| 
               
              
                 | 
            
      
     
         
    ISBN 978-975-593-007-7 
         
          | 
            
      
    |  
        
        DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ 
          OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN  İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR | 
            
      
    | 
 
        Hazırlayan 
        Mahmut Selim GÜRSEL yazışma adresi  corumlu2000@gmail.com  | 
        
      
    | 
         
          
    
     | 
        
      
        | 
         
          | 
      
      
        | 
         
        
        Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
              | 
               İÇİNDEKİLER 
              Tıklayarak şiirlere gidebilirsiniz  | 
            
      
              | 
              
              
              KİTAP KÜNYESİ 
              
              
              HAYAT HİKAYESİ 
              
                
                
                ÖNSÖZ 
              
                
                
              HACIM 
              
                
                
              YENİMAHALLE 
              
                
                
              GÖNÜL HAPİSHANESİ 
              
              
              
              KİM? 
              
              
              
              ÇORUM 
              
              
              
              EĞRİ DOS 
              
              
              
              O; 
              
              
              
              SEN 
              
              
              
              ESİRİNİM SENİN   
              
              
              
              ÇORUM’DAN ÖNCE 
              
              
              
              OLMUYOR 
              RABBİM! 
              
              
              
              KARAMSAR ARKADAŞ 
              
              
              
              GÖNÜL İSTER Kİ 
                
              
              
              
              SEVİLEN İÇİN 
              
              
              
              YALNIZ ADAM 
              
              
              
              BOŞ VERİN 
              
              
              
              TIMARHANE YOLCUSU 
              
              
              
              BİLMEMEK 
                
              
              
              
              BEKLEME! 
              
              
              
              İSTEMEM  
                
              
              
              
              DAĞLARA SESLENİŞ 
              
              
              
              GÖRDÜN MÜ? 
                
              
              
              
              YOLARSA ORAYA O YOLLAR 
              
              
              
              GÖRMEDİM 
              
              
              
              GÖNÜL GÖZÜ 
              
              
              
              YENİ YIL   
              
              
              
              ESAS VATAN 
              
              
              
              AĞLAMA SUS! 
              
              
              
              AN! 
                
              
              
              
              GÖSTERECEĞİM! 
              
              
              
              ÖĞRETMEK 
                
              
              
              
              BOZULAN DÜNYA 
              
              
              
              NASİHAT 
              
              
              
              ANLAYANA! 
                
              
              
              
              SÖZÜMDE DURDUM 
              
              
              
              ÇORUM’UN KADISI  
                
              
              
              
              KARGAYA DEMİŞLER Kİ 
              
              
              
              KONUŞMUYORUZ 
                
              
              
              
              VATANIM NE HALDE 
              
              
              
              HER ŞEY TERS 
                
              
              
              
              GEÇEN ÇANAKKALE İDİ YA ŞİMDİ?   
                
              
              
              
              SANA DİYORUM! 
              
              
              
              90X90 
              
              
              
              BABAM 
              
              
              
              ANAM   
              
              
              
              SALLAMA BAŞINI 
              
              
              
              MAHMUT SELİM GÜRSEL 
              
              
              
              ÇALIŞ,ÜRETKEN OL! 
              
              
              
              SANA BEN NE DİYEYİM? 
              
              
              
              BİR GÜN 
                
              
              
              
              GÖZ GÖZE MİYİZ? 
                
              
              
              
              MEZAR TAŞINLA 
              
              
              
              BİR YAŞAR BİN ÖLÜRÜM
                
              
              
              
              TAM HIYAR VAKTİ 
              
              
              
              YAZ 
              
              
              
              SON BAHAR 
                
              
              
              
              AKŞAM MI OLDU? 
              
              
              
              SEVMEK Mİ ? 
              
              
              
              ACI MI 
                
              
              
              
              BARDAK= CAM/KADEH=CAM 
                
              
              
              
              MERHABA MUTLULUK!  
                
              
              
              
              NE 
                EKERSEN ? 
              
              
              
              BİR BİLEN ANLATSIN 
              
              
              
              HÜKÜMLÜ MÜYÜZ? 
              
              
              
              MÜSAADE İSTENMEZ    
              
              
              
              HAYATTAYIM 
              
              
              
              “ŞEHİTLERE ÖLÜ DEMEYİNİZ” 
              
              
              
              NASILSINIZ 
              
              
              
              DERT Mİ ? 
                
              
              
              
              KENDİMİZİ BİLİYOR MUYUZ? 
                
              
              
              
              SOKAKLAR 
              
              
              
              AHBAP 
              
              
              
              ESİRİNİM SENİN 
              
              
              
              BELKİ BİR GÜN 
              
              
              
              BENDEKİ SEN 
              
              
              
              VATAN  | 
            
      
              | 
               | 
            
      
               | 
            
      
               | 
            
      
          | 
      
      
      Çalışmalar TELİF ESERİDİR Yazarlarımızın 
      gönderileri ile yayına alınmıştır. | 
            
      
          | 
            | 
            
      
          | 
          
    
    
          GÜRSEL YAYINEVİ    | 
            
      
          | 
      yazarlarımız yaptıkları paylaşımlardan sorumludur.
       | 
            
      
          | 
      Sitemiz ve yazarlarımız;hukuka, yasalara, telif 
      haklarına ve kişilik haklarına saygılı olmayı amaç edinmiştir. | 
            
      
               | 
            
      
        | 
            | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        |   | 
      
      
        | 
          01  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              | 
               
                 HACIM!
              
               
              ISBN 978-975 95580-4-8
               
               
              
              
              Mahmut Selim GÜRSEL
                
              Bahçelievler 1.Cadde Çetin 
                Apt. 10/8 Bahçelievler ÇORUM
                 | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız     | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        |   | 
      
      
        |   | 
      
      
        | 
          02  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
              
                - 
            
            
  
                - 
            Mahmut Selim GÜRSEL
 
                - 
                1947  tarihinde babamın subay olarak bulunduğu Erzurum'da bir at 
            arabasında doğum evine giderken doğmuşum. Babam  Eminsu Ali Rıza 
            Gürsel,annem ise Fahriye hanımefendi idi. 
 
                - 
                İlkokula İskenderun'da başladım. Ankara' da bitirdim. Ankara 
            Yenimahalle  Ortaokulunun birinci  sömestrsinde  babamın  emekli 
            olmasından dolayı 1960 yılında Çorum'a gelince Atatürk Ortaokuluna 
            devam ettim. Babamın "oku da oğlum ceketimi satar  seni  okuturum" 
            diyerek bana yaptığı nasihatleri ters tepki  yaptı, okumuyorum  
            diyerek okulu birinci sınıfta bıraktım. Marangoz çırağı olarak Azmi 
            Başar ustanın yanına girdim.  Askere gidene kadar ustanın yanında 
            çalıştım. 1967 tarihin de askerlik dönüşü,Ankara  Emniyet   
            Müdürlüğüne teknisyen  olarak göreve  başladım.  Ortaokulu dışarıdan 
            2 yılda bitirdim 1972  tarihinde polis memuru olarak Ankara'da 
            çeşitli şu beler ve kara kollarda çalıştım. 16 Eylül  1973  
            tarihinde  Selma (Kurşuncu) Hanımefendi ile evlendim. 
                
 
                - 
                1978 yılında ayında naklen Çorum İl Halk Kütüphanesine Memur olarak 
            geçtim.  Dışarıdan  Çorum Ticaret Lisesini iki yılda bitirdim. Kendi 
            kendime Osmanlıca’yı öğrenmeye uğraştım,Hat sanatı ile biraz 
            ilgilendim 150 ye yakın Ser levham var, Çorum Güzel Sanatlar 
            Galerisinde  ve Kütüphane salonlarında bu levhaları sergiledim.  3.  
            8. 1988 tarihinde İl Halk Kütüphanesi Müdür yardımcılığına atandım. 
                
 
                - 
                1990  tarihinde  kütüphanelerdeki kitapların tasnifi ile ilgili 10 
            yıllık bir araştırmamı "Alfabetik Onlu Tasnif Fihristi (Dewey)"kitap 
            haline getirip Kültür Bakanlığına sundum.   Kitabımdan Türkiye'deki 
            bütün kütüphanelere  dağıtılmak  üzere 1000 adet satın aldılar. 
                
 
                - 
                1993 yılında Türkiye'deki  bütün kütüphanelerde bulunan " El Yazması 
            "  kitapların Ankara Milli Kütüphanesine  toplanma kararı veren 
            Kültür Bakanlığına karşı Çorumlu  hemşehrilerimi  haber dar ettim, 
            mahalli radyodan ve gazeteler ile parti il Başkanlarını ile  Millet  
            Vekilimiz  Adnan Türkoğlu ve Belediye Başkanımız rahmetli Turan 
            Kılıççıolu' nun destekleri ile el yazma kitaplarımızın  Çorum' da 
            kalmasını sağladım . Açık öğretim için  üniversite sınavlarına girip 
            kazandım. İkinci sınıfta iken 25 Nisan 1994 tarihinde Tatvan 
            Bitlis'e Müdür olarak tayinim çıktı ,tayin  edildiğim  yere 
            gitmeyerek emekliliğimi istedim.  
 
                - 
                İlkokul sıralarında okuyarak pilot olmanın düşlerini kurardım. Bu 
            hayalim gerçekleşmedi.Şu anda emekli  memurum.  
                
 
                - 
                Marangozluk,oymacılık, polis memurluğu,memurluk  ve  idarecilik 
            yaptım. Her çalıştığım meslekte çeşitli önemli olaylar oldu ise de 
            son çalıştığım kurumda  bence  en  önemli bir hatıramı anlatmak 
            istiyorum:Kütüphanedeki çalışmalarım  ve " El  Yazması Kitaplar"ın 
            Çorum'da kalması  için  verdiğim  çabalar  neticesinde  Bitlis 
            Tatvan’a tayin edilme olayım beni çok yıktı. Fakat bu  üzüntümün  
            boş olduğunu  zamanla  gördüm. Rabb’imin  izni  ile Hacca gitmek 
            nasip oldu,iki kitap daha yayımladım ve elinizde bulunan bu derginin 
            çıkmasına vesile oldum. Mesleklerin  insanlara sağladığı maddi 
            avantaj olarak,evinizi geçindirecek,namerde muhtaç  etmeyecek  
            avantajından  başka,manevi olarak;sizin yaptığınız işlerle ilgili 
            karşılaştığınız problemleri değerlendirirseniz avantajların neler 
            olabileceğini hayat okulundan  öğrenmiş  oldum. 
                
 
                - 
                Yazı yazmaya beni  kimse  teşvik  etmedi   Kütüphane için 
            hazırladığım  kitap beni  yazmaya teşvik etti. Yazılarım mahalli 
            basında yayımlandı. Yazılarımdan dolayı bir ödül almadım;fakat 
            kitapları ve bu dergi benim için en büyük ödüldür.  
                
 
                - 
                İdealim: Çorum'a  tam teşekküllü bilgisayar ortamında bir kütüphane 
            kazandırmaktır. Bu idealim yüzünden tayinim çıktı. Yayımlanmış dört 
            çalışmam bulunmaktadır. Bunlar:  
 
                - 
                " Alfabetik Onlu Tasnif Fihristi (Dewey) ", 
                
 
                - 
                "Çorum'da Yatan Meşhur Yatırlar", 
                
 
                - 
                "Çorum 97" ve  
 
                - 
                "Çorumlu 2000 Aylık Kültür Sanat Tarih ve Edebiyat Dergisi 63 sayı 
            basıldı ve Bu sayfalardan Internet'te yayınlanmakta"
 
                - 
                “Çorum 2002”   
 
                - 
                "Menakıb-ı Koyun Baba 2004
 
                - 
                 Bakanlığa sunulmuş;"Alfabetik Türk ve Yabancı Yazarlar Fihristi" ve 
            "Ne Nerede Başlıklı Arama Fihristi" basım için  hazır  
            beklemektedir.  Yazılarım  daha çok araştırma dalı ile makale 
            türüdür. Tiyatro çalışmalarım,şiir ve  hikaye denemelerim 
            bulunmaktadır.   Şu  anda  dergimde yazılarım çıkıyor. Benim 
            okuyucularıma  diyeceklerim  şudur ki. Doğru bildiğiniz konuları 
            savunun. Bu  savunmanız  size belki tepkiler getirecektir. Bu  
            tepkileri inceleyerek doğru olup olmadığını araştırın.  
                
 
                - 
                DOS20-DDS20ALFABETİK YAZARLAR-ÇORUM-ÇORUMLU2000 1.Cilt Menakıb-ı 
            Koyun Baba CD Çalışmaları
 
                
                   - 
                  
                  http://corumlu.com
 
                
                
                   - 
                  
                  http://corum.name
 
                
                
                   - 
                  
                  http://dergisi.info
 
                
                
                   -  
 
                
                
                   - 
                  SİTELERİM 
                  BULUNMAKTADIR
 
                
                - 
                
                corumlu2000@yahoo.com
 
                - 
                
                corumlu2000@hotmail.com
 
                - 
                 
 
                - 
                E-mail adreslerinden yazabilirsiniz. 
                
 
               
                | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız     | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        |   | 
      
      
        | 
          03  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                      
              
                      Mahmut Selim GÜRSEL | 
             
            
              
                      
                        
                        - 
                                    
                        
 
                        - 
                                     
                        Bilmem sizde bir iki mısra karalar mısınız? 
                        Karalamazsanız da muhakkak dizeleri okursunuz. Ne yazmış 
                        acaba? Dersiniz muhakkak.
 
                        - 
                                    Yazdığım 
                      dizeleri elinizde olan bu kitapçıkta topladım. En son 
                      dizeler ile ilk yazdığım dizelere doğru en azından bir 
                      tarihi hatıralara gideceğim.
 
                        - 
                                    Yaratılan 
                      her şey gibi bizlerde faniyiz; bu dünyada fani.
 
                        - 
                                    Bu dizeler 
                      çok sevgili eşim Selma GÜRSEL’E ithaf ediyorum
 
                        - 
                         
 
                       
                      
                                 
                        
                        
                      
                      Gürsel Yayınevi 
                      
                      30Ağustos 2007 ÇORUM 
                        
                
                 | 
             
            
              | 
                | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız     | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          04  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
              
                - HACIM!
 
                - Esen bir yelde, akan suda!
 
                - Deniz, ırmak, gölde ve yelde!
                
 
                - Gezinen gölgelerle yerde,
 
                - İnan ki seni gördüm. Hacım!
 
                -  
 
                - Hem önümdesin hem ardımda
 
                - Bir baktım gördüm seni gökte
 
                - Bana bakan her gözde seni,
 
                - İnan ki seni gördüm. Hacım!
 
