recep 
          Camcı’nın ferdi gayretleri, Osman Ünsal Bey’in bir Çorum dışındaki bir 
          akrabasını bir yıl abone etmesi ve Ümit Uzel Beyin çalıştığı bir 
          firmayı cebinden 6 aylık abone yapması. Sayın Adnan İlhan Beyin 
          meslektaşlarını dergiye almaları için yaptığı mücadele ve Erman 
          Yıldırım'ın ilk sayıda dolaşarak ona yakın dergi satmasından başka, 
          hiçbir yazarımın bir tek abone getirememesi; dergiye abone bulmasından 
          vazgeçtik, (benim verdiğim dergi haricinde) bazı yazarlarımızın 
          yazılarından dolayı onu geçen adetlerde dergi talepleri ÇORUMLU 2000'i 
          geriletti!
 
          - TİCARİ 
          DÜŞÜNMEMEMİN SIKINTISINI ŞİMDİ YAŞIYORUM. Bu sıkıntılarımın cabası ve 
          ekonomik genel krizin olması da çorbanın tuzu biberi oldu.
 
          - 
          Bu dergi için iane toplamıyorum! 11 
          sayı ÇORUMLU 2000'i BEN omuzladım.
 
          - 
          Artık birazda Çorumlular ÇORUMLULU 
          olurlarsa bu karık başa varacak.  Bu sayı Sondan 1 olmasın.
 
          - 
          Saygılarımla!
 
           
          Çorumlu 2000 Aylık Kültür Sanat Tarih Ve 
      Edebiyat Dergisi Sayı:11   25 Ekim1999
        
         | 
      
      
      | 
       | 
      
      
        | 
         | 
      
      
              | 
               
              
              BU ÇALIŞMA TELİF ESERİDİR İZİN ALMADAN  
              KULLANMAYINIZ  corumlu2000@gmail.com   | 
            
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
                 
          
        
        
        https://gurselyayin.com            | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
          33KİTAP 
        BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
      
      
        -  
 
        - GÜNEŞ TUTULMASINI BİZDE SEYRETTİK
 
        - Beklenen 
        gün geldi. Gerçi Çorum’da belediye hoporlöründen yayımlanan birkaç 
        anonstan başka nedir, ne değildir Çorumlulara  pek anlatılmadı. Neden 
        önemli olduğuna ise hiç değinilmedi.
 
        - Güneş 
        Tutulması geçtiğimiz Ağustos ayının 11’inde  saat  13.01 de başladı.
 
        - Merak  
        edenler  benim gibi belki dolaşmışlardır Çorum’un bazı yerlerini. Acaba 
        ne gibi bir meraklı ve ilgili bu tabiatın ender mucizesini izlemeye 
        çıktı diye. 12.45’te festival alanına baktım in, cin yoktu. Her halde 
        stadyumda toplananlar vardır diye düşündüm, orası da bom boş, sigorta 
        hastanesi civarına geçtim, ellerinde cam bulunan birkaç çocuktan başka 
        kimse yoktu. İş yerime gelince terasa çıktım, bütün esnaf oradaydı. 
        Merak ve dikkatte izlediler tutulmayı baştan sona.
 
        - Bende, 
        onlarla beraber tutulmayı izledim, Çoban Yıldızını gündüz gözüyle 
        gördüm. Komşularımla gündüzün kısa gecesine şahit oldum
 
        -  
 
        -  
 
        - 
          
  
        - 
          Çorumlu 2000 Aylık Kültür Sanat Tarih Ve 
      Edebiyat Dergisi Sayı:11   25 Ekim1999
 
       
         | 
      
      
      | 
       | 
      
      
              | 
               
              
              BU ÇALIŞMA TELİF ESERİDİR İZİN ALMADAN  
              KULLANMAYINIZ  corumlu2000@gmail.com   | 
            
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
                 
          
        
        
        https://gurselyayin.com            | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
          34KİTAP 
        BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
      
      
        -  
 
        - BİZDEN SİZE
 
        - Bu 
        sayımızı; yazılarımızı, karikatürlerimizi ve resimlerimizi veren 
        yazarlarımıza, yani kendimize ayırdık. Bizlerin  bir çoğunu, siz  
        okuyucularımız gayet iyi tanımaktasınız. Çünkü  biz birbirimizi 
        biliyoruz.
 
        - Eski  
        mesleğimde; bu  sayımızda yapan hiç bir periyodiğe rastlamadım. İlk 
        olarak Çorumlu 2000 dergisinde olduğunu zan ediyorum. Yazarlarımıza 
        standart bir soru dizini verdim, bu soru düzeni  içerisinde, aynı 
        dizinler içerisinde sualleri cevapladılar. (Birkaç yazarımız müstesna) 
        Bu dizini aşağıya alıyorum:
 
        - 1-Kısaca hayat hikayenizi anlatır 
        mısınız (Doğum tarihi,Hangi okulları bitirdiniz)?
 
        - 2-İlkokul sıralarında hangi meslek 
        dalına atılmayı hayal ederdiniz. Bu hayalinizi ne kadar 
        gerçekleştirebildiniz?
 
        - 3-Seçtiğiniz meslekten başka bir işte 
        çalıştınız mı, son çalıştığınız meslek dalında başınızdan geçen önemli 
        bir olayı kısaca anlatır mısınız?
 
        - 4-Öğretmenliğin/mesleğinizin size 
        sağladığı avantajları yeni yetişen gençliğe önerir misiniz?
 
        - 5-Yazı yazmaya sizi kim teşvik etti 
        ve ilk yazını nerede yayımlandı?
 
        - 6-Şu anda yazı yazmanızdan dolayı 
        herhangi bir ödül aldınız mı?
 
        - 7-İdealiniz muhakkak vardır. Bu 
        idealinizi bize anlatır mısınız ve bu idealinizi gerçekleştirdiğinize 
        inanıyor musunuz?
 
        - 8-Herhangi yayımlanmış bir çalışmanız 
        kitap halinde basıldı mı?
 
        - 9-Hangi dallarda yazı yazıyorsunuz, 
        hangi süreli yayınlarda yazılarınız yayımlanıyor?
 
        - 10-Bu soruların dışında başka eklemek 
        istediğiniz bilgiler varsa lütfen söyleyiniz? 
 
        - 
        Saygılarımla.
 
        -  
 
        - 
      Çorumlu 2000 Aylık Kültür Sanat Tarih Ve 
      Edebiyat Dergisi Sayı:12   25 Aralık 
      1999
 
       
         | 
      
      
      | 
       | 
      
      
              | 
               
              
              BU ÇALIŞMA TELİF ESERİDİR İZİN ALMADAN  
              KULLANMAYINIZ  corumlu2000@gmail.com   | 
            
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
                 
          
        
        
        https://gurselyayin.com            | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
          35KİTAP 
        BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
      
      
        -  
 
        - NELER  OLUYOR HAYATTA 
 
        - Birinci 
        sayı, ikinci sayı derken işte yine bir yeni sayı daha  meydana getirdik 
        ve okuyucularımızın karşısına çıktık. Mübarek  günler geldi geçti. İşte 
        yeni bir gün, yeni bir heyecan günü, Kurban Bayramı geliyor. Tüm İslam 
        aleminin Ülkemizin, Milletimizin ve ÇORUMLULARIN  kurban  bayramını 
        candan kutlarım. Birlik ve beraberliğimizin bozulmaması için Rabbimden 
        niyaz ederim.
 
        - 
        Yazarlarımızla bir toplantı yapalım dedik. Birbirlerini biraz daha iyi 
        tanısınlar. Biraz daha kaynaşsınlar diye düşünmüştüm. Düşündüm de ne 
        oldu? Çok iyi oldu. Yazarlarım duyarsız kalır zannettim, fakat; 
        ummadığım katılım oldu, hemen  hemen yarı yarıya. Osmancık’tan kalkarak 
        gelen yazarlarımız teşrif ettiler. Tanış oldular, konuştuk, konuştular. 
        Toplantımızın gündemi yoktu. Her  konu konuşuldu.  Bu  dergi elinize 
        geçtiğinde iki ayı geçmiş bir zaman dilimini geride kalacak .Toplantıda; 
        DERGİ  İÇİN BİR YARDIM  İSTEDİM. Neydi  bu  isteğim ?  Gayet tabii bir 
        istek. HER YAZARIM BU DERGİNİN YÜRÜMESİNİ İSTERSE  2  veya daha fazla 
        abone bulsundu dileğim. Arkadaşlarım da bu toplantılar her ay olsun 
        istediler. İstediler amma... amma sı var. 
 
        - Tenkit 
        yapılması ve  dozu:  Toplantıda dedim ki: Arkadaşlar, ben hatalarımı 
        biliyorum beni tenkit edin  fakat; hatasını bilen kişiyi neden tenkit 
        ediyorsunuz?
 
        - Bence bu 
        tenkit değil eziyet bence.  BUNDAN SONRA  YAZILARININ DAHA GÜZEL; 
        KENDİLERİNİ  YAZDIKLARI GİBİ ÇIKMASINI İSTEYEN ARKADAŞLAR YAZILARINI  
        Microsoft Word, Corel DRAW 8,  Microsoft Excel gibi  programlarda  
        yazarak ya da yazdırarak disketle dergimize ulaştırsınlar.
 
        - 
        Yazarlarımızdan Raşit YÜCEL Beyefendi  yaptığı TV programa konuk olarak 
        beni davet etti. Bende davete icabet ederim fakat yazar arkadaşlarımın 
        da katılmak isteyenleri konuk eder misiniz diye sordum, olumlu cevap  
        alınca; İkinci bir toplantı yapılması  gereğini   duydum.  Epeyce  
        yazarım katıldı. Raşit Beyin davetine kendilerinin de katılmasını 
        istediysem de mazeretleri nedeniyle katılamadılar. Bu  programa beni 
        konuk ettiği için Raşit Beye teşekkür ederken, Hilal 1  TV  Kanal  19 
        çalışanlarına da teşekkür etmeyi bir borç bilirim.
 
        - - ÇORUM 
        küçücük, hem de pek küçük şirin bir şehir. Bu yıl  yağan kar Çorum'un 
        başına neler getirdi,neler? Bir çok Çorumlu buzdan dolayı kaydı, birçoğu 
        bir yerlerini incitti. Bir çoğu ise  hastanelerde kırıklarını 
        çıkıklarını sardırdı. Ana cadde bile epey  zaman buz mücadelesine mahzar 
        olmadı. Bir sürü yoktan bahaneler ileri sürüldü. İşte Çorum bunun için 
        küçücük kaldı.
 