                -  
 
                - Okuduğum kitaplardasın
 
                - Yazı yazdığım kâğıtlarda
 
                - Sen dinlediğim ağıtlarda
 
                - İnan ki seni gördüm. Hacım!
 
                -  
 
                - Yürüdüğüm bütün yollarda
 
                - Güzel gördüğüm mekânlarda
 
                - Dolaştığım tüm ülkelerde
 
                - İnan ki seni gördüm. Hacım!
 
                - 16/09/2007
 
                -  
 
               
               | 
             
            
              | 
                | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız     | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        |   | 
      
      
        | 
          05  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                      
                        - YENİMAHALLE
                        
 
                        - Ankara Yenimahalle 
                        son durak, 
 
                        - İnince bu durakta 
                        belediye otobüsünden 
 
                        - Bir ufak meydancık 
                        sizi karşılıyor! 
 
                        - Evlerin bittiği bu 
                        yer, etraf bir çorak. 
 
                        - Mezbelelik değilse 
                        de ona yakın şey. 
 
                        - Molozlar, 
                        döküntüler, sanki çöplük, 
 
                        -  
 
                        - Her nedense durak 
                        burada sonlanmış! 
 
                        - Yol bitmiş, sanki 
                        devam etmiş ulanmış. 
 
                        - Yolun biri tepeye, 
                        biri inişe devam etmiş. 
 
                        - İnişli yerin sağ 
                        tarafında yazlık bir sinema! 
 
                        - Bu yol iner 
                        kıvrılarak beşinci durağa,
 
                        - Karışır ana yol ile 
                        buluştuğu kavşakta.
 
                        - Sol tarafı boş, 
                        aralarla kaplı bir alan koskoca. 
 
                        -  
 
                        - Tepeye giden yolda 
                        ise iki sıra ev yapılmış, 
 
                        - İki katlı şirin mi 
                        şirin evler, bahçeler bunlar! 
 
                        - Bir taraf evlerin 
                        önü çam ağaçlı, parklarla süslü, 
 
                        - Yol ise ham toprak, 
                        halen asfalt bile olmamış. 
 
                        - Çam ağaçları fidan 
                        daha, toprak, tozla kaplanmış. 
 
                        - Ankara 1959
 
                        -  
 
                        -  
 
                       
               | 
             
            
              | 
                | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız     | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        |   | 
      
      
        | 
          06  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                
                  - GÖNÜL HAPİSHANESİ 
                  
 
                  - Yanıyor yine hapishanemin 
                  lambası.
 
                  - Gam dağıtıyor, aydınlattığı 
                  yerlere!
 
                  -  
 
                  - Düşene kadar boş verdiysen 
                  bu hale sen,
 
                  - Düştükten sonra bu gam, bu 
                  üzüntü niye?
 
                  -  
 
                  - Akıyor gözyaşım hiç bıkıp 
                  usanmadan,
 
                  - Herkes bakıyor mu, bu benim 
                  göz selime.
 
                  -  
 
                  - Bu dertli, gamlı olan kim, 
                  ben kimim? Diye.
 
                  - Soruyor garip mahkûm hep 
                  kendi kendine.
 
                  -  
 
                  - Bu hapishane bir gönül 
                  parmaklığıdır.
 
                  - Gülmekle, ağlamak, sevmek 
                  de hep hediye.
 
                  -  
 
                  - Karşılıksız sevgi bir dert 
                  ile bir çile,
 
                  - Düştükten sonra bu gam ve 
                  ağlamak niye?
 
                  - 22/11/1972 ANKARA
 
                  -  
 
                  -  
 
                  -  
 
                  -  
 
                  -  
 
                 
               | 
             
            
              | 
                | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız     | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          07  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        
        Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                      
                        - KİM?
 
                        - Elbette biliyorsun,
 
                        - Kendi haline bakınca;
 
                        - Niçin utanmıyorsun!
 
                        - Biliyorsun sende,
 
                        - Etrafına bakınca;
 
                        - Sen hiç utanmıyorsun!
 
                        - Kim olduğunu 
                        biliyorsun,
 
                        - Görüyor, biliyorsun,
 
                        - Kızarmıyor, 
                        utanmıyorsun!
 
                        - 14 07 2006 13.20 
 
                        -  
 
                       
               | 
             
            
              | 
                | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız     | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        
        Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          08  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                
                  - ÇORUM 
 
                  - Gelmiştik esas 
                  memleketimize
 
                  - Yabancı idik bütün her kese
 
                  -  
 
                  - Yaşıtlarım bana 
                  yanaşamadılar
 
                  - Ankaralı bu çocuk dediler 
                  bir birlerine
 
                  -  
 
                  - Ortaokula devam ettim 
                  burada
 
                  - Uyum sağlayamadım bu 
                  yeniliğe
 
                  -  
 
                  - Ticareti devam ettirdiysem 
                  de
 
                  - Ankara’ya uymadı buradaki 
                  sermaye
 
                  -  
 
                  - Okulu da savsakladık bu 
                  arada
 
                  - Babam verdi beni bir sanata
 
                  -  
 
                  - Olacaktım marangoz 
                  mobilyacı
 
                  - Bana olacaksın altın 
                  bilezik sahibi
 
                  -  
 
                  - Birkaç gün gittim geldim 
                  oraya,
 
                  - Usta hiç iş vermedi nedense 
                  bana,
 
                  -  
 
                  - Bende o dükkân da yok iken
 
                  - Çalıştırdım gördüğümü 
                  işleyen
 
                  -  
 
                  - Birkaç zıvana deldim 
                  kapılar için
 
                  - Sonra belki yanlış olur, 
                  dursun dedim!
 
                  -  
 
                  - Usta geldi, yaptığıma önce 
                  kızar gibi oldu
 
                  - Aferin yahu! Bakarak 
                  kavramışsın iş sana uydu!
 
                  -  
 
                  - Sırası geldi gösterdi sonra 
                  bana bildiği işleri
 
                  - Ustam bana öğretiyor bu 
                  mesleği bilgiyi
 
                  - 15 Haziran 1961
 
                  -  
 
                 
               | 
             
            
              | 
                | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız     | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        |   | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          09  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                      
                        - EĞRİ DOS 
                        
                        
 
                        
                        Bir dost buldum acı, 
                        Bırakayım dedim gitmez. 
                        Bir dost buldum eğri, 
                        Biraz doğrulmak istemez. 
                        Bir yar buldum güzel, 
                        Beni yar diye bilmez. 
                        Bir gül buldum güzel, 
                        Bana bir koku vermez. 
                        Bir hiç buldum işe yaramaz, 
                        Benimdir o kovarım gitmez. 
  
                        - 
                        03/12/1971 
                        Ankara
 
                       
                        | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız     | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        |   | 
      
      
        |   | 
      
      
        | 
          10  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                
                  - 
                       O;  
 
  
                  - Sen O'nu.
 
                  Tanımak istersen, 
                  Etrafına bakman yeter. 
                   
                  O; 
                  Her yerde. 
                  Senin içinde, 
                  İçini okuman yeter. 
                   
                  O; 
                  İşiten,gören, 
                  Senin bilmediğini, 
                  Anlamadığını bilen. 
                   
                  O; 
                  Ol dedi, 
                  Her şey O'nun emri, 
                  Anlamanı emreden. 
                   
                  O; 
                  Emretti sana, 
                  Yapmanı istedi, 
                  İnsanlığını bildiren.   
                   
                  17 Mart 2002 
                 
                  | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız     | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        |   | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
         11  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        
        Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                      
                        - SEN
 
                        - Sen ne idin bu gün, o 
                        isen sen!
 
                        - Sevenlerin mi yok 
                        yalnız mısın sen!
 
                        - Beklerken yolları 
                        kimi istersen,
 
                        - Gönderirler sana 
                        iyiyi ister, dilersen!
 
                        -  
 
                        - Sen! Neredeysen orası 
                        senindir bilsen.
 
                        - Nefes al sen! 
                        Dağlarda bir gülersen!
 
                        - Sevenlerin olur 
                        elbette sen bir dikensen,
 
                        - Gönderirler sana 
                        iyiyi ister, dilersen!
 
                        -  
 
                        - Sen! Sen olmadan önse 
                        yine sendin.
 
                        - Sevmeyi bilmeden yine 
                        gülerdin,
 
                        - Bahçeler harap oldu 
                        şimdi sendin,
 
                        - Gönderirler sana 
                        iyiyi ister, dilersen!
 
                        - 14 04 2002
 
                        -  
 
                       
               | 
             
            
              | 
                | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız     | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        
        Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        |   | 
      
      
        | 
          12  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        
        Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                      
                        - ESİRİNİM SENİN
                        
 
                        - Kader bağlantısı, 
                        derin mi derin.
 
                        - Aşkta gülmek yok, 
                        ağlarım serin.
 
                        - Dost sefası mı; 
                        olacak mı senin?
 
                        - Eğlenmek istiyorlar, 
                        bu kader benim!
 
                        -  
 
                        - Gökyüzünde yıldızlar 
                        parlaktır neden?
 
                        - Deniz ay ışığından 
                        neden raks eder?
 
                        - Semalarda bulutlar 
                        hür gezerlerken,
 
                        - Ben neden, neden, 
                        esirinim senin?
 
                        - 13/6/1972 ANKARA
 
                        -  
 
                        -  
 
                        -  
 
                        -  
 
                        -  
 
                        -  
 
                        -  
 
                       
               | 
             
            
              | 
                | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız     | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        
        Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        |   | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          13  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        
        Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                
                  - ÇORUM’DAN ÖNCE 
                  
 
                  - Hatıramız bildiğimiz bir 
                  iki ilde
 
                  - Adana; Köprüköy diyorlardı 
                  o zaman!
 
                  - Hatıramda kalan tren yolu 
                  geçerdi köprüden.
 
                  - Yollamışlardı Kore’ye 
                  trenle katar, katar,
 
                  - Anadolu evlatları 
                  gittilerdi limana o an.
 
                  - O yıl yollamışlardı babamı 
                  görevi icabı
 
                  - Hatay İskenderun’a üç ay 
                  geçici görevli
 
                  - Bizi de götürmüştü mahkûmdu 
                  eli
 
                  - Orduevi malum odasına 
                  yerleştirmişti! 
 
                  - Üç ay kalınca orda görevi 
                  sabitlendi
 
                  - Mecbur buldu babam bir ev 
                  çok büyük bahçeli
 
                  - Annemin arkadaşları 
                  gelmişlerdi bize oturmaya
 
                  - Çocukları da var çoğuz ya 
                  oynamak gerek
 
                  - Aldık testereyi bahçedeki 
                  muzları kestik!
 
                  - Kele yapmış muz ağacı ile 
                  birlikte savaşmıştık!
 
                  - Ertesi gün gelmişti aybaşı 
                  kira zamanı
 
                  - Gelmişti ev sahibi kadır. 
                  Korkmuştu anacığım
 
                  - Görür muzları halini ev 
                  sahibesi kadından
 
                  - Yahu ne yapmışsınız derse, 
                  ne derdi o anda
 
                  - Ev sahibi kadın kapıdan 
                  savmaya kalkan anamı
 
                  - Şüphelenen biraz iteleyip 
                  girdi evin kapısından.
 
                  - Kadın yerde boyluca yatan 
                  yirmi otuz muz ağacı
 
                  - Ev sahibi muzları 
                  göstererek; beyiniz mi tımarladı?
 
                  - Muzların gelmişti zamanları 
                  yenilenmek için
 
                  - Bilgiliymiş beyiniz muz 
                  ağacı hakkında aferin. 
 
                  - Evi kontrol için girdi 
                  içeri, baktı evinin içine
 
                  - Aldı kirasını elinden 
                  oturdu buyur denmeden
 
                  - Annem kahve yaptı ona içip 
                  gitti evimizden
 
                  - Meğer biz haylaz çocuklar 
                  bilmeden iyi etmişiz
 
                  - Yenilemişi muz ağaçların 
                  keserek erkenden
 
                  - İskenderun da burada 
                  ilkokula başladım anım.
 
                  - Birde kardeşim doğdu burada 
                  iki idik üç olduk
 
                  - Sonra babam Hatay Dörtyol’a 
                  görevi çıktı
 
                  - Dörtyol bulduk bir portakal 
                  bahçesinin içine ev
 
                  - Ev sahibi gösterdi babama 
                  birkaç portakal ağacı
 
                  - Bunları olunca yesin 
                  çocuklar afiyet ile dedi 
 
                  - Annesi vardı hatırlarım 
                  yaşlıca Hatun nine 
 
                  - Anneme verirdi sepet sepet 
                  taze narenciye
 
                  - Bir kaç yıl sonra evde bir 
                  telaş, bir koşuşturma
 
                  - Toplandı eşyalar balyalar, 
                  tutuldu yol Ankara’ya
 
                  - Ankara Yeni Mahallede 
                  tuttuk bir ev yeni.
 
                  - Önü yeni yol boyu park 
                  dikilmiş çam fidanları 
 
                  - Yeni Mahallede İlkokul dört 
                  ve beşi okudum
 
                  - Sonra; Otobüs ile Ortaokula 
                  gitmeye başladım. 
 
                  - Semt pazarında ticaret 
                  orada gördüm ve tanıdım
 
                  - Pazarda kazancım bin dokuz 
                  elli dokuzda
 
                  - Haftalık olmuştu iki yüz, 
                  Aylık altı yüz lira
 
                  - Babam rahmetlik alırdı ayda 
                  üç yüz elli lira
 
                  - Kira ona, mutfak ona, soba 
                  ona, masraf ona.
 
                  - Verirdim anama, derdim 
                  babam kırılmasın ha!
 
                  - Harca ana, babamı 
                  sıkıştırma, ben kazandıkça!
 
                  - Sonra Yirmi Yedi Mayıs bin 
                  dokuz yüz altmış
 
                  - Vatana geldi kâbus, korku 
                  bilinmeyen hal.
 
                  - Geldi bilgi babama emekli 
                  ol dediler zorla 
 
                  - Geldik baba vatanı olan 
                  Çorum’a Ankara’dan
 
                  - Mecburiyet demişti babam! 
                  Ankara da işimiz yok!
 
                  - Emekli olmuştu babam 
                  Tandoğan’da fabrikadan
 
                  - Biraz mahzun ve hırslı idi 
                  anam; gelirken Çorum’a
 
                  - Bizler yeni yerde idik yine 
                  Çorum’a hikaye işte bu.
 
                  - 10 Temmuz 1960 ÇORUM
 
                 
               | 
             
            
              | 
                | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız     | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        
        Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        |   | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          14  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                 OLMUYOR RABBİM!
                  
                  İçmek, içmek istiyorum. 
                  Kanmak, kandırmak geliyor içimden. 
                  Bağırmak, ağlamak istiyorum. 
                  Olmuyor, olmuyor Rabb’im. 
                    
                  Sevmek, sevilmek diliyorum. 
                  Bakmak, görmek istiyorum 
                  Deli gibi ağlamak, yırtınmak. 
                  Olmuyor, olmuyor Rabb’im. 
                    
                  Dövüşmek,dövülmek istiyorum, 
                  Kana kana ağlamak geliyor içimden 
                  Yok olup gitmek istiyorum 
                  Olmuyor,olmuyor Rabb’im. 
                   
                  - 13/07/1972 ANKARA
 
                 
                  
                
                
  | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız     | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        |   | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
         15  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
              
                - KARAMSAR 
                ARKADAŞ 
 
                - Ben dert keder dağıtamam 
                arkadaş!
 
                - Şenim neşeli ve güler 
                yüzlüyüm.
 
                - Ben somurtamam, ağlamam 
                arkadaş!
 
                - Sevinçliyim, şakrağım ve 
                gülecim.
 
                -  
 
                - Ben severim. Sevilirim 
                arkadaş!
 
                - Sevileme mez lik nedir hiç 
                bilmem.
 
                - Ben nazlanmak, bilmem 
                arkadaş!
 
                - Senin gibi çıtkırıldım 
                değilim.
 
                -  
 
                - Sen, sen nesin; kimsin? 
                Bilsen arkadaş!
 
                - Ben senin gibi bilinmez 
                değilim.
 
                - Ben buyum, böyleyim işte 
                arkadaş!
 
                - Böyle yaratana ben asi 
                değilim.
 
                - 12/12/1972 ANKARA
 
                -  
 
                -  
 
                -  
 
                -  
 
                -  
 
                -  
 
               
               | 
             
            
              | 
                | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız     | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          16  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                      
                        - 
                        GÖNÜL İSTER Kİ 
 
                        - Bağlarda, bahçelerde 
                        uzanıp ta yatmak,
 
                        - Sıra dağları gibi 
                        yıkılmadan durmak
 
                        - Birleşip de el ele 
                        Çorumlu da olmak,
 
                        - Gönül ister ki 
                        Çorum’da Çorumlu olmak.
 
                        - İster bu mahzun 
                        gönül, gurbetçi gönül
 
                        - Bakma da görmemek 
                        Çorumluyu
 
                        - Anlamak istemez isen 
                        sen bile
 
                        - Kim okuyacak benim 
                        bildiğimi?
 
                        - 03/08/1972 ANKARA
 
                        -  
 
                        -  
 
                        -  
 
                        -  
 
                        -  
 
                        -  
 
                        -  
 
                        -  
 
                        -  
 
                       
               | 
             
            
              | 
                | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız     | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        |   | 
      
      
        |   | 
      
      
        | 
          17  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
              
                - 
                SEVİLEN İÇİN
 
                - 
                
                Gözlerin mavi, deniz gibi.
 
                Ruhumun derinliğinde esen 
                Gönlümdeki gülün yaprakları 
                Ve sensiz geçen geceler. 
                 
                Derinlere dalmak isterdim. 
                Ta ruhuma kadar inen yolu, 
                Bulmakla; bulmamakla 
                Kımız içmiş sarhoş gibi. 
                 
                Dertlenmek isterdim. 
                Düşündükçe inan seni! 
                Benim olmanı düş ederdim 
                Ta seni sevdim seveli. 
                -  
 
                - 
                03/10/1971 Ankara
 
               
   
                 | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız     | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        |   | 
      
      
        |   | 
      
      
        | 
            18  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                
                  -  YALNIZ ADAM
                   
                  
 
                  - Bir yalnız adamı tanırım
 
                  Ta ezelden beri o yalnız. 
                  Ana, baba, bacısı yoktur. 
                  Gözleri dolu, ya kapalı 
                    
                  Dertleri ganidir başında 
                  Silkeleyip de kaçmak ister. 
                  Bırakmazlar ki; yakasını 
                  Yapışmışlar ona atamaz. 
                    
                  Yakar cebinden bir sigara, 
                  Derinden içine çekip de, 
                  Unutmak ister o her şeyi, 
                  Heyhat işte yine yalnızdır. 
                    
                  Bazen gözleri dalar da, 
                  Deniz mavisi dumanlara 
                  Bir iki damla gözlerinde 
                  O ağlayamaz, gülemez de. 
                   
                  03/02/1972 Ankara 
                 
                  | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız     | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
           19  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                
                  -  
                  BOŞ VERİN  
 
                  - Seherde öten bülbülüm, 
                  neden susarsın!
 
                  - Hey beyaz gül! Sen 
                  bülbülüne dargın mısın?
 
                  - Tanyeri neden sende  
                  yaslar  içindesin?
 
                  - Boş verin, değmez! Benim 
                  için üzülmeyin.
 
                  -  
 
                  - Kızaran soba, sen kimden 
                  utanıyorsun?
 
                  - Alev  alan ocak, neden 
                  sıkılıyorsun?
 
                  - Bu dünya çok yalancı. Ona 
                  hiç kanmayın.
 
                  - Boş verin, değmez! Buna siz 
                  hiç aldırmayın.
 
                  -  
 
                  - Toprak sen yüzünü ne olur 
                  karartmasan,
 
                  - Verdiğin o ürünler gibi 
                  besler olsan.
 
                  - Sana gelen biz, Adem’ler 
                  korkmadan gelse.
 
                  - Boş verin değmez! Bu 
                  dünyada her şey yalan.      
 
                  -  
 
                  - 22/12/1972 ANKARA
 
                 
                   
                 | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız     | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
           20  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                      
                        - TIMARHANE YOLCUSU
                        
 
                        - 
                        Kader ağlarını yavaş 
                        yavaş örüyor.
 
                        - 
                        Bataklığa gidiyorsun 
                        bak milim milim
 
                        - 
                        Düşünmezsen bu 
                        dünyayı olursun salim
 
                        - 
                        Boş ver şu geçmişe, 
                        şen olsun istikbalin.
 
                        - 
                         
 
                        - 
                        Sevmek ne haddine be, 
                        sevilmekte keza
 
                        - 
                        Tutuldum zannetme, 
                        sen bu kara sevdaya
 
                        - 
                        Bir yol alır gider, 
                        boş yorumlanır rüya.
 
                        - 
                        Kanma kimseyi! 
                        Gidersin tımarhaneye.
 
                        - 
                         
 
                        - 
                        30/12/1972 ANKARA
 
                       
                        
                
                
                
                
  | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız     | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          21  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                      
                        - BİLMEMEK
 
                        - 
                        Bilmek; bilmemekten iyi,
 
                        Senin o güzel gözlerini, 
                        Sevmen, sevmemenden iyi, 
                        O dünya, bu dünya işlerini. 
                         
                        Görmen, görmemenden iyi 
                        İyiliği, sevgisizliği 
                        Hissetmen, hissizliğinden iyi, 
                        Gelecekteki dünya işlerini 
                         
                        Yarının ne getireceğini, 
                        Sevginin ne olacağını, 
                        Beklemenin ne doğuracağını, 
                        Bilmemek ne kadar iyi 
  
                        - 
                        15 Mart 2002
 
                       
                        
                
                
  | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız     | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          22  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                      
                        - 
                        BEKLEME! 
 
                        - Bekleme 
                        övüleceğini.
 
                        - Bekleme 
                        yerileceğini.
 
                        - Kendinden 
                        bekle övülmeyi,
 
                        - Sen 
                        kendin yerersin kendini.
 
                        - 
                        Beklediğin güzel günleri, 
 
                        - Ayları ve 
                        yılları unut!
 
                        - Unut ki 
                        senin geçenini.
 
                        - Onlar mı 
                        seni sen yapanlar.
 
                        - Sen 
                        bekleme kimseden yardım,
 
                        - Unut 
                        yardımı sen, et umut.
 
                        - Bilme, 
                        bildiklerini unut,
 
                        - İnsanlara 
                        anlat sen üstlen.
 
                        - Bilgini 
                        ver bilmelerini.
 
                        - Bekleme 
                        övüleceğini.
 
                        - Bekleme 
                        yerileceğini.
 
                        - 
                        05/06/2002
 
                        -  
 
                        -  
 
                        -  
 
                       
               | 
             
            
              | 
                | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız    | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          23  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                
                  - İSTEMEM
 
                  - Sızısız çare,
 
                  - Dertsiz baş.
 
                  - Problemsiz 
                  arkadaş
 
                  - İstemem!
 
                  -  
 
                  - Göğsümde yare,
 
                  - Gözde kalan yaş
 
                  - Sırrı olmayan 
                  sırdaş
 
                  - İstemem!
 
                  -  
 
                  - Gidilmeyen 
                  seyyare
 
                  - Çatılmayan kaş,
 
                  - Katılmayan 
                  yoldaş
 
                  - İstemem! 
                  
 
                  - 09,03,2002
 
                  -  
 
                  -  
 
                  -  
 
                  -  
 
                  -  
 
                 
               | 
             
            
              | 
                | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız    | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          24  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                      
                        - DAĞLARA SESLENİŞ
 
                        - 
                        Ulu başları karlı dağlar,
 
                        Sizin de bir derdiniz var mı? 
                        Yaşayan insanlar gibi 
                        Sizinde bir dostunuz var mı? 
                         
                        Çınar dikili eteklerin, 
                        Bir gün kesilir elbet senin. 
                        Bu kesilen nefeslerin, 
                        Acısı de sizde var mı? 
                         
                        Bizler geldik bu dünyaya, 
                        Rabb’i sena ve anmaya, 
                        Size ulu dağlar dedik, 
                        Rabb’imizin ol emriyle. 
                        - 
                         
 
                        - 
                        30 Ağustos 2001
 
                        -  
 
                       
                         
                 | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız    | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          25  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                      
                        - GÖRDÜN MÜ? 
 
                        - 
                        Gördün mü sen şiir 
                        yazan kalemleri?
 
                        - 
                        Gördün mü kıta kıta 
                        şiirleri düzenleri?
 
                        - 
                        Gördün mü sen beyaz 
                        kağıda çizen,
 
                        - 
                        Gördün mü blok nota 
                        şiir düşüren.
 
                        - 
                         
 
                        - 
                        Nereden göreceksin ki 
                        sen şiir yazanı,
 
                        - 
                        Ne bileceksin ki o 
                        anda gelen dizeleri,
 
                        - 
                        Nasıl oluyor da 
                        kalemden dökülenleri,
 
                        - 
                        Nereden geldiğini, 
                        nasıl yazdırıldığını
 
                        - 
                         
 
                        - 
                        Bilmek kolay değil 
                        şiir yazması,
 
                        - 
                        Dört dörtlük ile 
                        çıkan şairleri,
 
                        - 
                        Onların neler yazıp 
                        da bu alanda,
 
                        - 
                        Birden değil at 
                        koşturdukları.
 
                        -  
 
                        - 
                        20 Temmuz 2002
 
                       
                
                
                
                
  | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız    | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
           26  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                
                  - YOLARSA ORAYA O YOLLAR
 
                  - O yollar; yollarsa oraya 
                  seni,
 
                  - Para, pul, zenginlik hepsi 
                  bahane,
 
                  -  
 
                  - O yollar; yollarsa oraya 
                  seni,
 
                  - Yaşlılıkla gençlik hepsi 
                  bahane
 
                  -  
 
                  - O yollar; yollarsa oraya 
                  seni,
 
                  - Hava yolu, kara yolu 
                  bahane.
 
                  -  
 
                  - O yollar; yollarsa oraya 
                  seni,
 
                  - Olmaz olur o an; her şey 
                  bahane.
 
                  -  
 
                  - O yollar; yollarsa oraya 
                  seni,
 
                  - Derler ki, sen zengin 
                  değilsin ya hu !
 
                  -  
 
                  - O yollar; yollarsa oraya 
                  seni,
 
                  - Karışırlar sana ; bakma 
                  onlara
 
                  -  
 
                  - O yollar; yollarsa oraya 
                  seni,
 
                  - Fakiri, zengin eder 
                  gönlünce O!
 
                  -  
 
                  - O yollar; yollarsa oraya 
                  seni,
 
                  - Zengini yoksul kılar 
                  isterse O!
 
                  -  
 
                  - 29 Nisan 2002
 
                 
   
                 | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız    | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          27  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                      
                        -  
                        GÖRMEDİM 
 
                        - 
                        Dün gece rüyamda gördüm Ülkemi;
                        
 
                        - 
                        Sesiz ve sakin gibi geldi bana yine.
                        
 
                        - 
                        Bağları, bahçeler, tarlaları yem yeşil,
                        
 
                        - 
                        Sesleri olmayan, neşeli gibi gözüken insanları
                        
 
                        - 
                        Sanki arzda yetişen ve büyüyen ot misali
                        
                        
 
                        - 
                        Hiç sesleri çıkmıyor, duygusuz sessizlik içinde
                        
 
                        - 
                        Sanki arzda gezen, yayılan koyun misali.
                        
                        
 
                        - 
                          
 
                        - 
                        Hak aranmıyor nedense, HAK hiç tanınmıyor.
                        
                        
 
                        - 
                        Kendini bilmezler, haksızlar yine hak yiyor.
                        
                        
 
                        - 
                        Sessizlik sürüyor, kimse kendisine gelen;
                        
                        
 
                        - 
                        Kimse başkasına gelen haksızlıklara
                        
 
                        - 
                        Hiç kimse karışmıyor. Hiçbir şeye.
                        
 
                        - 
                        Sanki onlara dokunmuyor haksızlıklar;
                        
 
                        - 
                        Sanki ot misali, merada yayılan koyun misali.
                        
                        
 
                        - 
                        Sanki doğru söyleyeni ne artık dokuz köyde 
                        seviyorlar(!) 
 
                        - 
                        Yalan söyleyeni artık her yerde baş tacı 
                        ediyorlar 
 
                        - 
                        Sesiz olanlar bile buralarda yaşıyorlar bakarak;
                        
 
                        - 
                        Sesini çıkartanı ise bir kaşık boğuyorlar her 
                        kesin önünde. 
 
                        - 
                          
 
                        - 
                        Dün gece rüyamda gördüm Ülkemi;
                        
 
                        - 
                        Sesiz ve sakin gibi geldi bana yine.
                        
 
                        - 
                        Alan memnundu sanki veren memnun,
                        
 
                        - 
                        Hiç kimse itiraz etmiyordu hayattan.
                        
 
                        - 
                        Ses çıkartmıyordu otlağa salınmış mal gibi.
                        