        - Dergimiz 
        yazarlarından Sayın Yaşar SOLAK Beyefendinin ikinci şiir kitabı yayına 
        hazırlandı. İş bittikten sonra bizimde tesadüfen haberimiz 
        oldu.Yayınevimin ISBN numarasını vermeyi teklif ettim, kabul etti. 
        Kitabı basacak arkadaşa da söyledik ki; 1. Forma ile kapak  baskısını 
        sona bırakın, ISBN nosu gelince baskıya geçersiniz. Kültür Bakanlığına 
        Müracaat  ettik, telefonla  ISBN nosunu aldık, Yaşar Beye  telefonla 
        bilgi verdik. Birkaç gün sonra matbaadan birisi aradı. Kitabın 1. 
        Forması basıldıydı, ISBN yi sadece kapağa bassak ne dersiniz diyince, iç 
        kısmında da ISBN nin olması gerektiğini, sadece kapakta ISBN bulunursa 
        ISBN’nin geçersiz olacağını, ISBN numarasının da Gürsel Yayınevine ait 
        olduğunu, kitap içinde ISBN olmazsa sadece dış kapakta bulunması halinde 
        Yayın evimin  sorumlu olacağını söyleyerek sadece dış  kapağa  ISBN  
        numarasını basmamasını söyledim. Bakalım ne olacak? İnşallah iyi ve 
        yararlı olur. Yaşar Beyi tebrik ederim.
 
        - 
        Yayınevimiz; basıma hazır olan Ayşe ÇOBAN  Hanımefendinin ve Ümit UZEL 
        Beyefendinin de  kitaplarının  ISBN  numaralarını almış  bulunmaktadır. 
        Diğer yazar arkadaşlarında kitaplarını bastırırken yukarıdaki 
        yanlışlıkları yapmamaya özen göstermeleri gerekir, bu konuya böylece 
        açıklık getirmiş oldum.
 
        -  
 
          - 
          Çorumlu 2000 Aylık Kültür Sanat Tarih Ve 
      Edebiyat Dergisi Sayı:13   25 Ocak 2000
 
       
         | 
      
      
      | 
       | 
      
      
              | 
               
              
              BU ÇALIŞMA TELİF ESERİDİR İZİN ALMADAN  
              KULLANMAYINIZ  corumlu2000@gmail.com   | 
            
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
                 
          
        
        
        https://gurselyayin.com            | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
          36KİTAP 
        BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          -  
 
          - ÇORUMLU 2000 İÇİN NELER DEDİLER? 
          
 
          - 
          Derlediğim tanıtım ve yazılar aşağıda aslının aynı olarak alıyorum.
 
          - 
          Okurlarımızın da;  bizi tanıtanları, bizi tanıyanları, tanımaları ve 
          bilmeleri için bu derlemeyi yayımlamayı bir borç bildim.
 
          - 6 
          Ağustos 1998  Çorum Hakimiyet Gazetesi: Çorum Kültür  hayatına bir 
          dergi daha katılıyor. Çorumlu 2000 Kültür, Tarih, Sanat ve  Edebiyat 
          Dergisi. Çorumlu 2000 Kültür, Tarih, Sanat ve  Edebiyat Dergisi yayın 
          hayatına giriyor.
 
          - Gürsel 
          Yayınevi adına Mahmut Selim Gürsel yaptığı açıklamada  Derginin 
          tanıtımı amacıyla 7 Ağustos 1998 günü saat 18.30'da tanıtım toplantısı 
          yapılacağını bildirdi. Toplantı Osmancık Caddesi Ölçek İş Merkezi 
          27/34 adresinde gerçekleşecektir.
 
          - 8 
          Ağustos 1998  Çorum  Hakimiyet Gazetesi: Çorumluyla 2000'lere yolculuk 
          başlığı ile : Çorumlu  2000  Kültür,Tarih, Sanat ve Edebiyat Dergisi, 
          dün yapılan toplantı ile basın, kültür çevresine tanıtıldı...
 
          - 10 
          Ağustos 1998  Merhaba Gazetesi: Çorumlu 2000 Kültür, Tarih, Sanat ve  
          Edebiyat Dergisi geçtiğimiz Cuma günü saat  18.30'da  Osmancık Caddesi 
          Ölçek İş Merkezi 27/34 adresinde yapılan bir tanıtım toplantısıyla 
          teşhir edildi. Gürsel Yayınevi adına Mahmut  Selim  Gürsel'in 
          tanıtımını yaptığı dergide çok sayıda tanınmış Çorumlu kültür adamları 
          yazarlar yer alıyor...
 
          - 10 
          Ağustos 1998 Çorum Hakimiyet Gazete’sinde bir şiiri  yayımlanan Sayın 
          Cuma Türkmen Bey: Çorumlu 2000 Dergisini çıkaran Selim Gürsel Bey'e ve 
          çıkan derginin yayın hayatının başarılı geçmesini diler, emeği 
          geçenlere teşekkür ederim.
 
          - Çorum 
          Haber Gazetesi: Daha önce "Çorum'da Yatan Meşhur Yatırlar" ve,"Çorum 
          1997" kitaplarını yayımlamış olan emekli kütüphaneci Mahmut  Selim  
          Gürsel, "Çorumlu 2000" isimli derginin  ilk sayısını çıkardı. Kuşe 
          kağıda basılan 28 sayfalık dergiye,1938-1946 tarihlerinde 61 sayı 
          çıkan "Çorumlu" dergisinden esinlenerek "Çorumlu 2000" adının 
          verildiği bildirildi...
 
          - Kıyı 
          Dergisi: Eylül 1998 150. Sayısında Çorumlu 2000 Dergisinin kapağını 
          yayımladı.
 
          - 1 
          Aralık 1998 Çorum Hakimiyet Gazetesi: Çorumlu 4. Sayısını çıkardı...
 
          - 5 Ocak 
          1999  Çorum Hakimiyet Gazetesi: Çorumlu 2000 yoluna devam ediyor...
 
          - 23  
          Şubat  1999  Çorum   Hakimiyet Gazetesi:Çorumlu 2000 6. Sayısını 
          çıkardı...
 
          - 6 Nisan 
          1999 Çorum Hakimiyet Gazetesi: Çorumlu 2000'in 7. Sayısı çıktı... 
          
 
          - 25 
          Mayıs 1999 Çorum Hakimiyet Gazetesi: Çorumlu 2000'in 8. Sayısı 
          çıktı...
 
          - 6 
          Aralık 1999 Çorum  Hakimiyet Gazetesi: Çorumlu 2000 Dergisi yazar 
          kadrosu toplandı. Başlıklı yasızında:  Çorumlu  2000 Dergisi yazar ve 
          çizer kadrosu önceki gün Ölçek İşhanındaki dergi merkezinde toplandı.
 
          - 
          Çorumlu  2000 Dergisinin sahibi Mahmut Selim Gürsel'in  öncülüğünde 
          toplanan dergi yazarları, bu güne kadar yapılan çalışmalar, bundan 
          sonra yapılacaklar hakkında istişare yaptılar.  Çorumlu  2000 Dergisi 
          Sahibi Mahmut Selim Gürsel, derginin yazar kadrosu ile görüş 
          alışverişinde bulunmak için toplandıklarını söyledi. 
 
          - 6 
          Aralık1999 Çorum Haber Gazetesi: “Çorumlu 2000 Dergisi” yayın ekibi 
          bir araya geldi başlıklı yazısında: Çorumlu 2000 Dergisinde yazıları 
          yayınlanan edebiyat ve Çorum sevdalıları önceki gün bir araya gelerek, 
          gelecek üzerine konuştu.
 
          - Ölçek 
          İş Merkezinde Derginin Genel Yayın Yönetmeni Mahmut Selim Gürsel’in 
          bürosunda toplanan yazarlar, özellikle abone artırımı ve gelir 
          getirici faaliyetler üzerine görüş alış verişinde bulundular.
 
          - Çorumlu 
          2000 Dergisinin mutlaka yaşatılması gerektiğinin  vurgulandığı 
          toplantıda, yayına girecek konuların seçimi hakkında da görüşler 
          ortaya döküldü.
 
          - TSO 
          eski Başkanı  Ümit Uzel, Sanatçı Hasan Tuluk, Karikatürist Uğur Pamuk, 
          çocuk öyküleri yazarı Muzaffer Gündoğar, İsmail Pamuk gibi tanınmış 
          isimlerin katıldığı toplantının verimli geçmesi için çaba gösterilmesi 
          konusunda görüş birliğine varıldı.
 
          - 6 
          Aralık 1999 Merhaba Gazetesi: Cumartesi günü Ölçek İş Hanı’nda saat 
          14.00’te toplanan Çorumlu 2000 Dergisi kadrosu birinci kuruluş 
          yıldönümünü kutladı.
 
          - Kültür, 
          Tarih, Sanat ve Edebiyat ağırlıklı olarak aylık yayın yapan derginin 
          önümüzdeki döneminde nasıl bir yayın çizgisi takip edeceğinin 
          konuşulduğu toplantıya yazarlardan, derginin sahibi Mahmut Selim 
          Gürsel, Ümit Uzel, İsmail Pamuk, Adnan İlhan, Uğur Pamuk, Erman 
          Yıldırım, Osman Ünsal katıldı.
 
          - 
          Toplantı konusunda bilgi veren M. Selim Gürsel, ”Şimdiye kadar ayda 
          bir kez olsun toplanmayı hep düşündük. Ama bu güne kadar bunu 
          başaramadık. Bundan sonra her ay toplanmaya ve dergiyi konuşmaya karar 
          verdik,bunu sürdüreceğiz” diye konuştu.
 
          - M. 
          Selim Gürsel, toplantının amacı hak kında da, ”Önümüzdeki  yayın 
          hayatında, dergiyi ne yapalım, nasıl çıkaralım sorularına cevap 
          arayacağız. Aramızda bulunan büyüklerin önerilerini alacağız”  
          Şeklinde açıklamada bulundu.
 
          - 6 Ocak 
          2000 Merhaba Gazetesi: Çorumlu 2000 yazarlarını tanıttı....
 
          - 7 Ocak 
          2000  Çorum  Hakimiyet Gazetesi: Çorumlu 2000 12 dedi....
 
          - 12 
          Ağustos 1998 Tarihli Dost Haber Gazetesinde bulunan köşesinde yazan; 
                   
 
          
             - 
      
 
            Çorumlu 2000 Aylık Kültür Sanat Tarih Ve 
      Edebiyat Dergisi Sayı:14   25 Şubat 2000 
          
         
         | 
      
      
               | 
            
      
              | 
               
              
              BU ÇALIŞMA TELİF ESERİDİR İZİN ALMADAN  
              KULLANMAYINIZ  corumlu2000@gmail.com   | 
            
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
                 
          
        
        
        https://gurselyayin.com            | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
          37KİTAP 
        BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          -  
 
          - “ÇORUMLU 2000 
          DERGİSİ” Sayın Ümit UZEL  
 
          - Mahmut 
          Selim GÜRSEL; önceden tanıdığım bir arkadaşım.  Kendisinin Çorum'la 
          ilgili araştırma özelliğinde kitapları var.
 
          - Son 
          kitabını yayınlamadan önce kendisine yardımcı olmaya çalışmıştım. 
          Özellikle reklâm  konusunda. Ama; her zaman söylediğim bir söz 
          ekleyerek "Çorum iş alemi maalesef reklâmı fazla sevmez" demiştim.    
          
 
          - 
          Nitekim; bu sözümün  doğruluğunu  Sn. Gürsel de anladı. Aynı sıkıntıyı 
          yeni çıkarttığı "ÇORUMLU 2000"  Dergisinde de yaşadı ve  de yaşayacak.
 