                        
 
                        - 
                        Hakkını aramıyordu, bakıyordu bön bön.
                        
 
                        - 
                        Ot gibiydiler, koyun misali bakıyor;
                        
 
                        - 
                        Çobanının çaldığı kavalı ve martavalı 
                        dinliyorlardı. 
 
                        - 
                        Başlarına gelenlere, geleceklere bile artık
                        
                        
 
                        - 
                        Artık her nedense;”La havle bile çekemiyorlardı.”
                        
 
                        - 
                        Alıştırmıştı onları; onları yöneten çobanları
                        
                        
 
                        - 
                        Gözleri bakıyordu yakını ve uzağı fakat görmeyen
                        
 
                        - 
                        Gördüklerine hiç tepki ve cevap veremeyen
                        
                        
 
                        - 
                        Sesiz ve sakin, bön, bön. 
 
                        -  
 
                        - 
                        11.11.2005 16,45 Çorum 
 
                        -  
 
                       
  | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız    | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
           28  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                
                  - GÖNÜL GÖZÜ
                  
 
                  - Gördü göz, O’nu 
                  gördü,
 
                  - Bekle gör dedi 
                  özü,
 
                  - Sor! O’nu kimin 
                  sözü,
 
                  - Gözüm seni 
                  özlerim!
 
                  -  
 
                  - Dağlar, bağlar, 
                  bahçeler,
 
                  - Bu birbirini 
                  ekler,
 
                  - O’na bakan göz 
                  görür,
 
                  - Gönülün hayat 
                  özü!
 
                  -  
 
                  - Arlanmayan 
                  arlanmaz,
 
                  - Kırdan sonra 
                  yaşım az,
 
                  - O teneşir 
                  paklamaz.
 
                  - Sallanma deli 
                  gönül,
 
                  - 10 Temmuz 2002
                  
 
                  -  
 
                  -  
 
                 
               | 
             
            
              | 
                | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız    | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          29  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                      
                        - 
                        YENİ YIL
                        
 
                        - 
                        Bekliyoruz her yıl seni, 
 
                        - Nerede 
                        kaldın yeni yıl? 
 
                        - Geldi, 
                        gitti derken; o gün, şu gün. 
 
                        - Bayram, 
                        seyran vesaire gün! 
 
                        - Sormadık 
                        hiç bir zaman, 
 
                        - Geliyor 
                        ölüm, o vakit, o gün. 
 
                        - Sel olur 
                        akar günler, 
 
                        - Bakarsın 
                        kalmaz ömür. 
 
                        - Sen 
                        seninle olanlara düşün, 
 
                        - Kaç kişi 
                        kaldı bu gün? 
 
                        - Nerede 
                        anan, baban, eben, deden? 
 
                        - Neredeler 
                        Amcam, dayın yengen? 
 
                        - Hepsi 
                        gününü gün etmek isterdi, 
 
                        - Ölümü hiç 
                        biri düşünmedi. 
 
                        - Gelsin 
                        bayram, gelsin o gün, 
 
                        - Beklerken 
                        geldi o beklenen gün. 
 
                        - 26 Aralık 
                        2002
 
                        -  
 
                        -  
 
                        -  
 
                        -  
 
                       
               | 
             
            
              | 
                | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız    | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          30  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                      
                        - ESAS 
                        VATAN 
 
                        - Bırak 
                        artık beni gafil gönlüm!
 
                        - Bırak da 
                        kendi kendimi bulayım!
 
                        - Güzel 
                        gösterdiğin dünya ile
 
                        - Ben artık 
                        rahatlık isteyim!
 
                        -  
 
                        - Yaşamak 
                        isteyen gönlüm,
 
                        - Dünyada 
                        kal; bırak beni emi? 
 
                        - Bırak da 
                        artık hazırlanayım
 
                        - Bu Dünya 
                        umudumuz değil!
 
                        -  
 
                        - Umut olan 
                        bu esas hayata
 
                        - Esas olan 
                        dünya da yaşamaya
 
                        - Sen 
                        hayatta kal bedenimle
 
                        - Gönlüm, 
                        bırak artık beni!
 
                        -  
 
                        - Bırak 
                        yaşadığın güzellikleri
 
                        - Güzel 
                        gözükenler senin olsun
 
                        - Gitmek 
                        için hazır olmalıyım
 
                        - 
                        Bulunmalıyım artık fanilikte!
 
                        -  
 
                        - Yok; 
                        olmak değil amacım benim,
 
                        - Korkmadan 
                        gireyim ben toprağa,
 
                        - Kapıdan 
                        geçerek o esas vatana,
 
                        - Bırak 
                        beni varayım asıl vatanıma!
 
                        - 13 Mart 
                        2003 02,20
 
                        -  
 
                       
               | 
             
            
              | 
                | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız    | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          31  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                
                  - AĞLAMA SUS!
                  
 
                  - Sus gülüm!
 
                  - Bak sana gülüm 
                  diyorum!
 
                  - Sen benim tek 
                  gülümsün,
 
                  - Seni bağrıma 
                  bastım,
 
                  - Sana bağlandım.
 
                  - Seni sevdim.
 
                  - Sus!
 
                  -  
 
                  - Sussana artık 
                  biraz!
 
                  - Dinle biraz 
                  etrafını,
 
                  - Seni seven kişi 
                  için sesini
 
                  - Seni saran için 
                  nefesini,
 
                  - Seni anlayan 
                  için gözyaşını
 
                  - Tut ve sus!
 
                  -  
 
                  - Acının 
                  biliyorum,
 
                  - Herkes biliyor.
 
                  - Çok ağrın var,
 
                  - Ne olur gülüm 
                  sus,
 
                  - Eritiyorsun 
                  beni de,
 
                  - Etrafındakileri 
                  de,
 
                  - Ne olur sus!
 
                  - 30 Ağustos 2002
 
                  -  
 
                  -  
 
                  -  
 
                 
               | 
             
            
              | 
                | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız    | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
           32  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                
                  - 
                  
                  AN!   
 
                  - O gün bu 
                  gördüğün yerlerde
 
                  - Bir gün o 
                  topraklar yok olacak.
 
                  - Oraya bakınca 
                  gördüğüm bu yer mi?
 
                  - Diye bakınıp 
                  duracaksın sen!
 
                  - Evet, o 
                  gördüğün yerler artık ateş,
 
                  - O gördüğün 
                  topraklar kömür,
 
                  - O gördüğün 
                  güzellikler
 
                  - Hepsi birden 
                  Cehennem,
 
                  - Olarak karşında 
                  duracak!
 
                  - Onları 
                  tanıyacaksın ateş olarak
 
                  - Bedenini saran 
                  kıvrak alevler
 
                  - Ve seni yok 
                  ederek tekrarlar;
 
                  - Yeniden yaratan 
                  Rabb’ini
 
                  - Anarak 
                  yaşadığın yer
 
                  - Olarak 
                  bulacaksın.
 
                  - Son pişmanlığa 
                  ramak kalmadan 
 
                  - Sen sen ol da 
                  esas dünyanı bil,
 
                  - Orada geçecek 
                  zamanlarda;
 
                  - Bulunduğun 
                  mekânlarda
 
                  - Acı ile, zahmet 
                  ile Rabb’in
 
                  - Sana verdiği 
                  elem ile değil;
 
                  - Sana vereceği 
                  saadet 
 
                  - Rahatlık ve 
                  neşe ile an.
 
                  - Cennetlik olman 
                  kolay!
 
                  - 13 Mart 2003 
                  02,15
 
                  -  
 
                 
               | 
             
            
              | 
                | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız    | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          33  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                
                  - 
                  GÖSTERECEĞİM! 
 
                  - Size ne dedim 
                  de olmadı dostlar!
 
                  - Ölmeden başka 
                  her şeyi;
 
                  - Ölümümü hariç 
                  günleri,
 
                  - Size dedim de 
                  olmadı mı?
 
                  - Gelin yazalım 
                  dedim,
 
                  - İnanmadınız 
                  bana.
 
                  - Çizin, 
                  yayınlayım dedim.
 
                  - İnanıp 
                  gülümsediniz bana.
 
                  - İşte size bu 
                  sayfaları göstereceğim,
 
                  - Bu yazılanları 
                  belgedir, 
 
                  - Sizlerin 
                  bilginizdir, 
 
                  - İsterdim ki 
                  inanaydınız,
 
                  - Bana bu 
                  satırları yazdırmayaydınız.
 
                  - 30 Ekim 2002
 
                  -  
 
                  -  
 
                  -  
 
                 
               | 
             
            
              |   | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız    | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          34  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                
                  - 
                  
                  ÖĞRETMEK 
 
                  - Bir harf 
                  öğretmek zevki var ya,
 
                  - O öğreten için 
                  bütün dünya.
 
                  - Bir cümle 
                  öğretirsin sen ya,
 
                  - O senindir 
                  bütün dünya.
 
                  - Yazar, çizer 
                  olursa öğrettiğin,
 
                  - Kâinat 
                  senindir, bilirsin ya.
 
                  - Onun için 
                  öğretin bildiğinizi,
 
                  - Öğretmek kadar 
                  güzel var mı ya?
 
                  - Oku de. Okuma 
                  deme,
 
                  - Öğret de 
                  öğretme deme,
 
                  - Bu dünya fani 
                  gitmesin senle
 
                  - Bildiğin 
                  bilgiye öğretilere!
 
                  - 28.01.2003
 
                  -  
 
                  -  
 
                  -  
 
                  -  
 
                 
               | 
             
            
              | 
                | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız    | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          35  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
              
                - BOZULAN DÜNYA
                
 
                - Acılar ve savaş,
                
 
                - Kapımıza gelmeye,
                
 
                - Yüreğimizi 
                delmeye,
 
                - Çalışıyorken,
 
                - Bizler nelerle 
                uğraşıyoruz! 
 
                - Kimimiz mevkiimiz 
                için, 
 
                - Konseylerimizi 
                topluyoruz,
 
                - Kimimiz zam 
                aldığımız için, 
 
                - Teşekkür 
                ediyoruz,
 
                - Kimimiz ağlıyor 
                veya gülüyoruz!
 
                - Yarını 
                düşünmüyor, üzülmüyoruz.
 
                - Savaş fırtınası 
                geliyor,
 
                - Kasırga, tayfun, 
                hortum,
 
                - Sen hâlâ ne 
                düşünüyorsun
 
                - Ne kuruyorsun 
                dostum!
 
                - Vade denen 
                zamanın dolunca,
 
                - Ölümden korkman 
                boş,
 
                - Ağlaman, 
                yakınman;
 
                - Korkmana gerek 
                yok.
 
                - O gelince senin 
                kaçacak,
 
                - Sığınacak kapın 
                hiç yok!
 
                - 16 Ocak 2003
 
                -  
 
               
               | 
             
            
              | 
                | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız    | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          36  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
              
                - NASİHAT 
 
                - Bir dünya 
                bulmuşsun, otur yerinde demek!
 
                - Bulunduğun bu 
                dünyada oturmaman gerek!
 
                - Çalışmak, 
                çabalamak, uğraşman vazifendir.
 
                - Gerekirse koşman 
                için enerjin gerek! 
 
                -  
 
                - Babandan kaldı 
                sanma, oturduğun vatanı.
 
                - On binlerin kanı 
                aktı suladı bu toprağı,
 
                - Sana beleşten 
                geldi sanma bu toprak.
 
                - Ananın, babanın, 
                atanın eski çabasına bak!
 
                -  
 
                - Bu dünyada yok 
                iken onlar vardı.
 
                - Seni anan doğurdu 
                bu vatan için.
 
                - Bu günün çocuğu 
                iken, oldun delikanlı sen.
 
                - Ne yaptın vatan 
                için hiç düşündün mü sen?
 
                -  
 
                - Birde  ileride, 
                ihtiyarsın bütün bir beden.
 
                - Getirirler seni 
                muhakkak musalla taşına,
 
                - Sorarlar: - 
                Nasıldı bu dünyada bu fani?
 
                - Oradakiler usulen 
                demesinler sana iyi.
 
                -  
 
                - Ey gençler, 
                kendilerini genç bilenler!
 
                - Ey bu vatanın 
                genç bilinen çocukları!
 
                - Uzun sandığın 
                zaman çok yakın bil.
 
                - Vatan, Millet 
                için çalış, üretken ol sen.
 
                -  
 
                - Atan sana çalış, 
                sakın uyuma demiş.
 
                - Sen uyursan, 
                düşman uyumaz bil.
 
                - Neler üretir, ne 
                bilgiler verir sana.
 
                - Bulmuşsun sanma, 
                verileni sana.
 
                -  
 
                - Bir bedeli vardır 
                verdiklerinin.
 
                - Alır son damla 
                kanını bedeninin.
 
                - Sömürür bir 
                vampir gibi senin kanını.
 
                - Rabb'im yine 
                verir sanma sana o canı.
 
                -  
 
                -  
 
               
               | 
             
            
              | 
                | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız    | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          37  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                      
                        - 
                        
                        ANLAYANA! 
 
                        - Kendi 
                        çalar kendi oynar...
 
                        - Kendi 
                        yazar kendi okur...
 
                        - Kendisini 
                        böyle tatmin eder...
 
                        - Zıkkımın 
                        kökünü içesi... 
 
                        - Bilmez 
                        ki; bilen olarak bilesi...
 
                        - İstenmez 
                        ki; adam yerine konası...
 
                        - İşi 
                        karıştırma, pekmezci sanası....
 
                        - Ne 
                        Dumul’u var ne de Dumul parası...
 
                        - Kendi 
                        çalar kendi oynar kahrolası..
 
                        - Bu 
                        dünyada yaşadığını sanır açıkçası
 
                        - Tuzu yaş, 
                        meyi bol onun olası...
 
                        - Zıkkımın 
                        kökünü içesin sen sen olası...
 
                        - "Senin 
                        dinin sana benim dimin bana" bilesi...
 
                        - "Senin 
                        kitabın sana, benimki bana" göndermesi..
 
                        - Okumayı 
                        bilmez ki oku da anla diyesi...
 
                        - 
                        Bilenlerle bilmeyenler bir olur mu? Göresi...
 
                        - Bu 
                        kelimeyi bile bilmez kahrolası.
 
                        - Dini 
                        bilmez, Allah'ı tanımaz o saksı
 
                        - Kafa diye 
                        taşırsa ne yaparsın bedeni çürüyesi.
 
                        - "Kendi 
                        çalar kendi oynar" herkesçe bilinesi...
 
                        - "Kendi 
                        yazar kendi okur" sizlerce de anlayası...
 
                        - Kendisini 
                        böyle tatmin eder...
 