          - 
          Çorum'un  kültür hayatında büyük bir boşluğu dolduracağına inandığım, 
          belli bir görüşün ve düşüncenin esiri olmayan dergi için Çorumlular 
          olarak, hepimizin yardımcı  olmakmecburiyetimiz var.
 
          - Aksi 
          halde, daha önceleri yaşadığımız örneklerde gördüğümüz gibi, birkaç 
          sayı sonra kapanır gider. Bu nedenle iş aleminin ve Çorum halkının hem 
          reklâm, hem abone desteği gerekmekte.
 
          - Hatta 
          bu desteğe, eli kalem tutan arkadaşlarımızın yazıları ile katılmaları, 
          hem okur sayısını artıracak, hem de kaliteyi yükseltecektir.
 
          - Mahmut 
          Selim GÜRSEL "SUNUŞ" yazısının son bölümünde "BEKLENTİLERİM" diyerek 
          şunları yazıyor:
 
          - 
          "Çıkartmaya çalıştığım derginin abone sayısını artırmak, şimdilik 
          kapakla beraber 32 sayfa olan dergiyi 48 sayfaya çıkartmak, dergi arka 
          kapak ve içi ile dergi ön kapak arkası ve dergi içine 4-6 sayfayı 
          geçmemek şartıyla reklâm alarak derginin devamını sağlamaktır.
 
          - Türkiye 
          ile yurtdışında bulunan bütün Çorumluları dergi ile  haşır neşir 
          etmek, kaynak sağlayabilirsem dergiyi parasız olarak da ğıtımını 
          yapmayı amaçlıyorum. Şimdilik derginin kaynağı  olarak, abone 
          ağırlıklı çalışmalar yapmaktayım. İleride reklâm gelirini çoğaltma 
          imkânı bulursam, siyasi ağırlıklı ve güncel ikinci bir dergi 
          çıkartmayı düşünüyorum"
 
          - 
          Kimsenin, hele  Sn. GÜRSEL'in hevesini hiç kırmak istemiyorum. Fakat  
          arkadaşımın yoğun çabasına bizler yeterince destek olmazsak, bu  dergi 
          de  birkaç sayı sonra tarihin tozlu raflarındaki yerini alacak.
 
          - Kendi 
          ifadesine göre yaptığı iş "DONKİŞOT"luk.
 
          - 
          Gelişelim, kültürümüz artsın, çağa ayak uyduralım  diyorsak, yardımcı 
          olmak görevimizi gereği gibi yerine getirmeliyiz.
 
          - 
          
          İlgilenenler için adres ve telefon Mahmut Selim GÜRSEL Osmancık Cad. 
          Ölçek İş Merkezi 
 
          
             - 
      Çorumlu 2000 Aylık Kültür Sanat Tarih Ve 
      Edebiyat Dergisi Sayı:14   25 Şubat 2000
 
          
         
        
          | 
      
      
               | 
            
      
              | 
               
              
              BU ÇALIŞMA TELİF ESERİDİR İZİN ALMADAN  
              KULLANMAYINIZ  corumlu2000@gmail.com   | 
            
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
                 
          
        
        
        https://gurselyayin.com            | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
          38KİTAP 
        BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
      
        
          -  
 
          - "ÇORUMLU 2000"DERGİSİ ÜZERİNE
 
          - Sayın Halil GÜLEZ Dost  Haber  
          Gazetesi 27 Temmuz 1999 Salı günü "DEĞİRMEN" adlı köşesinde yazan:
          
 
          - Uzunca 
          bir süredir yazma fırsatı bulamadım. Sahipliğini Mahmut Selim 
          GÜRSEL'in yaptığı "ÇORUMLU 2000" Dergisi onca hengame arasında 7. 
          Sayısını da yayınladı.
 
          - Bizzat 
          içinde yaşadığım için biliyorum Çorum'da bir yayın organının yayın 
          hayatını sağlıklı bir şekilde sürdürmesi hiçte kolay olmuyor. Hele de  
          Kültür, Tarih, Sanat ve Edebiyat dalında yayın  çıkarması çok emek 
          isteyen bir iş olmasının yayında, getirisi de az olan, hatta hiç 
          olmayan bir uğraş dalı.
 
          - Bu tür 
          yayını çıkarmak sadece çıkarmanın özverisi ve işi  sevmesine bağlıdır. 
          Bu çerçevede de ğerlendirdiğimizde Sayın Gürsel'in "ÇORUMLU 2000" 
          Dergisini çıkarması hiçte küçümsenmeyecek bir olay.
 
          - Sakın 
          bu  yazıyı yağcılık olsun diye yazdığım sanılmasın. Çünkü Sayın 
          Gürsel'le hiç tanışıklığım da yok.
 
          - Çorum; 
          Kültürel yapısının gelişmişliğine rağmen, ne yazık ki  kültürel 
          gelişmişliği sosyal yaşamına istenilen ölçüde yansımıyor. Durum böyle 
          olunca da başta sanat olmak üzere bir çok sosyal aktifte de karşımıza 
          ilgisizlik ve boş  vermişlik çıkıyor. (İlgisizlik ve boş vermişliğin 
          kime yararı dokunuyorsa)              
 
          - Her 
          insanın toplumda belli bir yeri vardır. Toplumda saygınlık  kazanan  
          insanların her ne kadar saygınlıklarını para ve diğer yargılarla 
          kazandığı sanılsa da, asıl saygınlığın; kültürel ve sanatsal  ve  
          sosyal  aktiftelerinde yattığı gerçeği unutulmamalı.
 
          - 
          Günümüzde de kültürün ölçüsü her ne kadar iyi bir televizyon 
          izleyicisi olarak algılansa da, kültürlülüğün yolunun araştırmadan ve 
          okumadan geçtiği göz ardı edilemez.   
 
          - 2000'li 
          yıllara adım atmaya hazırlandığımız şu son  günlerde  bizlere gerekli 
          olan vıcık vıcık siyaset değil kültürümüzdür.
 
          - Zaten 
          siyaseti vıcık vıcık yapan siyasilere katlandığımız  
          kültürsüzlüğümüzün bir ürünü değil mi?
 
          - Dünü  
          bilmeden  bu  güne yön verme-miz olanaksız. Dünü öğrenmenin ve bu 
          günle özdeşleşmenin yolu da kültürden geçer.                 
          
 
          - Kültür 
          de;bağnazca  takılıp  kalınacak bir şey değildir. Kültür  geçmişin  
          yanlışları ve doğrularıyla bu günün yanlış ve doğrularını iç içe 
          geçiren bir bilim dalıdır.
 
          - 
          Yukarıda izah etmeye çalıştığım gerekçeleri göz önüne aldığımızda 
          Sayın Gürsel'in  "ÇORUMLU 2000"  Dergisi Çorum'da çok önemli bir 
          boşluğu doldurduğunu söylememiz olası.
 
          - Günlük 
          yayınlanan gazetelerin hay-huylar içinde sürüp gittiğini göz önünde 
          bulun durduğumuzda  Sayın Gürsel'in "ÇORUMLU 2000" Dergisinin önemi 
          daha iyi kavranmalı.        
 
          - Dergide 
          ele alınan konuların bir çoğu Çorumluların büyük çoğunluğu tarafından 
          bilinen şeylerden değil. Bilinmeyeni Öğrenmenin yolu da  bilene ve 
          aracılık edene destek vermekten geçer.
 
          - Sayın 
          Gürsel'in de belirttiği gibi, her eline kalem alanın da  bildiğini 
          parayla satmaya çalışması kabul  edilir bir davranış değildir.
 
          - Bininci 
          sayısından itibaren dikkatle izlemeye çalıştığım "ÇORUMLU 2000" 
          Dergisi her yeni sayısında daha da iyiye gidiyor.
 
          - Sayın  
          Gürsel'i  ayrıca Çorum'da bu yönde bir yayına karşı had safhaya varmış 
          ilgisizliğe rağmen inatla çıkartmayı sürdürdüğü için de kutluyorum.
 
          - Yeter 
          ki  Çorumlular Dergiye sahip çıksın ve desteklesin.
 
          - 
      Çorumlu 2000 Aylık Kültür Sanat Tarih Ve 
      Edebiyat Dergisi Sayı:14   25 Şubat 2000
 
         
         | 
      
      
      | 
         | 
      
      
        | 
         
          | 
      
      
               | 
            
      
              | 
               
              
              BU ÇALIŞMA TELİF ESERİDİR İZİN ALMADAN  
              KULLANMAYINIZ  corumlu2000@gmail.com   | 
            
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
                 
          
        
        
        https://gurselyayin.com            | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
          39KİTAP 
        BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
      
        
          -  
 
          - Sayın Hacı CELEBCİ 
 
          - Merhaba  Gazetesi  23 Kasım 1999  
          tarih ile köşesinde yazan ;
 
          - Kucak  
          dolusu  "Merhaba" gazetesini alıp; işyerini ve  tek tek evleri dolaşıp 
          "alın size" ücretsiz olarak bu gazeteyi bırakıyorum denilse; sanıyorum 
          hiç kimse geri çevirmez; alır, bir kenara koyar gazeteyi. 
 
          - Yerel 
          bir gazete okumanın gerekliliğine inanmamış bir kimse için gazetenin 
          (elinin altında) bulunup bulunmaması fark etmez.
 
          - Yerel 
          anlamda, neler olup bittiğini, ilimizin  sorunlarını, sorunlara 
          sunulan çözümleri öğrenmek, dışımızdaki yaşamı merak etmek duyarlı 
          olmayı gerektirir. Her şeyin bir bedeli var yaşadığımız ortamda. Elbet 
          bir yerel gazete okuyor olmanın da bedeli var. Bin bir emekle ortaya 
          çıkarılan gazetenin ömrü günlüktür. Gazete fiyatlarını fazla bulan 
          insanlarımızın sayısı azımsanamaz. Haklıdırlar da. Gazete fiyatının 
          rakamını nelerle kıyasladığımıza bağlıdır, fazla ya da az olması.
 
          - Gazete 
          çıkartmak bir gönül işi, bir hobi olduğu gibi; tamamen ticari amaçlı 
          olması da söz konusu olabilir. Her iki durumda da önem li olan şudur. 
          Özlemle, gazetesini bekleyen okuyucuya; temiz  baskılı,"ödenen paraya" 
          değecek içerikte bir gazete ulaştırabilmektir. Mükemmel denilebilecek 
          kaliteyi tutturmak ne yazık ki; parasal olanakların yerinde olması 
          gerekmektedir. Dar olanaklarla, ama en güzelini vermeye çalışanları 
          da  tebrik etmek, onları cesaretlendirmek gerekir diye düşünüyorum.
 
          - 
          Herkesin dağlar gibi sorun ve sıkıntı ile didiştiği bir ortamda; yerel 
          gazete çıkaranların sorunları da o oranda katmerlidir. Abone 
          sıkıntısı,mevcut abonelerden, para ödemeyenler, reklam ücretini  
          vermekte imtina edenler, kağıt temini, çalışanların sorunları vb. 
          hangisini saymalı..?
 
          - 
          Kazanamamaktan, yoksulluktan vb. Yakınır dururuz. Herkes bilir ki, pek 
          çok alanda gereksiz sayılabilecek birçok paralar harcayabilmekteyiz. 
          Fuzuliye giden paralar üst üste  konulduğunda; tahmin ediyorum ki, o 
          paranın onda biri kadar bir rakamı gözden çıkar mış olsak, en az bir 
          yerel günlük gazeteyi elimize alıp okuma şansımız olur.
 