                        - Zıkkımın 
                        kökünü içesi...
 
                        - 
                        Yaratanından af iste gel de gerisi....
 
                        - 
                        11.11.2006 11.11
 
                        -  
 
                       
               | 
             
            
              | 
                | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız    | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          38  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                      
                        - SÖZÜMDE DURDUM 
                        
 
                        - 
                        Ben sözümde durdum.
 
                        - 
                        Ya sen durdun mu?
 
                        - 
                        Seni denerken 
                        sözlerimle
 
                        - 
                        Senden isterken borç 
                        para,
 
                        - 
                        Senden sahiden mi 
                        istedim
 
                        - 
                        Hiç anlamadın mı?
 
                        - 
                        Ben sözümde durdum.
 
                        - 
                        Sizin için yazdım.
 
                        - 
                        Size yazdırdım.
 
                        - 
                        Size zorlada olsa 
                        okuttum.
 
                        - 
                        Pek çoğunuz ne 
                        yaptığımı bilmediniz,
 
                        - 
                        Ya da bilmek 
                        istemediniz.
 
                        - 
                        Ben sözümde durdum.
 
                        - 
                        Ya siz durdunuz mu?
 
                        -  
 
                        - 
                        12 Haziran 2005  
                        17.00 Çorum
 
                       
                
                
                
                
                
                      
                        -  
 
                       
  | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız    | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          39  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                
                  - ÇORUM’UN KADISI
                  
 
                  - Çorum; Amasya’ya bağlı iken; 
 
                  - Bir rüşvetçi kadı varmış. 
 
                  - Aldığı rüşvetler ile 
 
                  - Çorumluların canına tak etmiş. 
 
                  - Çorumlular toplanıp; 
 
                  - Gizlice bir name yazıp padişaha; 
 
                  - Bir heyet seçerek yola çıkarmışlar.
                  
 
                  - Heyet Kırk dilim'e varınca arkalarından,
                  
 
                  - Yetişmiş kadı ile adamları. 
 
                  - Heyeti durdurmuşlar hemen. 
 
                  - Kadı heyet başkanının yanına gelip:
                  
 
                  - Geri dönmelerini, bir şey göstereceğini,
                  
 
                  - Heyetin ikna olmazsa eğer; 
 
                  - İstanbul'a tekrar gitmelerini dilemiş,
                  
 
                  - Heyettekiler bakalım, ikna olmazsak eğer,
                  
 
                  - Müsaade de etti gideriz İstanbul'a.
                  
 
                  - Padişaha şikâyet ederiz demişler.
                  
 
                  - Kırk dilim'den Çorum'a dönmüşler.
                  
 
                  - Doğruca heyet ve kadının adamları
                  
 
                  - Kadının evine birlikte gitmişler.
                  
 
                  - Kadı adamlarına dışarıda kalın demiş.
                  
 
                  - İçeri gidince de heyete dönmüş: 
 
                  - Burada gördükleriniz sizde kalacak
                  
 
                  - Kimseye söylemeyin ben o zaman 
 
                  - Size söyleyin diye bildiririm! Demiş.
                  
 
                  - Yemin de almış orada heyetten. 
 
                  - Beraberce bodruma girmişler. 
 
                  - Kadı bodrumdaki üç küpü göstermiş,
                  
 
                  - Heyet başkanına dönerek söylemiş:
                  
 
                  - Şu baştakinin ağzını aç demiş, 
 
                  - Heyet başkanı küpü açmış, 
 
                  - Görmüşler ki ağzına kadar altın dolu
                  
 
                  - İkincisini de açtırmış, oda altın dolu,
                  
 
                  - Üçüncüsünü de açtırmış kadı ısrarla;
                  
 
                  - Bakmışlar yarıyı biraz geçmiş 
 
                  - Olarak o da çil çil altınla dolu.
                  
 
                  - Kadı sesini biraz yükseltmiş: 
 
                  - Bakın şikâyete giden Çorum heyeti!
                  
 
                  - Ben üç küple geldim, iki buçuğu doldu.
                  
 
                  - Yarımı da yakında dolar, başkası da yok.
                  
 
                  - Şayet beni şikâyet ederseniz, 
 
                  - Ben iki buçuk küpü alıp giderim. 
 
                  - Yalnız; gelen kadı da üç küple gelir,
                  
 
                  - Gerisini siz artık düşünün. Demiş.
                  
 
                  - Eski rüşvetçiler belki de kanaatkârlarmış,
                  
 
                  - Üç küple idare ederlermiş. 
 
                  - Ya şimdikiler küp değil oda da 
 
                  - Doldursalar yetmez imiş. 
 
                  -  
 
                  - 01/03/2006 Çorum
 
                 
  | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız    | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
           40  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                
                  - KARGAYA DEMİŞLER Kİ 
                  
 
                  - Kargaya demişler ki;
 
                  - B..un  kimyadır;
 
                  - O da kalkmış gitmiş gölün 
                  üstüne
 
                  - Oraya etmiş kimya denen 
                  b..unu
 
                  -  
 
                  - Kargaya demişler ki;
 
                  - B..un  kimyadır;
 
                  - O da denizi aramışta
 
                  - Gücü yetip gidememiş.
 
                  -  
 
                  - Kargaya demişler ki;
 
                  - B..un  kimyadır;
 
                  - Sonra pişman olmuşta
 
                  - Etmek istemi de edememiş.
 
                  -  
 
                  - 16 Ocak 2003 Çorum
 
                 
                  
                
                
                
                
  | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız    | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
            | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          41  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                      
                        - KONUŞMUYORUZ 
                        
                        
 
                        - 
                        Sana söyledim. 
 
                        Duymadım mı? 
                        Sen kendini nasıl anlamıyorsun? 
                        Ben seni anlamadıysam eğer, 
                        Niçin kendini anlatmıyorsun? 
                        Bizleri yaratan; insan yaratmış, 
                        Hayvanlar koklaşarak anlaşırmış. 
                        İnsan olduğumuz doğru ise neden, 
                        Savaşarak birleşip, anlaşıyoruz da; 
                        Neden konuşmuyoruz? 
                        - 
                        
 
                        13 Mart 2003 01,20 
                       
                         
                
                
                
                 | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız    | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          42  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                
                  - VATANIM NE HALDE
                  
 
                  - Vatanımda bedenleri cenabet
 
                  - Vatanım toprağında nedamet
 
                  - Vatanımda cenabet 
                  postalları
 
                  - Bırakmayalım diyenlere inat
 
                  - Geldiler, toprağımıza 
                  girdiler
 
                  - Bizim sonumuzun başlangıcı
 
                  - Olacak gibi görüyorlar,
 
                  - Bu oyun da sizler piyon,
 
                  - Vatanımda bulunanlar 
                  cenabet
 
                  - Bizi de cenabet gibi 
                  ediyor.
 
                  - “Ey bu topraklar için
 
                  - Toprağa düşmüş asker “
 
                  - Nerede benim emanetim? 
 
                  - Nerede öldüğüm Vatanım?
 
                  - Nerede namus ve edebim.
 
                  - Derse ne diyeceğiz?
 
                  - Bilen varsa versin cevabı.
 
                  - Öğrenelim doğruysa eğer.
 
                  - Satmayın üç beş kuruşa,
 
                  - Cenabetin gezdiği güzel
 
                  - Güzel olduğu kadar da
 
                  - Narin Vatanımdan defol! 
 
                  -  
 
                  - 13 Mart 2003 03,25
 
                 
                  | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız    | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          43  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                
                  -  HER ŞEY 
                  TERS
 
                  - Gök yerde, deniz gökte duruyor;
 
                  - Yer değiştirmiş her şey gibi.
 
                  - Sevmek için yanaştığım zaman;
 
                  - Dövmek geliyor içimden.
 
                  - Kavga için yanaştığım zaman;
 
                  - Öpmek geliyor gönlümden.
 
                  - Niye böyle oldum diyorum ben?
 
                  - Ne yaptım da her şey ters gidiyor?
 
                  - Kabahat bende mi acaba diyorum?
 
                  - Yoksa zamanda mı, dünyamda mı?
 
                  - Politika bir diyor, pir demiyor
 
                  - Söz veriliyor da niçin tutulmuyor?
 
                  - Savaş var deniyor, görüyoruz da;
 
                  - Niçin bu savaşa katılıyoruz?
 
                  - Her şey ters gidiyor neden?
 
                  - İnsanlık mı öldü acaba diyorum;
 
                  - Bir çocuk öldü diye kıyamet kopuyor;
 
                  - Tonlarca bomba atılıyor da;
 
                  - Hiçbir ülke ses çıkartmıyor.
 
                  - Sanki burada hiç çocuk ölmüyor
 
                  - 
                   
 
                  - 19 Mayıs 2004
 
                 
   
                 | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız    | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          44  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                
                  - GEÇEN ÇANAKKALE İDİ YA ŞİMDİ?
                  
 
                  - Senin için yaşayan Vatanımın evlatları, 
                  senin için; seni savunmaya geldiler.
 
                  - Siperler kazlılar o senin 
                  kara sinende, sıcacık  kucağının içine hepsi girdiler.
 
                  - Geldi muhteşem gürültülerle 
                  onlar, medeni geçinen yedi düvel gemileri,
 
                  - Çanakkale’yi topları ile 
                  dövdüler Kutsal Vatan  toprağına her düşen gülle 
 
                  - Açtırdı kırmızı 
                  karanfilleri toprakta, kan kan olarak fışkırdılar o şefkat 
                  kucakta
 
                  - Ne  kadar çok top mermisi 
                  attılar onlar; o kadar kırmızı karanfil açtı bu Vatanda.
                  
 
                  - O kadar çok açtı ki; 
                  Mehmet’i, Mustafa’yı, Mahmut’u, 
                  Osman’ı, Ali’yi,Veli’yi 
 
                  - Karanfil gibi bu Vatan 
                  toprağında tap taze, kan kokan kutsal 
                  şehitleriyle.
 
                  - Açtırdı o melun top 
                  mermileri siperlerden, açılan karanfiller bizim 
                  evlatlarımızdı;
 
                  - Atılan toplar Vatan 
                  toprağını deldi, bu kutsal vatanın evlatlarını siperlerinde 
                  vurdu,
 
                  - Rabb’inin emrettiği gibi 
                  göçtüler, hiç gözlerini kırpmadan; Rabb’imin dediği gibi:
 
                  - “Şehitlere sakın ölü 
                  demeyiniz; Onlar ölü değil diridirler” der 
                  Kutsal Kur’anında
 
                  - Bunu anlamaz Müslüman 
                  olamayan; bunu bilemez Vatanını 
                  anası sayamayan
 
                  - Dövdükleri Vatan toprağında 
                  başka Türk kalmadı sandılar 
                  çıktılar ellerini sallayarak
 
                        - 
                        Vatan toprağının 
                        koylarına; köşelerine, Sanki bir piknik 
                        havası ile çıktılar kıyılara
 
                        - 
                        Bu piknik havası çok 
                        çabuk bozuldu. Geçte olsa  anladılar ki piknik yeri 
                        değil burası        
                        
                        
 
                        - 
                        Kutsal Türk toprağı, vatan denen 
                        yurt parçası,  Türk’ün 
                        kanları ile suladığı bahçesi.
 
                        - 
                        Düşman çekilirken 
                        tonlarca mühimmat, yiyeceği ortada 
                        kaldı;zehir döktüler üstlerine;
 
                        - 
                        Çekildiklerini belli 
                        etmek istemeden tekrar arkalarına 
                        bakmadan bindiler gemilerine.
 
                        - 
                        Tekrar geldikleri 
                        yerlere gittiler geldikleri gibi, arkalarına 
                        bakmadan açtıkları sefere;
 
                        - 
                        Bir sürü ölmüş bu 
                        diyardan göçmüş cesetleri bırakarak 
                        bu kutsal Vatanımın toprağında. 
 
                        - 
                        Ey Türk Evladı! 
                        Tekrar kapına gelecek; yedi düvelle bu 
                        gün de dikkat et o günkü düşman
 
                        - 
                        Dikkat et Vatanın bir 
                        tane senin Anandır; Anadolu  demişti Atan. İyi düşün; 
                        tanı düşmanı
 
                        - 
                        Sakın ananın namusunu 
                        sıkı sıkı tut anan bir daha 
                        bulunmaz; Türk evladı Vatanını.
 
                        - 
                        Bu Vatandan başka Vatanımız yok 
                        iyi düşünelim hepimiz 
                        hey uyan Türk evladı!
 
                        -  
 
                        - 
                        20/03/2003
 
                 
                   
                
                 | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız    | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          45  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                
                  - SANA 
                  DİYORUM! 
 
                  - Sevgilim sana diyorum.
 
                  - Seni incitmek istemiyorum.
 
                  - Seni yüceltmek için sana söylüyor
 
                  - Sana yeni yemekleri yap diyorum.
 
                  - Pişir, resimleyelim onları,
 
                  - Sonra yayınlarız Internet’te
 
                  - Belki de basarız bir kitapta.
 
                  - Okur, bilmeyenler öğrenir diyorum.
 
                  - Kızma bana, kendin için yemek yap
 
                  - Bende çeşnisinden bakayım,
 
                  - Elimden geldiğince yazayım. 
 
                  -  
 
                  - 28 Aralık 2004 ÇORUM
 
                 
                
                
                
                
                
                
                
  | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız    | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          46  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                
                  -  90X90 
 
                  - Ne desem,
 
                  - Ne de sorsam.
 
                  - Kimi hoş,
 
                  - Kimi boş,
 
                  - Kimi sarhoş.
 
                  - Ne desem boş.
 
                  - Şeytan bile kaçmış,
 
                  - Böyle görünce desem.
 
                  - Erkek için çok hoş,
 
                  - Kadınlar için nahoş,
 
                  - Sarılmak istemez mi gören,
 
                  - Sabredersen modern diyen,
 
                  - Görmemezlik edersin desem,
 
                  - Bakarsın gene ben ve sen.
 
                  - Ne kadar kolay görüyor musun ?
 
                  - Açıl,saçıl; neden ?
 
                  - Bilmeden sana empoze eden ?
 
                  - Seni bu halde görmek isteyen.
 
                  - Görünce bu halini kıs kıs gülen,
 
                  - İnan senin karşı cinsin insan.
 
                  - Seni görünce böyle,seni kışkırtan,
 
                  - Modernlikle ölçü diye gösteren,
 
                  - Kim ?
 
                  - Bir düşün !
 
                  - Sonra kendine dön.
 
                  - Sen ki Cennetle müjdelenensin,
 
                  - Sen ki,Muhammed Mustafa'ya ana,
 
                  - Sen ki; Havva olarak gelen.
 
                  - Ben bir şey demeden,
 
                  - Senin etini,görünüşünü kullanan,
 
                  - Seni erkeklere pazarlayan,
 
                  - Bu hallerini göstererek reytingler sağlayan,
 
                  -  
 
                 
  | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız    | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          47  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
              
                - 
                BABAM 
 
                - Eğer benim bildiğim
 
                      Onun için güldüğüm 
                      Sıkılınca gördüğüm 
                      O benim babam. 
                      Sabah erken yedide 
                      Gider işi olan yere. 
                      Tandoğan’da ordonat 
                      Fabrikada komutan. 
                      Servis gelir giderdi, 
                      Özel şoför bilmezdi, 
                      Binerdi beraber herkesle 
                      Gider idi mesaisine. 
                      Yirmi yedi Mayıs’ın 
                      Tantanalı gününde 
                      Sabah erkenden geldi 
                      Arabası bizim eve. 
                      Babam,bana bakarak 
                      Dikkat et. Bu bir tarih 
                      Tarihin yazıldığı gün 
                      Büyüyünce anlarsın 
                      Bu sözlerimi dinlersin. 
                      Koşarak gitti aracına. 
                      Radyoda marşlar vardı 
                      Birisi ise konuşmakta. 
                      İhtilal var diyordu, 
                      Halkı sükuna davet ediyordu. 
                      27 Mayıs 1960 
                      Gördüğüm ilk ihtilal buydu. 
                 
                      27 Mayıs 2006 
               
  | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız    | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          48  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
              
                -  
                ANAM 
 
                  - O’nu tanıdığım andan sonra
 
                  - Bulundun başka bir tutkuda
 
                  - Beni doğuran anamdı o;
 
                  - Bana bakan atamdı o
 
                  - Doğurmuş, emzirmiş, yedirmiş
 
                  - Beni herkesten sakınıp büyütmüş
 
                  - Derdime ilk koşan kimsemdi
 
                  - Beni bağrında besleyendi
 
                  - İlk sevgiyi ondan gördüm ben
 
                  - Bildiğimi ondan öğrendim ben
 
                  - İlk harfleri bana o öğretti  
 
                  - Yazmayı da kalem tutmayı da
 
                  - Çarpım tablosunu gösteren
 
                  - Ağladığım zaman ağlayan
 
                  - Gülerken ben gülen anam
 
                  - Bir gün ayırdı felek denen
 
                  - Alınyazısı bizi bizden
 
                  - Aldı götürdü esas yurduna
 
                  - Allah’ın O’nu af etsen!
 
                  - Bizi büyüten, yürüten sensin
 
                  - Anamı yanında rahat ettirsen
 
                -  
 
                  -  27 Mayıs 2006
 
               
                
                
  | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız    | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
         49  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                      
                        -  
                        SALLAMA BAŞINI
 
                        - 
                        Sallama başını sen önüne eğme,
 
                        - 
                        Her şeye sende evet dersen eğer,
 
                        - 
                        Seni de sayarlar kendine değer,
 
                        - 
                        Bilirsen el öpülecekse eğer.
 
                        - 
                         
 
                        - 
                        Tasdik etme bilmediğin her şeyi
 
                        - 
                        Bildirirler yoksa yanlış bilgiyi
 
                        - 
                        Sonra sende pişman olursan eğer
 
                        - 
                        Her şeye sende evet dersen eğer.
 
                         
  
                        - 
                        Bildiğin sana söyleyeni dinle
 
                        - 
                        Gerekirse tasdik et eğrisin söyle
 
                        - 
                        Bilmediğin yerde öğreten kimse
 
                        - 
                        Her şeye sende evet dersen eğer.
 
                        - 
                         
 
                        - 
                        Sallama başın her zaman aşağı
 
                        - 
                        Bazen yok manası ile yukarı
 
                        - 
                        Dinle, öğren bilmediğin noktayı
 
                        - 
                        Her şeye sende evet dersen eğer.
 
                        -  
 
                        - 
                        14.04.2006 Çorum
 
                       
                
  | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız    | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          50  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                      
                        - MAHMUT SELİM GÜRSEL
 
                        - 
                        ..... bana,
 
                        - 
                        ..... yana,
 
                        - 
                        ..... sana,
 
                        - 
                        .....  ona. 
 
                        - 
                         
 
                        - 
                        .....  durdun,
 
                        - 
                        .....  vurdun,
 
                        - 
                        .....  kurdun,
 
                        - 
                        .....  yordun.
 
                        - 
                         
 
                        - 
                        .....  adım,
 
                        - 
                        .....  ağdım,
 
                        - 
                        .....  çağdım
 
                        - 
                        .....  sandım
 
                        - 
                         
 
                        - 
                        .....  attın,
 
                        - 
                        .....  aktın,
 
                        - 
                        .....  baktın,
 
                        - 
                        .....  yaktın
 
                        - 
                         
 
                        - 
                         
 
                        - 
                        .....  astın,
 
                        - 
                        .....  kestin,
 
                        - 
                        .....  kastın,
 
                        - 
                        .....  şaştın.
 
                        -  
 
                        - 
                        01 Temmuz 2005
 
                       
  | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız    | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          51  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
              
                
                  - 
                  
                  ÇALIŞ, ÜRETKEN OL!
 
                  - Çalış, üretken 
                  ol! Demişti atan.
 
                  - Boşuna mı 
                  söyledi atan anan.
 
                  -  “Su uyur 
                  düşman uyumaz” onlardan
 
                  - Üret sen! 
                  Vatanı, Milleti, düşün.
 
                  -  
 
                  - Para kazanmak 
                  olmasın gayretin.
 
                  - Parayı kazan 
                  da olsun servetin,
 
                  - Bu haramsız 
                  kazanç olsun gayretin
 
                  - Üret sen! 
                  Vatanı, Milleti, düşün.
 
                  -  
 
                  - Kul hakkını 
                  yemekten uzak ol sen
 
                  - Bu Dünyada 
                  güzel gözüktü dersen. 
 
                  - Çıkar sonra 
                  haksız parayı yersen.
 
                  - Üret sen! 
                  Vatanı, Milleti, düşün.
 
                  -  
 
                  - Arkanda bırak 
                  yararlı eser sen
 
                  - Helal olsun bu 
                  yaşadığın evren
 
                  - Sen ol şimdi 
                  ve ileride gülen
 
                  - Üret sen! 
                  Vatanı, Milleti, düşün.
 
                  -  
 
                  - Başına musibet 
                  gelmeden senin 
 
                  - Nasihati, 
                  sakla! Bu sözüm derin.
 
                  - Deme nasihati 
                  ne yapayım senin
 
                  - Üret sen! 
                  Vatanı, Milleti, düşün.
 
                  -  
 
                  - Bu bir yaşlı 
                  amca nasihatinden!
 
                  - Amca:-Nasihat 
                  değil para versen!
 
                  - Büyük sözünü 
                  dinlemem ben dersen! 
 
                  - Üret sen! 
                  Vatanı, Milleti, düşün.
 
                  - 19 Mayıs 2003
 
                 
                -  
 
                -  
 
               
               | 
             
            
              | 
                | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız    | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          52  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                
                  - SANA BEN NE DİYEYİM?
 
                  - Söyle bana; neye inandığını da bileyim
 
                  - Sana ben ne diyeyim?
 
                  - Bildiğinden seni saptırmam mümkün mü?
 
                  - Sana ben ne diyeyim?
 
                  - Bildiğinden seni döndüremem ki;
 
                  - Sana ben de diyeyim?
 
                  - İnancın, bildiğin ve sevdiğin senin,
 
                  - Sana ben de diyeyim?
 
                  - Seni dinlerim de sen beni dinler misin?
 
                  - Sana ben de diyeyim?
 
                  -  
 
                  - Ağustos 2005
 
                 
                
                
                
                
                
  | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız     | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          53  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                      
                        - BİR 
                        GÜN 
 
                        - Bir gün 
                        hepimiz göçeceğiz bu dünyadan
 
                        - Gelecek 
                        bak o gün hiç beklenmediğin an
 
                        - Sessizce 
                        alıp götürecekler hayattan
 
                        - 
                        Yaşadığını zannettiğin işte bu an
 
                        -  
 
                        - Sevgi! 
                        Bilinmeyen bir bilmece dünyadan
 
                        - Aşk! 
                        Heyecan ve tanınmak istenen o an
 
                        - Umut! O 
                        beklenen bir deneyimdir inan
 
                        - Hayal! 
                        Kırılmasın candan umudun bir an.
 
                        -  
 
                        - Bir gün, 
                        sıramızın geldiğinde meydandan
 
                        - 
                        Çağıracak inan bizi bir bir yaratan
 
                        - Soracak: 
                        Ne buldun o kısacık hayattan
 
                        - 
                        Susacağız, konuşan el, ayak ve azan.
 
                        - 
                        03/07/2007
 
                        -  
 
                        -  
 
                        -  
 
                        -  
 
                        -  
 
                       
               | 
             
            
              | 
                | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız     | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          54  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                
                  - GÖZ GÖZE MİYİZ?
 
                  - Seninle benim sevgimi ey güzel!
 
                  - Kim bilecek; kim nasıl hissedecek?
 
                  - Kim ne diyecek? Senin için bana;
 
                  - Hiçbir söz ve kem kelam etmeyecek.
 
                  -  
 
                  - Seninle ben göz göze geldiğimde,
 
                  - Kim bilecek; kim nasıl hissedecek?
 
                  - Aşkımızı hiç bilemeyecekler,
 
                  - Birbirlerine ne söyleyecekler
 
                  -  
 
                  - Ölünce birimiz önce ve sonra,
 
                  - Kim bilecek; kim nasıl hissedecek?
 
                  - Bakacağız salımızın ardına,
 
                  - Ağlayacak kalan yalnız başına.
 
                  -  
 
                  - 14 Mayıs 2006 
 
                 
  | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız     | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          55  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                
                  -  MEZAR 
                  TAŞINLA 
 
                  - Bir başka diyara geçiş kapısı;
 
                  - Yattığın toprak anan senin anla !
 
                  - Başında dikilmiş duran dünyadakilere
 
                  - Bilgi veren yaftan mezar taşınla.
 
                  -  
 
                  - Bakan bilmezse de seni anlar;
 
                  - Okursa eğer sendin ismini,
 
                  - Bir “Fatiha” beklersin herkesten.
 
                  - Bilgi veren yaftan mezar taşınla.
 
                  -  
 
                  - Bilir misin ki sen şimdi yaşıyorsun,
 
                  - Zamanın gelince sende gireceksin,
 
                  - Belki bir Cennete,belki bir Cehenneme,
 
                  - Bilgi veren yaftan mezar taşınla.
 
                  -  
 
                  - Kiminde yontma taştan bulunur
 
                  - Kiminin mermer ve somakiden
 
                  - Kimininki ise kaya parçası
 
                  - Bilgi veren yaftan mezar taşınla.
 
                  -  
 
                  - 01/01/2007
 
                 
                
  | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız     | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
         56  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                      
                        - BİR YAŞAR 
                        BİN ÖLÜRÜM 
 
                        - 
                        İnsan neden doğarken ağlar bilir misin?
 
                        - 
                        Nereden bileceksin ki!
 
                        - 
                        Anasının karnında bir dünyaya gideceği söylenir;
 
                        - 
                        Merak eder, ana karnında öğrenir.
 
                        - 
                        Çıkınca dünyaya yaşadığı bir haznedeki su değil
 
                        - 
                        Uzay içerisinde koskoca bir alan
 
                        - 
                        Korkar onun için ağlar, ağlarda ağlar.
 
                        - 
                        Emekler, yürür, büyür de büyür.
 
                        - 
                        Yollarsın ya gelin olur, ya asker
 
                        - 
                        Gider ha gider. Gider ha gider.
 
                        - 
                        Bakarsın bir gün öldü derler,
 
                        - 
                        İnsanlar omuzlar götürüp yolcu ederler.
 
                        - 
                        İşte ilk doğarken öleceğini bildiğinden
 
                        - 
                        İnsan doğarken onun için ağlar derler.
 
                        -  
 
                        - 
                        23 Nisan 2007
 
                       
                
                
                
                
                
  | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız     | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          57  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                
                  - TAM HIYAR 
                  VAKTİ
 
                  - Tam hıyar vaktidir bu günler
 
                  - Taze ve kokulu yenen cinsler
 
                  - Ye yiyebilirsen yaptıkları bu işler
 
                  - Hıyarlara doldu bu güzel memleket.
 
                  -  
 
                  - Kimi hıyar memlekete turist getirdiğini sanır,
 
                  - Başka hıyar ise ekümenlik masalı anlatır
 
                  - Diğer hıyar edebiyatta tekim diye övünür
 
                  - Hıyarlara doldu bu güzel memleket.
 
                  -  
 
                  - Kimine paye verir, Anavatanına söv diye
 
                  - Bazılarına makam verir Ülkeni sat diye
 
                  - Onlara anlatır Vatanına söveni sev diye
 
                  - Hıyarlara doldu bu güzel memleket.
 
                  -  
 
                  - Vatanımızda bu hıyarlar varken düşünmek
 
                  - Bilmek gerek bu hıyarları nasıl yemek
 
                  - Elin Gavuru kullanırken bulara hıyar demek
 
                  - Hıyarlara doldu bu güzel memleket.
 
                  -  
 
                  - Hangi hıyarlardan bahsettiğimi
 
                  - Okur bilir elbet; okuyan dizelerimi
 
                  - Beklenmez kimseden övgü isteği
 
                  - Hıyarlara doldu bu güzel memleket.
 
                  -  
 
                  - 14 Mayıs 2007 14.00 ÇORUM
 
                 
  | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız     | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
           58  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                      
                        - 
                        YAZ 
 
                        - 
                        Türkçemizin güzelliklerinden.
 
                        - 
                        İster mevsim olarak algıla;
 
                        - 
                        İster kalemi veya klavyeni al "yaz"
 
                        - 
                        Mevsim olarak da düşünsek insanlar
                        
 
                        - 
                        Severler bu mevsimi "Yaz"
 
                        - 
                        Yazı olarak da algılasak bunu
 
                        - 
                        Bildiklerini "Yaz"
 
                        - 
                        Neden bildiklerini yazarsa yazar
 
                        - 
                        Bilmediğini yazamaz da ondan
 
                        - 
                        İşte arkadaşlar,
 
                        - 
                        Denetimli de olsa grubu
 
                        - 
                        Bizleri kıracak, inciteceklerden
 
                        - 
                        Kırgınlıkları baştan önlemek içindir
 
                        - 
                        İşte burada sen de "Yaz"
 
                        -  
 
                        - 
                        05/06/2007 19,45 ÇORUM
 
                       
                
                
                
                
                      
                        -  
 
                       
  | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız     | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
           59 
           | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
              
                -  
                SON BAHAR
 
                  - Bir yok oluş değildir;
 
                  - Son bahar
 
                  - Her yılın da inanın 
 
                  - Kışı var
 
                  - Sonra dirilir dünya gelir; 
 
                  - İlk bahar
 
                  - Kavrulur hayatlar,
 
                  - İşte Yaz
 
                  - İşte ömür için biçilen
 
                  - Dört mevsim var.
 