          - GELELİM 
          2000 
 
          - 
          'Değerli  okurlar! Şimdilik, yerel günlük gazetelerimiz yayın yaşamına 
          devam ede bilmekteler. Umutlar o ki, sıkıntılar bir gün aşılabilir 
          ...?
 
          - Ama 
          Çorum'da öyle bir pırlanta yayın ürün var ki, S.O.S işareti veriyor. 
          "ÇORUMLU 2000"  Bu dergi inanarak söylüyorum ki, Çorum'da bir boşluk 
          doldurmaktadır. Aylık çıkan bu dergi "Kültür, Tarih, Sanat ve 
          Edebiyat" alanında yine Çorum'a özgü değerli yazıları, değerli 
          yazarlarının kalemlerinden sunulmaktadır. Derginin sahibi  "değerli  
          insan" Mahmut Selim Gürsel "bir  idealin peşinden" eline bir  yufka 
          ekmek dürümü alıp koşarak geldi bu günlere. 
 
          - Emekli 
          bir Çorumlu. Yeri geldikçe, emekli maşını bile hasretti idealinin 
          yoluna. Ancak  "Çorumlu  2000"  Dergisinin 11. Sayısında  M. S. 
          Gürsel  bakın ne diyor? "Ticari düşünmemenin sıkıntısını şimdi 
          yaşıyorum!". Bu dergi için iane toplamıyorum! 11 sayı Çorumlu 2000'i 
          BEN omuzladım. Artık  biraz da Çorumlular Çorumlu olurlarsa  bu  karık 
          başa varacak. Bu  sayı sondan bir olmasın.
 
          - Büyük  
          bir sitem ve kırgınlık var. Derginin ederi 500 bin Tl. Ayda bir, güzel 
          bir dergiyi, hem de  Çorum  kokan, Çorum'u anlatan, her şeyi ile 
          Çorumlu olan "Çorumlu 2000" Dergisini gelin öldürmeyelim. Yaşatalım O' 
          nu. İlgisizlerin ilgisini çekmek, ilgilileri de daha çok destek olmaya 
          çağırıyorum.
 
          - 
          Derginin yazarı, Osman ÜNSAL Beyefendinin yine 11. Sayıda yer alan 
          yazısından şu  paragrafı  iletmek istiyorum siz değerli "Merhaba" 
          okurlarına:
 
          - 
          "Çorumlu  2000 Dergisini almak, okumak, okutmak, eşimize, dostumuza 
          tavsiye ve hediye etmek, reklam vererek destek olmak. İşte yapmamız 
          gereken küçücük şeyler bu kadar basit"  Osman  Hocaya aynen 
          katılıyorum.
 
          - Evine 
          ekmek parası götürmekte zorlanan insanlarımıza dergi al, gazete al 
          şeklinde ki tavsiyeler haksızlıktır. Her gün ama zevkine; milyonların 
          harcanmasında beis görmeyenler; duyarlı Çorumlu  hemşehrilerimizi de; 
          özellikle göreve çağırıp; sisli, puslu havalarda bir yıldız 
          yaşatılması konusunda  duyarlı olmaya çağırıyorum.
 
          - Son 
          söz! "Midemizi" doyurmak için bir takım besinler gereklidir, buluruz 
          da; ancak beynimizin açlığını gidermek  için, zahmet edip, zaman 
          ayırıp, bedel verip okumak gerekir" (?)    
 
          - Hadi, 
          "Çorumlu 2000" dergisinin 20'den çok yazarı, ne duruyorsunuz önce siz! 
                   
 
          - Bu 
          yazıyı okuyup ta herhangi bir tepkide bulunmak isteyenlere;
 
          - 
                    Tel:0-364-212 
 
          -  
 
          - 
      Çorumlu 2000 Aylık Kültür Sanat Tarih Ve 
      Edebiyat Dergisi Sayı:14   25 Şubat 2000
 
         
         | 
      
      
      | 
         | 
      
      
              | 
               
              
              BU ÇALIŞMA TELİF ESERİDİR İZİN ALMADAN  
              KULLANMAYINIZ  corumlu2000@gmail.com   | 
            
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
                 
          
        
        
        https://gurselyayin.com            | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
            | 
      
      
        | 
          40KİTAP 
        BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
      
        
          -  
 
          - ÇORUMLU 2000 İÇİN NE DEDİLER VE
 
          - 
          Görüleceği üzere, benim haberdar olduğum  ÇORUMLU 2000  Kültür, Tarih, 
          Sanat ve Edebiyat Dergimiz için Mahalli basında  yayınlanan yazıları 
          aktarmaya çalıştım.
 
          - Yine 
          buradan; Sayın Gazete yönetici arkadaşlarımın, dergimiz  hakkında 
          yazılacak her türlü yazılar ve bilgiler hakkında da Yayınevime bilgi 
          ver melerini rica etmektir. Bence; herhangi bir özem ve tüzel kişi ve 
          kuruluş hakkında yayım yapılınca o ki şinin, gazetenize abone olmadığı 
          düşünülerek; yayımladığınız yazı  hakkında bilgisi olması gereklidir 
          diye düşünüyorum.
 
          - Her şey 
          için teşekkür ederken, bizim hakkımızdaki yazılara  elime geçmediği 
          için yer veremediğim içinde tekrar özür dilerim.
 
          - Burada 
          bazı değerlendirmeler yaparak başınızı ağrıtmak  istemem. Bu  derginin 
          ne olduğunu benden başka hiç kimsenin   tahminden başka bir kanaatının 
          olduğunu adım gibi bilmekteyim.
 
          - Bu 
          yazılardan sonra da değerli yazar arkadaşlarımın tenkitlerini sizlere 
          sunmak istiyorum.
 
          - Bu 
          tenkitlerin tamamı doğrudur. Evet; hep sinin doğru olduğunu kabul 
          ediyorum. Burada yazılı olan bilgilerin, satır eksiklikleri ile, 
          yanlış yazılımlar ile olduğunu biliyorum.
 
          - Bu 
          yazıyı yazdığım şu anki tarih ve saati size belirtmek  istiyorum: 25 
          Şubat 2000, bilgisayarımın saati  ise şu an  00.51’i gösteriyor. Şu 
          ana  kadar dergide yayınlanmak için gelen yazı ise 4ADET  Bu yazıların 
          bir tanesi bu gün yani; 24 Şubat’ta geldi. Dergimiz güncel olayla 
          ilgili yazılar yayınlasa, yazarlarım haklı derim.  Bizim dergimiz 
          Tarih, Kültür, Sanat ve Edebiyat üzerine olduğunu her dergimin 
          başlığında belirtiyoruz (!)
 
          - Ben 
          istemem mi? Yazıların bu  gün itibariyle 25. Sayının yazıları  olsun.  
          Bende rahatça yazıp, arkadaşlara kontrol için versem ve kontroldeki 
          hataları, eksiklikleri el birliği ile düzeltsek dergimizde bulunan bu 
          eksik görülen kısımlar olmazsa daha iyi olmaz mı?
 
          - Olur 
          elbet. Fakat; geciken yazılarımızın öyleleri var ki; baskıya 
          yolladığım gün elime geçen ve  hatta, yazı yollayacağını belirten 
          arkadaşlarımızın yazıları gelmediği için yine bu saatlerde yazı yazma 
          mecburiyetinde kalmam ve acaba ne kadar sağlıklı bir dizgi 
          yapılacağını düşünebiliyormusunuz?
 
          - Bu güne 
          kadar olan hatalarım ve bu günden sonraki hatalarımız, dizgiyi yapan 
          ben ile, sizin de yazılarınız hatanızın olduğunu, siz de lütfen kabul 
          ediniz.
 
          - 
          Tenkitlerinizi yine bekliyorum. Teşviklerinizi görmek istiyorum.
 
          - Bir de; 
          sadece benim hatalarımı değil, mümkünse birbirlerimizin hatalarını 
          yazalım.
 
          - Adnan 
          İlhan Bey’in bu  sayfadan sonraki yazısından bir alıntı ile  ve bu 
          alıntıyı tersyüz ederekte siz yazarlarımıza sormak istiyorum:
 
          - ”Yoksa 
          dergi sahipleri her istediğini yazabilir de, yazarlar yazamazlar mı? 
          Yoksa dergi sahiplerine her şey mübah, yazarlara günah mı? Yoksa...?! 
          “
 
          - 
          Saygılarımla.
 
          -  
 
          - 
      Çorumlu 2000 Aylık Kültür Sanat Tarih Ve 
      Edebiyat Dergisi Sayı:14   25 Şubat 2000
 
         
         | 
      
      
               | 
            
      
              | 
               
              
              BU ÇALIŞMA TELİF ESERİDİR İZİN ALMADAN  
              KULLANMAYINIZ  corumlu2000@gmail.com   | 
            
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
                 
          
        
        
        https://gurselyayin.com            | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
          41KİTAP 
        BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
      
      
        -  
 
        - KAPI NUMARANIZ BELEDİYE 
        TARAFINDAN DEĞİŞTİRİLİRSE NE OLACAK ?
 
        - Bugün; 20 
        Nisan 2000. Belediyemizde görevli iki Zabıta  Memuru ellerinde bulunan 
        bir liste ile Osmancık Caddesi 27 numarada bulunan Ölçek İş yerinin iç 
        kapı numaralarını değiştirerek  yeni kapı  numarası kayıtlarını yapmaya 
        başladılar.
 
        - Acaba ne 
        yapıyorlar dedim?
 
        - Neler 
        yapmıyorlardı ki. İş Merkezinin içinde bulunan dükkanların kapı 
        numaralarını ellerine aldıkları kalemle değiştiriyorlar. Acaba bu binaya 
        oturma izni verilirken kapı numaraları dikkatlice kontrol edilmeden mi 
        oturma izni verildi?
 
        - Herhalde 
        öyle oldu. Yada o günkü çalışan bir görevlinin hatası  bu gün 
        düzeltilmeye kalkıldı. Yerine oturmuş olan kapı numaralarının  bu gün 
        düzeltilmeye çalışılmakta. Gereken ne idi acaba? Hiçbir şey. Kimse 
        ilgilenmedi bile. Tamamen dolu olan iş merkezinden belki de bir tek kul 
        sormadı.
 
        - 
        Duyarsızlığın zirvesindeyiz nedense. Bugün hiç sesi çıkmayan esnaf ve 
        ticaret erbabını, yarın neler bekliyor, biliyorlar mı acaba? Hayır 
        bilmiyorlar.. 
 
        - İncelemem 
        sonuçları burada ikamet edenleri bekleyen işlemlerin tespit ettiğim 
        bazılarını sunuyorum.
 
        - Bu 
        tespitimin sonuçları, burada ikamet edenleri ne kadar maddi  ve zaman 
        kaybına uğratacağını biraz irdeleyelim.
 
        - 1-Bağlı 
        olduğun oda kayıtınız. Bilindiği gibi esnaf ve ticaretle uğraşanlar bir 
        odaya kayıtlıdır. Bir işlem yaptırdıkları zaman veya iş yeri 
        değişikliklerinde bu kayıtlı odaya bilgi vermekle yükümlüdürler. 
        Yapılacak nedir: Belediyenin yeni verdiği kapı numaram şu dur diyerek 
        kayıtlı olduğu odaya bilgi veren bir dilekçe. Sonra ne olacak?  Oda size 
        yeni iş yeri numaranızın kaydının düzeltildiğini söyleyerek  ticari 
        sicil gazetesinde de bu kaydınızın tebliği için ilan vermenizin  
        gerektiğini söyleyerek Halk Bankasına şu kadar para yatırın diye 
        yollayacak.
 
        - 2-Sicil 
        Gazetenizde adres değişikliğiniz. Belirlenmiş ücreti yatırmanız için 
        Halk bankasına gideceksiniz. Kuyrukta  bekleyeceksiniz, odanızın verdiği 
        makbuz üzerindeki parayı  yatıracaksınız ve gazetede yeni adresiniz 
        yayınlanacak.  Para  ve zaman kaybınız acaba ne kadar olacak? Ya sonra?
 
        - 
        3-Kullandığınız faturanızdaki adresiniz. İş yerinizde  kullandığınız 
        faturanızda adresiniz varsa her fatura kestiğinizde kapı numaranızı 
        değiştireceksiniz? Ya sonra?
 
        - 4- Yazar 
        kasanız. Yazar kasanızın adresinde değişiklik  yaptırmak için kasanızın 
        servisine müracaat ederek yazar kasa başlığını değiştireceksiniz. Para 
        ve zaman kaybınız acaba ne kadar olacak? Ya sonra? 
 
        - 5- 
        Kullandığınız kaşeniz. Kullandığınız kaşenizde bulunan kapı numarasını 
        değiştirmeniz gerekecek. Para ve zaman kaybınız acaba ne kadar olacak? 
        Ya sonra?
 
        - 6- 
        Telefon Müdürlüğü'ndeki kapı kayıt no  numaranız.  Telefon  Müdürlüğünün 
        belki de bir cezasına uğrayacağız. Bu ceza olmazsa  bile telefon borç 
        ödeme ihbarnameniz elinize geçmeyecek ve telefonunuz kesilecek. Para ve 
        zaman kaybınız acaba ne kadar olacak? Ya sonra?
 
        - 7- Vergi 
        dairesindeki kayıt numaranız. Burada adres kaydınızın düzeltilmesi için 
        muhasebecinize bilgi vereceksiniz. Belki muhasebeciniz bu bilgiyi 
        unutacak, denetim memurları sizi kontrole gelecekler, kapı numaranız 
        değişik olduğu için muhtemelen  bilgi vermediğiniz için ceza yazıp 
        gidecekler. Para ve zaman kaybınız  acaba ne kadar olacak? Ya sonra?
 
        - 8- 
        Elektrik idaresi kayıtınız. Bu kurumada müracaatta   bulunmanız 
        gerekecek. Büyük bir ihtimalle bu müracaatı pek çoğumuz unutacağız. 
        Elektriğimiz kesilecek, açtırmak için uğraş  vereceğiz. Para ve zaman 
        kaybınız acaba ne kadar olacak? Ya  sonra?
 
        - 9- 
        Emniyet Müdürlüğündeki kaydınız. İş yerinizin kapı  numarasının 
        değiştiğini bu  kurumada bildirmeniz gerekecek. Hakkınızda gerekli bir 
        işlem için arandığınızda bulunmayacaksınız, belki bir ceza yiyeceksiniz, 
        yada bir mahkeme kararından haberiniz olmayacak. Ya sonra?
 
        - 10- Banka 
        hesaplarınızdaki adresiniz. Bankalarla az veya çok hepimizin ikili iliş 
        kileri bulunmakta. Bu ilişkiler bu günün en büyük problemi olan para. 
        Bankanız size ulaşamayacak, sizin bilginiz  olmayacak, fazladan paralar 
        ödeyecek yada gelen paranızdan haberiniz olmayacak. Para ve zaman 
        kaybınız acaba ne kadar olacak?
 
        - Ya sonra?
 
        - 11- Posta 
        adresinizdeki değişiklik. İşte en büyük kaybınız burada olacak. Neden 
        mi? Yukarıda saymaya çalıştığım işlemlerin pek çoğu posta kanalı ile 
        olmakta. Bu bilgilerin hiç birisi elinize geçmediği için acaba ne kadar 
        zarara uğrayacaksınız?  Para ve zaman kaybınız acaba  ne kadar olacak? 
        Ya sonra?
 
        - 12- 
        Belediye ile olan işlemleriniz: Belediye levha kayıt  numaranız?  
        Belediye işyeri kayıt  numaranız? Belediye çöp vergisi kayıt numaranız? 
        Varsa Belediye Su İdaresi kayıt numaranız vb. Sayın okurlarım! Kusura 
        bakmayın, benim aklıma bu gün sadece bunlar geldi. Bunun dışında neler, 
        neler çıkacak onu da ileride göreceğiz. 
 
        - Bir memurun hatasının düzeltilmesi 
        için Belediyemiz; bizlere bu  kadar işkence yapmaya, bizi zaman ve para 
        kaybına uğratmaya acaba ne kadar hakkı var?
 
        - Bu yazıma 
        Sayın Belediye Başkanımız acaba nasıl tepki verecek? Sayın Başkan!
 
        - Sizi 
        Çorumlular işlerini kolaylaştırmanız için ikici sefer seçti.
 
        - Pösteki saymamız, sıkıntılara 
        girmemiz ve en mühimi de MADDİ kayıplara girmemiz için seçmedi.
 
        - 
        Saygılarımla. 
 
        - 
        
        Çorumlu 2000 Aylık Kültür Sanat Tarih Ve Edebiyat Dergisi Sayı:16   25 
        Nisan2000
 
       
         | 
      
      
      | 
       | 
      
      
              | 
               
              
              BU ÇALIŞMA TELİF ESERİDİR İZİN ALMADAN  
              KULLANMAYINIZ  corumlu2000@gmail.com   | 
            
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
                 
          
        
        
        https://gurselyayin.com            | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
          42KİTAP 
        BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
      
      
        -  
 
        - BELEDİYEMİZİN İLGİSİNE TEŞEKKÜR 
        EDERİM; 
 
        - YAZIŞMALARINIZIN  DAHA DİKKATLİ 
        YAPILMASINI BEKLERİM
 
        - Yazışma 
        nedir? 
 
        - Ne işe 
        yarar?
 
        - Bir 
        dilekçe veya bir sözlü istek olduğu zaman, bürokrasi için  olumlu veya 
        olumsuz cevap vermek demektir.
 
        - Aşağıda, 
        Belediyemizin duyarlılığı ile beraber, oldu mu, oldu  mealinde bir 
        cevabının aslının aynı olarak okuyucularımıza sunulmuştur.
 
        - Baştan 
        savma ve muhatabımız olmayan bir Müdürlük tarafından gelen yazının, 
        bence muhatabı olan Sayın Başkandan gelmesi beni daha da mutlu ederdi. 
        "Yinede; mesajımızın yerine ulaşması ve ilgilenilmesi Çorum 
        Belediyesinin tepkilere karşı duyarlılığı  sevindirici olarak tarafımdan 
        yorumlanmıştır.”
 
        - 
        Yazışmalar için daha dikkatli olunması, üstünkörü yazışmaların vereceği 
        mesajların ne gibi tepkilere ve yanlışlıklara sebep olacağı düşünülerek 
        ve kontrolden sonra gönderilmesi gerekir. Diyeceksiniz ki; senin 
        derginde yazım hataları yok mu? Var elbette. Bunu ben biliyorum. 40 
        sayfalık dergimin içinde bazı  harf  düşüklüklerinin  olduğunu da 
        görüyorum. Mesela: Mayıs 2000 tarihli Dergimin dördüncü sayfasında da 
        böyle bir hatam bulunmaktadır.
 
        - Gelelim 
        aşağıda bulunan yazıda bulunan yanlışlıklara:  
 
        - 1) "Çorum 
        2000 Dergisinin denilmiş".Dergimin ismi ÇORUMLU 2000 'dir. 
 
        - 2) 
        Yazımızın  yayınlandığı  derginin yayın günü belli olmadığı gibi 
        (Yazımın "Bu gün;20 Nisan 2000"  diye başlaması yanıltmış olsa gerek) 
        Mayıs 2000 sayısıdır.  
 
        - 3) 
        Yazımızın başlığı "Kapı  Numaranız  Değişirse Ne Olur" olmayıp; "Kapı 
        Numaranız Belediye Tarafından Değiştirilirse Ne Olacak?" tır.   
        
 
        - 4) 
        "Osmancık Cad. No:27 Ölçek İşhanınını" ibareniz yanlıştır.  Ölçek  
        İşhanı Osmancık Caddesinde DEĞİLDİR. Zannedersem; şimdiki Karadeniz 
        Birliğin bulunduğu yerdedir. Osmancık Caddesi No 27'de  Ölçek  İş  
        Merkezi   bulunmaktadır. 
 
        - 5) 
        "Sorunlar  yaşatacağı bizim  tarafımızdan da tespit edildiği" cümle 
        içinde geçmiştir. Ben ce bu  Problemimizin sizin tarafınızdan  
        dergimdeki yazım okuduktan sonra tespit edildiği kanaati bende daha, 
        daha yüksektir. Gerekçesine gelince; bu problemlerin çıkacağını daha  
        önce  düşünmeniz  gerekmez miydi?  Bu problemlerin  ve yazışmaların 
        gereği kalmazdı. 
 
        - 6) 
        "mağduriyetinizi" bu kelime sadece benim “sakalıma”  hürmeten  bu  
        uygulamadan geçildiği imajı vermektedir ki; ben buna katılamayacağım. 
        Yazımı sadece kendim için kaleme almadım, bu  uygulama bütün  ÇORUM'u 
        ilgilendirmektedir.
 
        - Aşağıda  
        Yayınevimize  gelen 18. 05. 2000 tarih ve 272 sayılı yazıyı 
        okuyucularımıza  sunuyorum.  Yazınızda  bulunan eksiklik yada hataların 
        altı çizgili olarak yayınlanmıştır.  
 
        - 
        Saygılarımla. 
 
        - 
        T.C. 
 
        -                     ÇORUM BELEDİYESİ
        
 
        - Birim: Zabıta Müdürlüğü 
 
        - Sayı: 272 
 
        - Konu: Numara Çalışması 
 
        - Tarih 18.05.2000 
 
        -  Sayın Mahmut Selim GÜRSEL 
        
 
        - Çorum 2000 Dergisinin 20  Nisan 2000 
        Tarihli sayısına Kapı Numaranız Değişirse Ne olur Başlıklı yazısına 
        cevaben; 10 Nisan  1927  Tarih ve 1003 Sayılı Binaların 
        Numaralandırılması ve Sokaklara isim verilmesi hakkındaki Kanun ve bu 
        Kanuna dayanarak 21 Mart 1963 tarihinde uygulanmaya konulan Numaralama  
        Yönetmenliğinin 11.nci Maddesine göre pasajlarda da Numaralama  yapılır. 
        Pasaj birden fazla katlı ise zeminden başlanarak Yönetmenliğe uygun 
        olarak 1P,2P,3P gibi Pasaj numarası verilir.
 