                  - İnsanda doğar,
 
                  - Yaşar ve ölür.
 
                  - Ölüm inanın olmaz bir son bahar.
 
                  - Görülür burada anlayan için
 
                  - Bir döngü dünya ile,hayat
 
                  - Yaratan boşa yaratmamış
 
                  - İnsan dünyaya boşa gelmemiş 
 
                  - Mevsimlerde de var bir nasihat.
 
                  - "Anlayana sivri sinek saz,
 
                  - Anlamaya davul zurna az"
 
                -  
 
                  - 22/06/2007Çorum 15,28
 
               
  | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız     | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          60  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
              
                -  AKŞAM MI 
                OLDU ? 
 
                Güneş doğunca semada 
                Beyaz gül de olsa dalda 
                Aydınlanmış alanlarda 
                İnsan beyaz tenli de olsa  
                Gölgesi siyah olur. 
                Gölgeleri görünce de; 
                Akşam mı oldu ? De. 
                Kar yağınca dallara 
                Beyazlık her yeri kaplasa 
                Gölgesi siyah olur. 
                Derim ki kendi kendime 
                Neden? Bilenler varsa. 
                Siyah gölgeler neden? 
                Yoksa gördüğüm ben 
                Gölgesi siyah olur. 
                Bence akşamın karanlığı 
                İnsanda, gül de yaşadığı 
                Görüntünün tersi ise 
                Gölgesi siyah olur. 
                -  
 
                - 11/07/2007 01.05
 
               
                
                
                
  | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız     | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          61  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                      
                        - SEVMEK Mİ ? 
 
                        - 
                        Neden bu telaş,bu kargaşa ?
 
                        - 
                        Sende başka,bende başka bu telâşe..
 
                        - 
                        Sendeki gördüğüm tekrarlar ise;
 
                        - 
                        Benim seninle yaşama tutkusu.
 
                        - 
                         
 
                        - 
                        Gideceğimiz ömür yolculuğunda
 
                        - 
                        Buluştuğumuz yerden başlar yolumuz
 
                        - 
                        Aşacağız tepeleri,dağları birer birer
 
                        - 
                        Bu son diyerek, bir sonsuzluk daha
 
                        - 
                         
 
                        - 
                        Sakin ol ki  gözlerinde kaybolmayım
 
                        - 
                        Sakin ol ki arayınca beni bulduğun
 
                        - 
                        Sonsuzluğa sürsün bir sarhoşluğum
 
                        Sakin  ol ki ayıksın bu bir hoşluğum 
                        - 
                         
 
                        - 
                        Senin sevmen,bunca nefret mi ?
 
                        - 
                        Benim için ağlayıp da bayılışın
 
                        - 
                        Ondandır,senin için sarhoşluğum
 
                        - 
                        Yaşamak ve inan seni sayıklayarak.
 
                        -  
 
                        - 
                        15 07 2007
 
                       
  | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız     | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          62  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                      
                        - 
                        ACI MI
 
                        - 
                        Acımı, tatlımı ayrılığın şarkısı
 
                        - 
                        Bilmemekte miyiz sonun zamanını
 
                        - 
                        Sevmek dediğimiz olguyu bil sekte eğer
 
                        - 
                        Sevilmemek istermişiz aslında meğer
 
                        - 
                        Bilinmeyen meçhul bir âlemdeyiz
 
                        - 
                        Sevmek nedir bilmemekteyiz.
 
                        - 
                        Sevil’de sevme demişler birileri
 
                        - 
                        Ağlamak istersen işte mendil
 
                        - 
                        İşte tenha bir mahalde bir mekân
 
                        - 
                        Saklama gözyaşlarını hür bırak aksın
 
                        - 
                        Sonunda sen rahatlayacaksın
 
                        -  
 
                        - 
                        04/09/2007 Çorum 00.25
 
                       
                
                
                
                
                
                
  | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız     | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
           63  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                      
                        -  BARDAK= 
                      CAM/KADEH=CAM 
 
                        
                        Tokuşturmak olmaz böyle can. 
                      Haram için tokuştururuz camları. 
                      Çünkü şahit lazım olmazsa da; 
                      Sanki Allah'ın emrine inat olsunca sına 
                      Tokuştururuz o melun kadehleri. 
                      Mey ; yani içki haram dünyada 
                      Göz camda görür haramı orada, 
                      Burun koklar kokusu duyar onda 
                      Dil tadar tadı yasakta olsa onda 
                      El hisseder cam mı taş mı mey, 
                      Tokuşturunca duyar çin çini kulak  
                      İşte Rabbim! Bu kulunun beş duyusu 
                      Sana isyanda kadeh tıklatarak. 
                      Senin emrini bilerek çiğneyerek. 
                        
                        - 
                        Çorum 10/08/2007 22.013
 
                       
                
                
  | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız     | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
         64  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                
                  - MERHABA MUTLULUK! 
                  
 
                  - Güzel bir özlem!
 
                  - Bulabilirsen sen.
 
                  - Bana da söylesen.
 
                  - Allah C.C. her isteyene
 
                  - Her şeyi verir elbet.
 
                  - Bunların da yolu yalvarmak.
 
                  - İstemek ile dilemek.
 
                  - Sen istersen verirse O'da
 
                  - Olabilsin belki evliya 
 
                        - 
                        Bence öncelikte olan
 
                        - 
                        Önce insan olmak gerek
 
                        - 
                        Bilgileri bilerek yönetmek
 
                        - 
                        Bilmeden yapılanlar ile
 
                        - 
                        Bilerek yapılan farkını bilmek.
 
                        - 
                        Önce bilmek, sonra istemek 
 
                        - 
                        Siz ve ben neyiz ki;
 
                        - 
                        Kâinatta bir zerre değiliz
 
                        - 
                        Biz isteriz O verir biz biliriz
 
                        - 
                        Her insan "Evliya" olsa inan
 
                        - 
                        Dünya'da kalmaz yalan
 
                        - 
                        Kalmaz kötülük filan.
 
                        - 
                        Fakat bizleri yollayan
 
                        - 
                        İmtihan etmek için inan
 
                        - 
                        Şeytanı da yarattı, kanmaman
 
                        - 
                        İnanmaman, doğruluğu bulman
 
                        - 
                        Sen sen ol bu dizeleri okuyan.
 
                        - 
                        Önce insan, sonra kul ol
 
                        - 
                        İnsan olmazsan kulluk niye?
 
                        - 
                        Yaşa bu dünyayı, yap azık
 
                        - 
                        Sonra sana olmasın yazık.
 
                        - 
                        Lafı uzatmaya gelmez bu konuda
 
                        - 
                        O bilir kimin nerede, ne âlemde?
 
                        - 
                        Bilmek için okumak gerek
 
                        - 
                        Sonra Allah'ı bulmak ve istemek
 
                        - 
                        İlimsiz hiç bir iş olmaz.
 
                        - 
                        Yüce yaratan bile Kur'an-ında
 
                        - 
                        O büyük yaratılmışa
 
                        - 
                        "Allah'ın Adı İle Oku"
 
                        - 
                        Dedirtmişti değil mi ya?
 
                        - 
                        Anlayan anlar bu dizeleri.
 
                        - 
                        Yazmaya vesile olan kimseleri
 
                        - 
                        O depreşirdi bu klavyeyi
 
                        - 
                        Yazdım bu bildiklerimi
 
                        -  
 
                        - 
                        Çorum 12/08/2007 14,34
 
                 
  | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız     | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          65  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                      
                        - NE EKERSEN 
 
                        - 
                        Akıldaki bilgileri sakın ha silme
 
                        - 
                        Kendini sakın yanlış dinleme
 
                        - 
                        Acı da hayatın bir parçasıdır inan
 
                        - 
                        Sevda da hayatın yaşanan tadı,
 
                        - 
                        Duygusuzluk kalpsizliktir bilesin
 
                        - 
                        Yaşarsan iyi geceleri şenlenirsin
 
                        - 
                        Gecenin hüznü kadar şeni de var
 
                        - 
                        Sisler arasında kalma o gününe kadar
 
                        - 
                        Düşlerle yetinme bak hayat çok kısa
 
                        - 
                        Kedere verme kendini hayatını yaşa
 
                        - 
                        Açacak çiçekler senin pembe elinde
 
                        - 
                        Tohumu diken olursa diken olur
 
                        - 
                        Gül olursa gül olur sana kokar
 
                        - 
                        Ruhun kaybolmasın sakla seninle
 
                        - 
                        Karışmıştır zaten ruhun bedeninle
 
                        - 
                        Arkadaşını seçerken yalnızlıktan
 
                        - 
                        Sessizlikten bahsetme olur mu sakın
 
                        - 
                        Dik dur, mağrur ol fakat şirin gözük
 
                        - 
                        Kimseye güvenip kapılma hemen
 
                        - 
                        Seninde bir gün gülecek gülün
                        
 
                        -  
 
                        - 
                        24/08/2007 Çorum 10,12
 
                       
                        | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız     | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          66  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
              
                - BİR BİLEN 
                ANLATSIN   
 
                Halk Kültürlerini Araştırma mı? 
                Hangi "halk" acaba bilir misiniz? 
                Geliştirdikleri görür müsünüz? 
                Yaptıklarını siz bilir misiniz?  
                İçi beni yakar dışı sizi yakar. 
                Araştırmacıları ne yapar? 
                Bulduklarını alırlar yazarlar 
                Araştıranları hiç anmazlar 
                Bilgileri toplarlar götürürler 
                Sonra ne yaparlar?  
                Hocaya sormuşlar? 
                Hocam artık ayları ne yaparlar? 
                Hoca sakalın kaşımı, düşünmüş 
                Cevap evirmiş sorana bakarak: 
                "Kırpar kırpar yıldız yaparlar !" 
                Ne güzel yönetmenlikleri var, 
                Neler yaparlar, bilen varsa eğer 
                Bize de yazsınlar bizde bilelim. 
                 
                04/09/2007 11,22 Çorum 
               
                
                
  | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız     | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          67  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                
                  -  
                  HÜKÜMLÜ MÜYÜZ?
 
                  - Dertlerin içerisinde yoğrulurken yüreğimiz
 
                  - Acaba biz orada hükümlü müyüz?
 
                  - Sevilmişlerin içinde bir yalnız çalı gibi
 
                  - Gül bahçesindeki biten diken miyiz?
 
                  - Esir olmak hiçbir şey değil bu âlemde
 
                  - Esir olmamada ister insan hür halinde
 
                  - Sevilmeyen dağda olsa dayanmaz
 
                  - Bilemezsin nerede, ne zaman bulunmaz.
 
                  - Kalp bu iki türlü yaratmış yaratan
 
                  - İman için, sevgi için bağışlayan
 
                  - Bilsek hangisi üstün, hangisi yoz
 
                  - Sevinirdik bu dünyada bize olurdu koz
 
                  - Bakmayın öyle ne demiş bu kelamla
 
                  - İçimden geldiğin doldurdum bu alana
 
                  - Sevmenin tek yolu var ah bir bulabilsek
 
                  - Hepimiz bu âlemde birleşiveririz.
 
                  -  
 
                  - 05/09/2007 Çorum 00.47
 
                 
                
                
  | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız     | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          68  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                      
                        - MÜSAADE İSTENMEZ
 
                        - 
                        İstenmez inan bu hayatta kimseden müsaade
 
                        - 
                        Verecekse o sana verir o istediğin müddetçe
 
                        - 
                        Müsaadenin zamanı o bilir, bildirir inanın
                        
                        
 
                        - 
                        Kalmak istesen de kaldırır seni o anın
 
                        - 
                        Kimselerin demediğini söyler sana kalbin
 
                        - 
                        Müsaadenin zamanın bilmeyiz inanın
 
                        - 
                        Verirler önünüze bir kaç öneri gibi
 
                        - 
                        Söyletirler kalemleri kılıçtan beri
 
                        - 
                        Sanırız istedik biz müsaadenin emrini
 
                        - 
                        Vermezlerse inanın o bizden de geri
 
                        - 
                        Verecekse o verir bize müsaade
 
                        - 
                        O zaman çok geç olur götürürler kabre.
 
                        - 
                        İşte müsaadeyi istediğim zaman odur
 
                        - 
                        Gökte,yerde kalan o ve sensin kabir
 
                        - 
                        Sorarlar bir bir neler yaptığımızı bize
 
                        - 
                        Pişman oluruz işte o an müsaade istediğimize.
 
                        -  
 
                        - 
                        06/09/2007 Çorum 01.05
 
                       
                
  | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız     | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          69  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                
                  - HAYATTAYIM
 
                  - Hayat o kadar tatlı ki inanın
 
                  - Yaşamaya değer saatlerin değil
 
                  - Bilmeliyiz saniyelerin bile değerini
 
                  - Hayat o kadar kısa ki inanın
 
                  - Zamanın bittiğinde dünyanın
 
                  - Yaşamın bir saniye gibi geldiğini
 
                  - O zaman anlayacağız;
 
                  - Hayattayım demenin kıymetini.
 
                  -  
 
                  - 10/09/08/2007 Çorum 16,45
 
                 
                
                
                
                
                
                
  | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız     | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          70  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                
                  -  “ŞEHİTLERE ÖLÜ 
                  DEMEYİNİZ”
 
                  - O vatan için çarpışırken orada
 
                  - Biz yazı yazarız inanın burada
 
                  - Beklenen son için gibi gözüken
 
                  - En ulu ve en yüce zamanı yarata
 
                  - Allah'ın emri ile öldürülenler
 
                  - Allah'ın öl dediği o mutlu kişiler
 
                  - Şehitlik mertebesine o an ererler.
 
                  - Bizler ağlarız, bağırırız arkalarından,
 
                  - Bazen de Fatiha okuruz artlarından
 
                  - Onlar "ölü" değil ŞEHİTTİRLER
 
                  - Bilenler bilir onlar ne mutlu erler.
 
                  - İnsanlar dirilmek isterken kabirlerinden;
 
                  - Onlar tekrar ŞEHİT olmak için dirilmek ister.
 