        - D.İ.E.  
        22 Ekim 2000 tarihinde yapılacak olan Nüfus  Sayımında ön hazırlık 
        olarak yapılan Numaralama Çalışması sırasında Osmancık Cad. No: 27 Ölçek 
        İşhanınını işhanı yönetimi tarafından yanlış  yapılan Pasaj İç 
        Numaraları düzeltilmek istenmiştir. Ancak yazınızda  belirttiğiniz gibi 
        bununda  pasaj  esnafına çeşitli mağduriyet ve bürokratik sorunlar 
        yaşatacağı bizim tarafımızdan da tespit edildiği ve daha önce 
        kullanılmakta olan pasaj iç numaraların kullanılmaya devam edilmesi 
        mağduriyetinizi önlemek amacı ile tarafımızdan uygun görülmüştür.
 
        - 
        Bilgilerinize rica ederim.
 
        - Yusuf 
        Şişman Zabıta Müdürü
 
        - Çorumlu 2000 Aylık Kültür 
        Sanat Tarih Ve Edebiyat Dergisi Sayı:17   25 Mayıs 2000
 
       
         | 
      
      
               | 
            
      
              | 
               
              
              BU ÇALIŞMA TELİF ESERİDİR İZİN ALMADAN  
              KULLANMAYINIZ  corumlu2000@gmail.com   | 
            
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
                 
          
        
        
        https://gurselyayin.com            | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
          43KİTAP 
        BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          - 
           
 
          - 
          ERDİK ÜÇÜNCÜ YILA 
 
          - 
          Şükürler olsun. Teşekkürler ÇORUM' a. 
          ÇORUMLU 2000 erdi üç yaşına. 
 
          - 
          Bundan 24 ay önce Çorum'da bir dergi 
          çıktı. Birkaç Çorum sever yazıları ile destek verdiler. Birisi de 
          bunları topladı, dizgisini yaptı, finansmanını sağlamak için gece 
          gündüz zenbili sırtında, her türlü tenkitlere, her türlü alaylara, her 
          türlü engellemelere rağmen yılmadı.
 
          - 
          Eşinin de desteği ile didindi, bir 
          şeyler üretmenin hazını duyarak, sevinerek, üzülerek bu günlere 
          gelindi. ÇORUMLU 2000 Dergisi 18. Sayısında üçüncü yaşına bastı.
 
          - 
           Başlangıçta renkli, pırıl pırıl birkaç 
          sayı ile çıktı Çorumluların karşısına. Birkaç sayı imkânsızlıklar 
          yüzünden 35-40 günde çıktı. ÇORUMLU 2000'in dört renkli kuşe sayfaları 
          vardı. Sonraları hemşerileri renkli sayfalardan, renkli resimli 
          kapaklardan, renkli reklamlardan hoşlanmadıklarını davranışları ile 
          gösterdiler.
 
          - 
          ÇORUMLU 2000 12.sayısına kadar ısrarla 
          renkli çıkmayı başardı. 13. Sayıda birisi, şapkasını önüne alarak 
          maddi imkânını düşündü, bırakayım dedi olmadı, renkli çıkartmaya devam 
          edeyim dedi, olmadı.
 
          - 
          ÇORUMLU 2000'i destekleyen 
          hemşerilerini yarı yolda bırakmamak için, dergiyi siyah beyaz olarak 
          çıkartmayı denedi. İnanır mısınız; birisine hemşerilerinden 13 sayı 
          ile 17 sayılar arasında geçen süre içinde sadece ve sadece 5 okuyucusu 
          tekrar renkli olarak çıkartmasını istediler. NE ACI DEĞİLMİ?
 
          - 
          Erdik üçüncü yıla. Rabb'imiz izin 
          verir, sağlığımız yerinde olursa daha başka üçüncü yıllara erdirmeye 
          çalışacağız.
 
          - 
          Son üç sayımızı Çorum'da bastırdık ve 
          baskısını Çorum'da yaptırmaya devam edeceğiz.
 
          - 
          ÇORUMLU 2000 Dergimiz inşallah aylık 
          olarak yayınını sürdürmeye devam edecek. Diyeceksiniz ki dergi; neden 
          24 ayda 25.sayı değil de 18.sayıda kaldı. Bunu şöyle açıklamam gerek. 
          Evet! Haklısınız bu dergi 18.sayıda kalmayıp 25 sayı ile karşınızda 
          olması lazımdı.
 
          - 
          Gecikmemizin başlıca sebebi, maddi 
          olarak desteklenmememiz, yazarlarımızın yazılarını geciktirmeleri, 
          matbaanın basımı geç bırakması ile dergimiz sayı bakımında güdük 
          kaldı.  Bize neler dediler (içinde kısa cevapları): 
 
          - 
          "Zoraki dergi satıyor. (kimseye zorla 
          dergi satmadım)" , 
 
          - 
          "Çantalı yine geliyor.(dergileri 
          poşette taşıyacak değilim)" , 
 
          - 
          "Bu dergiyi hangi amaçla çıkartıyorsun? 
          (amacım Çorum'u tanıtmak)", 
 
          - 
          " Emekliliğinin tadını çıkartacağına 
          yatta keyfine bak. (emeklilik yan gelip yatmak değildir)", 
          
 
          - 
          "Sen babandan bile para istemezdin 
          dergi için nasıl para istiyorsun? (babamdan bile kendim için hiçbir 
          şey istemedim, fakat derginin yürümesi için istiyorum, kemdim için 
          değil)", 
 
          - 
          "Çorum'un kültür hayatında büyük bir 
          boşluğu dolduracağına inandığım, belli bir görüşün ve düşüncenin esiri 
          olmayan dergi için Çorumlular olarak, hepimizin yardımcı olmak 
          mecburiyetimiz var....
 
          - 
          Kimsenin,  hele Sn. GÜRSEL'in hevesini 
          hiç kırmak istemiyorum. Fakat  arkadaşımın yoğun çabasına  
          bizler yeterince destek olmazsak, bu  dergi de  birkaç sayı sonra 
          tarihin tozlu raflarındaki yerini alacak. (Desteğiniz  yazılarınızla 
          devam ediyor)",
 
          - 
          " Bu tür yayını çıkarmak  sadece 
          çıkarmanın özverisi ve işi  sevmesine  bağlıdır. Bu çerçevede 
          değerlendirdiğimizde  Sayın Gürsel'in 'ÇORUMLU 2000'  Dergisini 
          çıkarması hiçte küçümsenmeyecek bir olay. Sakın  bu  yazıyı yağcılık 
          olsun diye yazdığım sanılmasın. 
 
          - 
          Çünkü Sayın Gürsel'le hiç tanışıklığım 
          da yok. (Evet  sizinle  bu  yazınızdan  sonra  tanıştık)",
 
          - 
          " Ama  Çorum'da öyle bir pırlanta yayın 
          ürün var ki, S.O.S işareti veriyor. 'ÇORUMLU 2000'  Bu  dergi inanarak 
          söylüyorum ki, Çorum'da bir boşluk doldurmaktadır. Aylık çıkan bu 
          dergi 'Kültür, Tarih, Sanat ve Edebiyat' alanında yine Çorum'a özgü 
          değerli yazıları, değerli yazarlarının kalemlerinden  sunulmaktadır.
 
          - 
          Derginin sahibi değerli insan 
          Mahmut Selim Gürsel bir idealin peşinden eline bir yufka ekmek dürümü 
          alıp koşarak geldi bu günlere.
 
          - 
          Emekli bir Çorumlu! Yeri geldikçe, 
          emekli maşını bile hasretti idealinin yoluna.(görüşünüzün 
          peşindeyim)",
 
          - 
          "Hele bu yayını 1 yıl kesintisiz 10-11 
          sayı yayınlayacağına o birkaç kişi de inanamıyordu. Ama O; inancın, 
          iradenin, direncin ne olduğunu, idealizmin gücünü gösterdi. (inanmak, 
          yapmaktır)",
 
          - 
          "Evliya Çelebisi Mahmut Selim Beyle 
          karşılaştım.(o payeye  ermem için daha erken)",
 
          - 
          " Mahmut Selim GÜRSEL'İN nasıl 
          davranacağı belli mi olur? (bu yaşıma kadar tutarsız bir iş yapmadım, 
          sözümden de hiç dönmedim)”
 
          - 
          Erdik üçüncü yıla. Saygılarımla.
 
          - 
          Çorumlu 2000 Aylık Kültür Sanat Tarih Ve 
      Edebiyat Dergisi Sayı:18   25 Haziran 
      2000
 
            
         
         | 
      
      
      | 
         | 
      
      
              | 
               
              
              BU ÇALIŞMA TELİF ESERİDİR İZİN ALMADAN  
              KULLANMAYINIZ  corumlu2000@gmail.com   | 
            
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
                 
          
        
        
        https://gurselyayin.com            | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
          44KİTAP 
        BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
      
      
        -  
 
        - YÜZEYSEL TEMİZLİK DEĞİL; CEVRESEL 
        GENEL TEMİZLİK YAPALIM            
 
        - İlimiz; 
        belki de dünyanın en temiz, en sıhhi şehirlerinden birisi
 
        - olarak bizlerce yüzeysel olarak 
        bilinmektedir.
 
        - Bu  
        ünümüzü, birkaç sene önceye kadar koruyor görünmekteydik. Şimdi ise, dış 
        görünüşümüz yinede temiz 
 
        - görülmekle beraber maalesef diğer 
        olumsuz ve dikkatsizlik yada, ihmal sayılabilecek birkaç tesisle 
        maalesef kirlenmektedir ve  sağlığımızla oynama aşamasına gelmiştir.
 
        - Sizlere 
        iki örnek vermek istiyorum: Ankara asfaltı yol ayrımına çok yakın iki 
        tesisten sizlere bahsetmek istiyorum. Bu tesisler ne yazık ki Çorum 
        Belediyesine ait işletmelerdir.
 
        - Bunlardan 
        birisi Belediye olan Çöp Konteynır İstasyonu. İkincisi ise; yine bu 
        adresin tam karşısında bulunan ve yazın havamızı oldukça kirletmekte 
        olan Belediye Asfalt Şantiyesidir.
 
        - 
        Birincisi: Belediye Çöp Konteynır İstasyonu ise, görünümü ile çevre 
        yolumuzun görünümünü bozmakla beraber, şu anda açılama aşamasına gelen 
        "Çorum Gıda Toptancıları Sitesi" arasında sadece çevre yolu 
        bulunmaktadır. Bundan başka bu tesisin hemen yakınında  bir “Minyatür 
        Futbol Sahası” bulunmaktadır ki daha acısı bizler için devamlı un üreten 
        bir “Un Fabrikası” bulunmaktadır.
 
        - Bu tesis 
        uzun zaman önce Çorum dışı sayılacak yerde kurularak bir ayrışım merkezi 
        görevi görmekte iken, şimdi ise konteynırların  Çorum'dan toplanıp 
        buraya boşaltılan bir tesis haline gelmektedir. Bu toplama merkezi Çorum 
        için sağlık bakımından oldukça tehdit eden bir konumda bulunmaktadır ki; 
        üstelik yukarıda bahsi geçen         gıda  toptancıları bizlere sunacağı 
        gıda maddelerinin tamamı sinek ve  buranın tozu ile gözle görülecek 
        şekilde kirlettiği malumdur. Ayrıca  üstüne üstlük; bu toplama alanını 
        çok yakınında bir un fabrikası bulunmaktadır ki; bu da sağlımızı 
        ilgilendiren önemli bir etkendir.
 
          
          
          
          
        -  
 
        - İkincisi 
        olan: Asfalt üretmek için kurulan tesis uzun yıllar önce şimdiki 
        bulunduğu yere kurulmuş, şehrimizin büyümesi ve Küçük Sanayi Sitesinin 
        alt kısmında bulunmaktadır ki, burada üretilen asfalt için yakılan 
        ocaktan oldukça kesif duman çevresini ve orada çalışanları rahatsız 
        edecek kadar kesif dumanlar saçmakta,Çorum'un havasını oldukça yoğun bir 
        şekilde kirletmektedir. Bir de üstelik bu tesiste Belediyemizin ufak bir 
        misafirhanesinin de bulunduğunu zannetmekteyim.
 
        - Burası şu 
        anda bile transit geçen Ankara-Samsun yolu üzerinde trafik seyri yapan 
        vasıtalarda bulunan yolcular tarafından devamlı görülmektedir ki bu da 
        ilimizin temizliği hakkında yaptığımız çabaları boşa çıkartmaktadır. 
        Ayrıca buraya boşaltılan artıklarımızda bulunan naylon poşet ve kağıt 
        artıkları da adı geçen yolu önemli bir şekilde kirletmektedir.
 
        - Bizce; bu 
        iki kirlilik yaratan tesislerin bir an önce daha uzak yerlere 
        kaldırılması gereklidir. Bütçemizin yetersizliği savunulacak olsa da, bu 
        sağlığımızı ilgilendiren iki tesisisin başka yerlere nakli için 
        Belediyemiz bir an önce bu konuya eğilmesi gereklidir. Ödenek yokluğu 
        ile mazeret bulunulacağını zannetmiyorum.
 
        - Sayın 
        Belediye Başkanımızın ivedilikle eğileceğini adım gibi biliyorum.
 
        - 
        Saygılarımla.
 
       
      
          Çorumlu 2000 Aylık Kültür Sanat Tarih Ve 
      Edebiyat Dergisi Sayı:18   25 Haziran 
      2000  | 
      
      
              | 
               
              
              BU ÇALIŞMA TELİF ESERİDİR İZİN ALMADAN  
              KULLANMAYINIZ  corumlu2000@gmail.com   | 
            
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
                 
          
        
        
        https://gurselyayin.com            | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
          45KİTAP 
        BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
      
      
        -  
 
        - DOST; DOST !!! 
 
        - Dostluk 
        üzerine geçen ay yazarımızın birisinin yazısını yayınlamıştık. Başlık 
        altı yazısı "Söz ağzımda iken biz ona, ağzımızdan çıktıktan sonra o bize 
        sahip olur " ibaresi ile başlıyordu.
 
        - Sayın 
        ağabeyimiz; bu sözü yazarken acaba arkasında durabiliyor mu, yoksa 
        duramıyor mu diye düşünmeden kendimi alamadım.
 
        - Dünya bu; 
        "Nasihat eskiden büyüklerin işiydi" her şey gibi bu devirde bu işi de 
        ben tersine döndürmek niyetiyle değil de; bir büyüğüme tavsiye, öneri 
        niteliği olarak algılanmasını istiyorum.
 
        - 
        Ağabeyimizin yazı başlığı Amerikalı yazar Bernard SHAW'ın bir deyişi 
        idi. "Dostlarım,dostlarım ben en çok ondan korkarım" demiş. Bilindiği 
        gibi Amerikalılar biraz abartılı konuşmaları ile, belki de bizim 
        çevirmenlerimizin onların dediklerini, kendi bilgi dağarcıkları ile 
        değiştirme, yada kullanılan kelimenin karşılığını kelime bilmemelerinden 
        dolayı yaptığı yanlışlıkları,bizimde meşrebimiz kabul ettiği için, hemen 
        kabullenerek söyler ve  yazarı.
 
        - DOST 
        Nedir, Arkadaş nedir? Diye düşünmeyiz. Arkadaşlık ile dostluğu bir 
        kefeye koyarız. İkisini birbiri ile karıştırırız.
 
        - ARKADAŞ: 
        Refik; yoldaş, Enis; yar, sevgili, Hemdem; sıkı fikı, Demsaz; sırdaş. 
        Diye belirtilmekte.
 
        - DOST: 
        Sevişen kimse, Sevilen kimse, nikahsız karı koca veya metres,Tasavvufta 
        ise hakiki sevgili Tanrı.  Diye belirtilmektedir.
 
        - Bu iki 
        benzer gözüken, fakat yanlış algılanan kelimeleri şöyle açabiliriz:
 
        - Arkadaş; 
        aynı yolda, aynı işi, aynı mesleği vb. işlerde beraber olan ve 
        katılırsanız birbirlerine zıt olduklarında ayrılabilen kişilerdir. 
        Birbirleri ile sıkı fıkı olan kimseler ise bilindiği gibi birbirlerine 
        dertlerini açan, yada dedikodu yaparken birbirlerini arayan kişiler 
        olarak görebiliriz.
 
        - Sırdaşlık 
        ise daha ileri giden bir arkadaşlıktır. Demekteyim.
 
        - Gelelim 
        Dosta; sevişen kimse; bunda açıkça denilmektedir ki; iki kişi arasında 
        çok samimiyet bulunan, aralarında başka kimse 
 
        - olmayan, yada cima vaziyeti olarak 
        iki karşı cinsi de içine alan bir açıklamadır. Bu evlilikte olabilir, 
        nikahsız yaşama da  olabilir, metres  te olabilir. Bernard SHAW burada 
        her halde kendi açısından doğru söylemiş olmaktadır.
 
        - O dost 
        diye bahsettiği kişiler, eşleri, sevgilileri, metresleri olması büyük 
        ihtimaldir. Fakat bu kelimeyi kullanan Sayın Seba'nın da böyle bir 
        ilişkisi olabilir, yada bu kelimeyi yerinde kullandığını zannetmiştir. 
        Fakat ağabeyimizin bu kelimeyi kollanması ve başlık olarak ta  alması 
        beni üzdü. Ya ağabeyim de arkadaşlık ile dostluğu ayıramadı, yada "laf 
        olsun kolay gelsin manasında" yazdı.
 
        - Dostu 
        hikaye eden bir kıssa aklıma geldi.
 
        - Mazur 
        görünüz1975'te okumuştum, bazı eksikliklerim olabilir."
 
        - Bir genç adama bir gün babası:
 
        - - 
        Oğlum,çok geziyorsun, pek çok arkadaşın var. Bunların iyisini ve 
        yaramazını ayır. Diye nasihat etmek ister. Oğlu, gururla:
 
        - - Baba 
        benim arkadaşlarımın hepsi iyidir. Ben ne dersem katılırlar, benim için 
        canlarını verirler . Diye cevap verir.
 
        - Baba 
        oğluna küçük bir ders vermek ister. O gece çobana emrederek bir koyun 
        kesmesini, keser kesmez tam kanı akmadan çuvala koyarak çuvalın ağzının 
        açılmayacak şekilde bağlamasını ister. 
 
        - Gece yarısı oğlunun odasına girerek  
        uyandırır:
 
        - - Oğlum 
        ben bir halt ettim. Senden yardım istiyorum kalk. Der. Genç adam hemen 
        kalkar, aceleyle üstünü giyinir,
 
        - - 
        Babacığım ne oldu ? Diye sorar. Babası:
 
        - - Oğlum 
        kaza ile bir adam öldürdüm. Fakat senden başka kimseye güveneceğim 
        arkadaşım ve dostum yok. Der.  İlave eder:
 
        - - 
        Aşağıdaki cesedi ertesi akşama kadar saklayacak bir yer bulalım der.
 
        - Oğlu 
        atılır.
 
        - - Baba 
        benim bir sürü dostum ve arkadaşım var onlardan birisine götürürüm, o da 
        yarın akşama kadar saklar. Diyerek çuvalı sırtlar. Kasabanın 
        karanlıklarına karışır.
 
        - Epey bir 
        zaman sonra çuval sırtında yorgun ve utangaç geri döner.
 
        - - Baba; 
        bu kanlı çuvalı hiçbir arkadaşım kabul etmedi. Der. Babası:
 
        - - Oğlum 
        sen gittikten sonra aklıma bir dostum geldi. Selamımı söyle, bu leşi 
        yarın akşama kadar saklayıversin. Yarın ben ondan alırım. Der ve 
        arkadaşının ismini ve adresini verir. Çocuk gider babasının arkadaşının 
        evinin kapısını çalar. Babasının selamını söyler, yaptığı işi anlatır, 
        yarın akşama kadar bu cesedi saklayacakmışsınız der. Babasının arkadaşı, 
        hemen içeri getir yavrum diyerek çocuğu içeri alır, evin bir köşesine 
        çuvalı birlikte saklarlar. 
 
        - Adam 
        çocuğu uğurlarken babana selam söyle, insanlık halidir üzülmesin diyerek 
        selam yollar. Oğlan koşarak eve gelir. Baba arkadaşın böyle böyle dedi 
        diyerek selamı da iletir.
 
        - Gidip 
        yatarlar. Ertesi gün, koyunu kestiren baba, arkadaşına çobanı ile haber 
        yollar. Ağanın selamı var, koyunu aldı bu saate kadar davet etmedi. 
        Koyunun üstüne yatmasın pişirtsin de bizim oğlanla yemeye geleceğiz diye 
        haber salar.
 
        - Akşam 
        namazından sonra oğlunu alarak o arkadaşının evine giderler. Neşeli 
        neşeli yerler içerler, cesetle ilgili hiçbir konu konuşulmaz, yatsı 
        okunurken müsaade alır kalkarlar. Çocuk merak içindedir. Yolda babasına:
 
        - - Baba 
        ceset nerede? Diye sorar. Babası:
 
        - - Yedik 
        ya oğlum. O ceset değil bir koyundu. Sen şöyle dostum var,şöyle 
        arkadaşım var diyordun, ben de seni sınamak istedim. Gördüğün gibi seni 
        seven bir arkadaşın, dostun yokmuş. Sen geldikten sonra gönderdiğim 
        kişi, benim yarım dostum. Der. Çocuk:
 
        - -Baba 
        yarım dost nedir? Diye sorunca. Baba:
 
        - - Oğlum 
        bir dost az, iki dost fazladır. Bir de benim esas dostuma gitseydin 
        acaba nasıl bir  hürmet  göreceğini  düşün. Der.”
 
        - Evet 
        ağabeyciğim. Bu kısadan, arkadaş ile dostu anlarız herhalde. Birde; Aşık 
        Veysel'in:
 
        - 
        "Dost,dost diye nicesine sarıldım,
 
        - Benim 
        sadık yarim kara topraktır...” Diye devam eder gider. 
 