                  - "Ey bu vatan için toprağa düşmüş asker"
 
                  - Sana söylenenler, bu dizelerle mi biter
 
                  - Senin mükâfatın burada değildir inan,
 
                  - Göreceksin mükâfatını şehit düştüğün an
 
                  -  
 
                  - 06/09/2007 Çorum 01.13
 
                 
                
   
                 | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız     | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          71  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                      
                        - 
                        NASILSINIZ?
 
                        - 
                        İsterim 
                        burada bulunanların hepsine aynı anda NASILSINIZ? 
                        Demeyi.
 
                        - 
                        Dilerim bir gün olur, insanca sevginin buluruz 
                        hepimiz değerini
 
                        - 
                        Selam Allah' C.C. Güzel isimlerindendir bilmeyiz 
                        pek çoğumuz
 
                        - 
                        Dilerim öğretir hepimize Allah'ımız biz onun 
                        yarattığı kuluz.
 
                        - 
                        Aciziz, bilgisiziz diye sızlanmamız bence çok 
                        gereksiz bir bilgi
 
                        - 
                        Allah C.C. Yaratırken Âdem’e verdi Dünyada 
                        kullanacak ilimi
 
                        - 
                        Emretti Meleklerine secde edin, bu benim Dünya'da 
                        halefimdir
 
                        - 
                        Hepsi dinledi. Biri müstesna o da meleklerin 
                        âlimi idi
 
                        - 
                        O’nu yaratırken Allah C.C. öyle yaratmıştı 
                        bilebilsek onu
 
                        - 
                        Tanırdık, iyilik ve kötülük nedendir, neden gelir 
                        sonu.
 
                        - 
                        İsterdim inanın hepinizi tek, tek tanımayı 
                        kardeşçe
 
                        - 
                        Anlardık birlikte, Dünyada neler yapabilirdik 
                        birlikte
 
                        - 
                        Kalem bu, oldu şimdi klavye. Yaz, yaz bitmez 
                        satırlar
 
                        - 
                        Başınızı çok ağrıttım değil mi sizin arkadaşlar?
 
                        - 
                        Gocunanlar çıktı ise af etsinler beni ne olur
 
                        - 
                        Kul hakkı bu, bu dünyada olmazsa öbür tarafta 
                        olur
 
                        - 
                        Bu gün doğmuşum, ne mutlu bir günde işte.
 
                        - 
                        Hoşça kalın bu günlükte yeter yazdığım size
 
                        - 
                         
 
                        - 
                        Mahmut Selim GÜRSEL 30 Ağustos 2007 Çorum 13,32
 
                       
                | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız     | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          72  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                
                  -  DERT Mİ 
                  ?
 
                  - Söylersen derdini bin kişiye bile
 
                  - Dinlemezler onlar kendi dertli ise
 
                  - Meşgul olurlar kendi dertleriyle
 
                  - Söylesen derdini bir kişiye bile
 
                  - Dinlemez derdinin derdi ile meşgul ise
 
                  - Sen ki derdinle yaşamaya bak
 
                  - Derdine kendin olmalısı ortak
 
                  - Senden başkası anlamaz seni
 
                  - Söyleme derdini kendine bırak
 
                  - Gözünde yaş varken arkadaş arama
 
                  - Ağlarsa yüzün küser sana sözün.
 
                  - Gülersen inam senin yüzün
 
                  - Herkes senin olur güler yüzün.
 
                  -  
 
                  - Çorum 19/08/2007
 
                 
                
                
                
                
                
                
  | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız     | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          73  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                
                  - KENDİMİZİ BİLİYOR 
                  MUYUZ? 
 
                  - "İlim ilim bilmektir
 
                  - İlim kendin bilmektir
 
                  - Sen kendini bilmezsen
 
                  - Ya nice okumaktır "
 
                  - Ben dediğin nedir ki?
 
                  - Benlikle dünya durmaz.
 
                  - Benin ben yapan Rabb'im
 
                  - Beni; benden ayırmaz.
 
                  - Bilmeyenlerle bilen,
 
                  - Bilinenlerle gören,
 
                  - Sevilenlerle seven,
 
                  - Olanlardan olmak ne hoş!
 
                  - Beklemeden bekleyen;
 
                  - Sevilmeden seven
 
                  - İsme sende rızk veren
 
                  - Ben dir. O ben inan.
 
                  - Eğilmekle, bükülmekle
 
                  - Sevda göstermek istesek te
 
                  - Bilsek te O'nu bilme sekte
 
                  - Ben'dir O. Ben O.
 
                  - Tevazusun fazlasından
 
                  - Saygının şartlısından
 
                  - Benlikteki bensizlikten
 
                  - Kurulmaya bakalı mı?
 
                  - Bulalım Ben'imizi
 
                  - Ben demeyip kendimizi
 
                  - Bilelim Rabb'imizi. 
 
                  - Ben'dir O. Ben O.
 
                  - İşte özün sözün sonu.
 
                  - Kendini tanı bul Rabb'ini
 
                  - Bir söyleyip bin işiten 
 
                  - Sağ olun bu dizilerden 
 
                  - Cevap yazarken ben
 
                  - Buldum kendi, kendimi Ben!
 
                  -  
 
                  - Çorum 08/08/2007 13,10
 
                 
  | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız     | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          74  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                      
                        - SOKAKLAR
 
                        - 
                        Uzun ve ince kaldırım taşlı
 
                        - 
                        Kimi çukur, kimi bakımlı
 
                        - 
                        Bazen düzgün bir taş bulup
 
                        - 
                        Dizip aşıkları*, arkadaş bulmadan
 
                        - 
                        Oynayabileceğin bir mekân mı?
 
                        - 
                        Yoksa naralar attığın daracık
 
                        - 
                        Uzaktan bile ışığı gözükmeyen
                        
 
                        - 
                        Dar gibi gözüken büyük alanlar mı?
 
                        - 
                        Sokaklar.
 
                        - 
                        İşte bizim her gün geçtiğimiz
 
                        - 
                        Bazen dönüp bile görmediğimiz
 
                        - 
                        Kefenlenmiş cenazeler ile
 
                        - 
                        Sırtlarda taşınan torbalardaki
 
                        - 
                        Bayat ekmekler ile bilmediğimiz
 
                        - 
                        Çöplerden toplanan atıkları ile
 
                        - 
                        Sokaklar.
 
                        - 
                        Neden görmediklerimizi görmek
 
                        - 
                        Bilmediklerimizi bilmek
 
                        - 
                        Sevmediklerimiz sevmek için
 
                        - 
                        Sokakları seçeriz?
 
                        -  
 
                        - 
                        * Çorum’da eskiden oynanan koyun ve keçi bacak 
                        eklemlerinden ön dizlerinde bulunan bir eklem kemiği.
 
                        -  
 
                        - 
                        10/09/2007 Çorum 01,22
 
                       
  | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz 
              kullanmayınız    | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          75  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                      
                        -  
                        AHBAP
 
                        - 
                        Marko Paşa mı sandın 
                        beni ahbap!
 
                        - 
                        Git !.. Sabır taşına 
                        anlat derdini.
 
                        - 
                        Milyarderde değilsin 
                        sen ey ahbap!
 
                        - 
                        Çalış, çabala, bu 
                        rızkımdır diye.
 
                        - 
                         
 
                        - 
                        Mecnun olma sen 
                        yapamazsın ahbap!
 
                        - 
                        Sevda da Leyla’sı 
                        Rabb’idir onun
 
                        - 
                        Bol gördü, açık buldu 
                        kapısını.
 
                        - 
                        Çöl, dere, tepe. Bu 
                        aşkımdır diye.  
 
                        - 
                         
 
                        - 
                        Senden ne milyarder 
                        olur ki ahbap!
 
                        - 
                        Senden ne bir abdal, 
                        ne de bir ermiş,
 
                        - 
                        Çalmakla çırpmak kime 
                        yarar ahbap!
 
                        - 
                        Mecnunluk için bu 
                        telaş ne diye?
 
                        -  
 
                        - 
                        01/03/1971 Ankara
 
                       
                         
                
                
                 | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız     | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
         76  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                      
                        -  
                        ESİRİNİM SENİN  
 
                        - 
                        Kader bağlantısı, 
                        derin mi derin.
 
                        - 
                        Aşkta gülmek yok, 
                        ağlarım derin.
 
                        - 
                        Dost sefası mı; 
                        olacak mı senin?
 
                        - 
                        Eğlenmek istiyorlar, 
                        bu kader benim.
 
                        - 
                         
 
                        - 
                        Gökyüzünde yıldızlar 
                        parlaktır neden?
 
                        - 
                        Deniz ay ışığından 
                        neden raks eder?
 
                        - 
                        Semalarda bulutlar 
                        hür gezerlerken
 
                        - 
                        Ben neden, 
                        neden,esirinim senin?
 
                        - 
                         
 
                        - 
                        13/6/1972 ANKARA
 
                       
                        
                
                
                
                
                
  | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız     | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          77  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                
                  - 
                  BELKİ BİR GÜN
                   
                  
 
                  - Belki bir gün bu satırları okursun,
 
                  - Belki de okumaz.
 
                  - Belki bir gün bu anlatılanları bilir,
 
                  - Belki de bilmez.
 
                  -  
 
                  - Belki de bu yazılanlardan ders çıkartırsın,
 
                  - Belki de tınmazsın.
 
                  - Belki de dersten anlamazsın.
 
                  - Belki de anlarsın.
 
                  -  
 
                  - Sen seninle olan hayatı yaşar,
 
                  - Ben benimle olan hayatı
 
                  - Sen seninle olan yaşantını bil,
 
                  - Ben benimle olanı
 
                  -  
 
                  - Sen sensizliklerde kaldığında,
 
                  - Ben bensiz olduğumda
 
                  - Sen  bir gün bu satırları okursun,
 
                  - Ben de o zaman sorarsın.
 
                  -  
 
                  - Dağlar, ovalar,ırmaklar,göller.
 
                  - Bekler seni  öylece o güzellikler.
 
                  - Nerede o söylenen sözler kimindi,
 
                  - Bilir misin, bilmez misin şimdi.
 
                  -  
 
                  - Gök yanar da, yer yanmaz mı?
 
                  - Dayanılan acıları su almaz mı?
 
                  - Bilenlerle bilmeyen bir olunca,
 
                  - Bu yazılar işte böyle yazılmaz mı?
 
                  -  
 
                  - Şimdi dersin, olur dersin,
 
                  - Kimi kime zem edersin?
 
                  - Belki bilir zannederek,
 
                  - Zamanını heba edersin.
 
                  -  
 
                  - Tavşan dağa küsmüş de derler
 
                  - Dağın haberi olmazmış.
 
                  - Bu dünyada yazılanlar ise,
 
                  - İnsanlığa kalırmış.
 
                  -  
 
                  - Gökyüzünde, yeryüzünde,
 
                  - İşte sana dur sözünde.
 
                  - Ağlayanlar, gülenler de,
 
                  - Ele geçmez gün yüzünde.
 
                  -  
 
                  - 20 Haziran 1999 ÇORUM
 
                 
                  | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız    | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          78  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                      
                        - BENDEKİ SEN 
                        
 
                        - 
                        Ben;
 
                        - 
                        Senin emrinle geldim.
 
                        - 
                        Senin emrinle 
                        yaşıyorum.
 
                        - 
                        Senin dediğin 
                        dünyada.
 
                        - 
                        Senin dilediğin 
                        gibi....
 
                        - 
                        Senin bilgin,
 
                        - 
                        Senin görgün,
 
                        - 
                        Senin dediğinle.
 
                        - 
                        Senin arzun,
 
                        - 
                        Senin ilgin,
 
                        - 
                        Senin bildirdiğin 
                        gibi,
 
                        - 
                        Senin emrin ile,
 
                        - 
                        Nefes alıyorum,
 
                        - 
                        Yiyorum,
 
                        - 
                        İçiyorum,
 
                        - 
                        Uyuyorum.
 
                        - 
                        Yaşıyorum.
 
                        - 
                        Benim dediğim 
                        olmuyor,
 
                        - 
                        Senin dediğinden 
                        başka,
 
                        - 
                        Böyle görünüyor 
                        dünya.
 
                        - 
                        Bilginle bildiğimiz 
                        hayat,
 
                        - 
                        Yaşıyoruz diyoruz,
 
                        - 
                        Emrinle bulunuyoruz.
 
                        -  
 
                        - 
                        28 Eylül 2002
 
                       
                       | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız    | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Bir 
        sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          | 
      
      
        | 
          79  | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        
        
          
          
            
              
                
                  -  VATAN
 
                  - Kanı kan yapan insanda VATAN'DIR.
 
                  - Kansızlarda bu VATAN'DA vardır.
 
                  - İstesek de, istemesek de buradadır
 
                  - Onlar bu ŞANLI VATAN'DADIR.
 
                  -  
 
                  - Ey VATAN'INI sevenler, bizler ve sizler
 
                  - İçinizdeki bu kansızları bilelim kimler?
 
                  - Onları çok iyi tanıyan bilen, dikkatli gözler
 
                  - Çükü onlar buradaki VATAN'SIZ kişiler
 
                  -  
 
                  - Üç kuruşa, mevkie VATAN'INI satarlar
 
                  - Hiç arkalarına, önlerine de bakmazlar.
 
                  - İstikballerine niçin sahip olamazlar?
 
                  - Çünkü onlar, bu VATAN'SIZDIRLAR
 
                  -  
 
                  - 30 Ağustos 2007 Çorum 13,13
 
                 
                
                
   
                 | 
             
            
              | 
               
              Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız    | 
             
             
          
         
         | 
      
      
        | 
         
        
        
        Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız  | 
      
      
        | 
         | 
      
      
        | 
         
          
        
    ISBN 978-975-593-007-7 
           | 
      
      
        | 
         
        
        Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız  | 
      
      
          | 
            | 
        
      
          | 
            | 
              
      
        | 
         BİLGİ PAYLAŞILDIKÇA KIYMETİ ARTAR!  | 
      
      
        | 
         
        Hazırlayan 
        Mahmut Selim GÜRSEL yazışma adresi  corumlu2000@gmail.com  | 
      
      
    |  
        
        DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ 
          OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN  İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR | 
            
      
    | 
         
          
    
     | 
        
      
          | 
Gizlilik şartları ve Telif Hakkı © 1998 Mahmut Selim GÜRSEL 
adına tüm hakları saklıdır. M.S.G. ÇORUM | 
        
      
          | 
      
       Hukuka, Yasalara, 
Telif  ve Kişilik Haklarına saygılı olmayı amaç edinmiştir. | 
        
      
          | 
            |