        - Dost bence; bir kişi, birdir. 
        Arkadaşlık ise, bazı kırgınlıklar, ağız dalaşlarını peşinen kabullenmek 
        demektir. Bu gibi durumlara düşülmeden de arkadaşlığımızı sürdürdüğümüz 
        Insanlar bulunabilir. Bunlara sitem edilebilir, bunlara kırılabiliriz, 
        bunlarla alakalarımızı kesebiliriz. Yinede insan oğlu fıtratı üzerine 
        arkadaşsız yaşayamaz. 
 
        - Yaşayabilseydi acaba nasıl bir hayat 
        sürerdik?
 
        - Bizler 
        birisine kırılırken acaba, o birisinin bize kırılıp, kırılmadığını hiç 
        düşünmeyiz. Bizler birisinden bir şey isterken, o kişinin de bizden bir 
        talebi olabileceğini nedense hiç düşünmeyiz. 
 
        - Biz bir 
        söz verirken, sözümüzü tuttuğumuzu zan ederek, verdiğimiz sözleri hep 
        kulak ardı ederiz. Sonrada o kişinin arkasından sitem eder, sitemli 
        yazılar yazarız. Bu da yetmezmiş gibi birbirimizle bir toplulukta 
        karşılaştığımız zaman hiçbir şey olmamış gibi davranırız.
 
        - İşte bu  
        arkadaşlıktır. Dostluk değildir.
 
        - Dost 
        olarak seçtiğimiz, bir buçuk kişi için her şeyimizi verir ve onunda 
        bizim için her şeyini vereceğini biliriz.
 
        - Bu 
        devirde yaşıyoruz.
 
        - Bu 
        devirin icaplarını yerine getiriyoruz da,acaba "hayat arkadaşlarımızdan 
        başka"  hiç  dostumuz  var mı? 
 
        - 
        Zannetmiyorum.
 
        - Bu 
        zamanın maddi getiri ve götürüsü içinde dost bulmak; "Hayat pınarı olan 
        ab-ı Hayat Pınarı"nı bulmak gibi bir şey olsa gerek.
 
        - Yukarıda 
        dediğim gibi; büyükler küçüklere nasihat verirdi, dünya herhalde tersine 
        döndü ki; bende size bir nasihat olmasa da bir fikir vermiş olayım.
 
        - 
        Saygılarımla!
 
        - DOST; DOST !!! 
 
        - 
      Çorumlu 2000 Aylık Kültür Sanat Tarih Ve 
      Edebiyat Dergisi Sayı:21   25 Eylül 2000
 
       
         | 
      
      
      | 
       | 
      
      
              | 
               
              
              BU ÇALIŞMA TELİF ESERİDİR İZİN ALMADAN  
              KULLANMAYINIZ  corumlu2000@gmail.com   | 
            
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
                 
          
        
        
        https://gurselyayin.com            | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
          46KİTAP 
        BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
      
      
        - EL YAZMA KİTAPLARIMIZ
 
        - EL YAZMA KİTAPLARIMIZ
 
        - Çorum 
        Hasan Paşa Kütüphanemizde bulunan el yazma kitaplarımız için Çorumlular 
        neler yaptılar? Sorusunu kendimize sorunca, hiçbir şeyin yapılmadığını 
        görebiliriz. Bizlerden öncekilerin bize koruyun, saklayın sonraki 
        kuşaklara emanet edin dediğimiz “El Yazma Kitaplarımız” şu ana kadar 
        yazılanlarla kaldı.
 
        - Çorumlu 
        2000'in 19. sayısında geniş olarak beyanat verenlerin sözlerinin sadece 
        yazılanlarla kalmaması hakkındaki yazılarımıza bu güne kadar bir cevap 
        verilmemiştir. Bizler o sayımızda kimlere,  kimlere sormuştuk?  Kimler 
        kimler neler neler demişti de onları sözlerinde durmaya davet etmiştik 
        te, yanlış beyanlara bildiğimiz kadar cevap vermiştik.
 
        - Bu 
        yazımıza, bir Allah'ın kulu ben sözümün arkasındayım diyemedi. Burası 
        ÇORUM, burası bizim bulunduğumuz yer, burası yaşadığımız yer. Sonra; 20. 
        sayımızda ”Haydi Çorumlular” yazımıza uzaklardan bir hemşerimiz bize 
        yazdı. Bu sayımızda onu yayınlıyoruz. Bu cevabın sadece bununla 
        kalmayacağını umuyordum, İnşallah kalmaz. Diğer hemşerilerimizde 
        tepkilerini koyarlar.
 
        - 
      Çorumlu 2000 Aylık Kültür Sanat Tarih Ve 
      Edebiyat Dergisi Sayı:22   25 Ekim 2000
 
       
         | 
      
      
      | 
       | 
      
      
        | 
         
          | 
      
      
               | 
            
      
              | 
               
              
              BU ÇALIŞMA TELİF ESERİDİR İZİN ALMADAN  
              KULLANMAYINIZ  corumlu2000@gmail.com   | 
            
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
                 
          
        
        
        https://gurselyayin.com            | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
          47KİTAP 
        BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
      
      
        -  
 
        - GÖNÜL İSTER Kİ
 
        - Bu 
        sayımızda sizlerin, bizlere verdiği değerlerden bahsetmek isteyeceğim.
 
        - Her yayın 
        gibi, bizimde kendimize göre bir okuyucumuz, bir yazar kadromuz 
        bulunmaktadır. Bu ikilem karşılıklı bilgi alışverişin ötesinde 
        birbirlerini pek yakın olarak tanıyan güzide bir birlikteliği olan 
        ÇORUMLULARDIR. Bizler, okurlarımıza bir nokta veya bir harf ile 
        bildiklerimizi aktarabilmemiz, bildiklerimizi paylaşmamız mutlu eder. 
        Yazı yazmak bir gönül işidir. Bir sevgidir. Bir tutkudur. Bu işi 
        yapabilmek gayet kolay gözükmekle beraber, gayet de zordur. 
 
        - Zorluğu; bilmeden yazmak, anlamadan 
        okumak, dinlemeden yorumlamaktır.
 
        - Yazı 
        yazmanın kolaylığına gelecek olursak; dinlemeyi bilmek, dinlediğin 
        anlamaktan geçer. Pek çok yazarın yazılarında, yazım hataları 
        bulunur,bulunabilir. Bazı yazarlar bunu bilerek yaparlar. Yaptıkları 
        hatanın okuyucu tarafından anlaşılıp, anlaşılmadığını Bilmek isterler.
        
 
        - Bazı 
        yazarlar ise başka taktikler kullanırlar. Düzgün ve anlaşılır 
        yazılarının yanı sıra cümlelerin içine okuyucusunun anlamadığı, çok sık 
        kullanılmayan kelimeler kullanarak kafasını karıştırırlar. Bu kafa 
        karıştırması içinde kendilerini anlamalarını sağlayan mesajlar 
        iletirler. Okuyucusu adeta yazılarının tutkunu olur. O yazarın 
        yazılarından başka yazı beğenmezler.
 
        - Gönül 
        ister ki; sizlere daha güzel, daha detaylı yazılar sunarak, bizleri ilgi 
        ve beklentilerinize karşılık verebilen bir dergi durumuna gelelim.
        
 
        - “El, eli 
        yıkar, el dolanır yüzü yıkar” diyen atalarımız. Bu atasözünü boşuna 
        söylememişler. Siz okurlarımız el olacaksınız ki, eller birbirini 
        yıkayacak, dergi olarak ta yüz olarak bizi yıkayacaksınız.  
        
 
        -  
 
        - 
      Çorumlu 2000 Aylık Kültür Sanat Tarih Ve 
      Edebiyat Dergisi Sayı:22   25 Ekim 2000
 
       
         | 
      
      
      | 
       | 
      
      
        | 
         
          | 
      
      
               | 
            
      
              | 
               
              
              BU ÇALIŞMA TELİF ESERİDİR İZİN ALMADAN  
              KULLANMAYINIZ  corumlu2000@gmail.com   | 
            
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
                 
          
        
        
        https://gurselyayin.com            | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
          48KİTAP 
        BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
      
      
        -  
 
        - ALINGAN MI OLDUK NE?
 
        - Biz 
        yazarlar, biraz havadan nem kaparız. Bu nem yüzünden, bizler duygulu, 
        hassas yapıdayız. Bu hassasiyetimizi tek taraflı olarak kullanırız. 
        Nedense karşımızdakilerin de aynı hassas duyguları taşıdığını 
        anlayamayız, ya da anmak istemeyiz.
 
        - 
        Dergimizde yazılan yazıların muhakkak bir amacı vardır. Öyle veyahut 
        böyle. Durup dururken hiçbir yazar çizer eline kalem ve kağıt almaz. Bir 
        yanlışı, bir doğru bildiğini okuyucusu ile paylaşmak ister. Başlar 
        yazmaya. Yazdığı bu yazıda ne dediğini, ne istediğini okuyucusu 
        kendisine göre yorumlar, eler, dokur ve anlamak istediğini anlar.
 
        - Bazen 
        bizde gaf yapabiliriz. Bazen de “Kızım sana diyorum, gelinim sen anla” 
        deriz de, ne kızımız anlar,nede gelinimiz. Bana göre, kızımızda anlar, 
        gelinimizde. 
 
        - Yazıda 
        yazılanları okuyan, ACABA ne demek istedi? Diye düşünür. Düşünmesinin 
        sebebi ise, alındığı için değildir. Yazıdan birkaç söz, birkaç mana 
        bulabilirse de, acaba benim hangi sözüm veya davranışım için bunu yazdı 
        diyerek, yazıyı yazan kişiyi sorgular. Sorgulaması ise, kendini tatmin 
        etmekten başka bir şey değildi.
 
        - Biz ve 
        siz. Siz ve biz. Ne istediğimizi,ne istendiğini bilmekteyiz. Bilmekteyiz 
        de,bilmemiş gibi davranmamız, bize mahsus bir davranıştır.
 
        - 
      Çorumlu 2000 Aylık Kültür Sanat Tarih Ve 
      Edebiyat Dergisi Sayı:22   25 Ekim 2000
 
       
         | 
      
      
      | 
       | 
      
      
        | 
         
          | 
      
      
               | 
            
      
              | 
               
              
              BU ÇALIŞMA TELİF ESERİDİR İZİN ALMADAN  
              KULLANMAYINIZ  corumlu2000@gmail.com   | 
            
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
                 
          
        
        
        https://gurselyayin.com            | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         BİLGİ PAYLAŞILDIKÇA KIYMETİ ARTAR!  | 
            
      
        | 
         
        Hazırlayan 
        Mahmut Selim GÜRSEL yazışma adresi  corumlu2000@gmail.com  | 
            
      
    |  
        
        DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ 
          OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN  İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR | 
            
      
    | 
         
          
    
     | 
            
      
          | 
Gizlilik şartları ve Telif Hakkı © 1998 Mahmut Selim GÜRSEL 
adına tüm hakları saklıdır. M.S.G. ÇORUM | 
            
      
          | 
      
       Hukuka, Yasalara, 
Telif  ve Kişilik Haklarına saygılı olmayı amaç edinmiştir. |